Düşman Kolejler

18. Bölüm

Düzenlenmiştir. İyi okumalar.

Günler olaylı ve hızlı bir şekilde geçerken, sınavlar gelmiş, okulun uzunca bir tatile girmesine çok da kalamamıştı. Kulaklıklarımı çıkararak sınıfa girdiğimde, gürültü yüzünden, yüzümü buruşturmuştum.

Nil ile beraber ikinci ders olan sınav için çalışmaya başladık. 

*

Fena geçmeyen sınav sonrasında, kantinde toplandığımızda kahvemi içerken, gözlerim Emir' deydi. Yorgun gözleri fazla uyumadığını bağırırken, o da bana baktı. Hiçbir tepki vermeden kahvesini bitirdi ve bir şey demeden masadan kalktı.

Telefonumun titremesi ile beraber oraya döndüğümde Emir' den olduğunu gördüm. 

Kimden : Emir

Arka bahçeye gel.

Olanlara anlam veremezken, hızlı adımlarla arka bahçeye gittim. Kimsenin olmaması beni ürkütürken, "Buradayım." Diyen sesi ile beraber duvara yaslanmış Emir' e yaklaştım.Emir elinde olan sigarasını yere attı ve üzerine bastı.

Yanına geldiğimde, ona merakla bakmaya başladım. Beni buraya neden çağırmıştı ki? Emir kollarını göğsünde birleştirdi. "Bekliyorum." Dediğinde anlamazca kaşlarımı çattım. Neyi bekliyordu? "Neyi?" Dediğimde sinirlenmek istemiyormuş gibi gözlerini kapattı. Kolumdan hızla kendine doğru çektiğinde gözlerim büyümüştü. Kulağıma yaklaşarak dudaklarını şakağıma yasladı.

"Yağız ile aynı arabada ne işin vardı güzelim?" 

*

Miray'dan:

Elimdeki çikolatayı yerken bir yandan da oyun oynuyordum. Masada herkes kendi halindeyken bende biten çikolatamın çöpü ile birlikte ayağa kalktım. Sınıfa çıkacağımı söylerken, Caner'e göz gezdirdim. Beni takmazken, Ayberk ile gülerek konuşuyordu.

Sıkıntıyla yüzümü buruşturdum ve beni terleten kahverengi sarı saçlarımı geriye attım. Lavaboya ilerlerken, Rüya'nın aslında Emir'e gittiğinin farkındaydım. O ikisi gerçekten yakışıyordu. Lavabonun kapısını araladım ve kimse olmamasından fırsat bilerek rahatlıkla üzerimden beni sıcaktan pişiren uzun kollu siyah badimi çıkardım. Üstümde siyah kolsuz tişört ile kalırken rahatlıkla nefes verdim.

Saçlarımda tepemde topuz yaptım. Öğle tatilinde olduğumuzdan vaktim boldu. Sınıftaki hırkamı üstüme geçirirsem böyle kalabilirdim. Tuvaletin kapısı açıldığında sıkıntıyla nefes verdim. İki dakika boş durmuyordu şurası yıkadığım yüzümle beraber kapıya döndüğümde korkuyla gözlerim irileşti. Çünkü şuan karşımdaki adam Pamir'Dİ.

Aşık oldum diyebileceğim tek adam, Pamir Sancak. "Sevgilim" Diyerek bana yaklaştı. Korkuyla titrerken geriye doğru bir adım geriledim. Onda şizoid kişilik bozukluğu vardı.

* Şizoid Kişi Bozukluğu, sosyal aktivetelerden kaçınan arkadaşı olmayan, duygularını yansıtamayan ya da yüzeysel olarak yansıtan bir tür kişilik bozukluğudur.

O uzun süredir bir klinikte yaşıyordu. Buraya nasıl gelmişti ? Kaşlarını çatarak bana yaklaştığında kalbim hızlandı.

İyice yanıma geldiğinde duvara yaslanmıştım bile. "Üşüdün mü sevgilim? Üstünü de çıkarmışsın zaten." Söylenerek az önce çıkardığım badiyi üzerime giydirdi. Korkuyla ona bakarken bana eskisi gibi bir gülümseme bahşetti.

*

Rüya'dan: 

Sahile bakarken, Emir hiç bitmeyen sigaralarından birini daha yaktı. Okuldan çıkmıştık ve buraya gelmiştik. Yağız olayını Emir'e anlattığımda sinirlenmiş ve bana bağırmıştı. Miray'sa oldukça kötü görünüyordu. Biz Emir ile kumlarda otururken, diğerleri kayalarda oturmuştu. Miray ise arabada kalmıştı. Bir şeyler olduğunu anlamıştım.

Ayağa kalktığımda Emir bakışlarını yavaşça bana çevirdi. Tek kaşını kaldırıp sorar bir şekilde baktığın da açıkladım. "Miray'a bakacağım." Dediğimde hafifçe başını salladı. Arabaya ilerlerken Miray'ı görmüştüm bile telefonda konuşuyordu ve ağlıyordu. Telaşla cama tıkladığımda Miray bir şeyler dedi ve telefonu kapadı.

Arabanın tuşlarından birine bastı ve kapıyı açtı. Gözyaşlarını silerken bembeyaz olmuştu. Yanına girerken telaşla ona baktım. "Miray! Ne oldu?!" Miray hiçbir şey demeden kollarını boynuma doladı ve sıkıca sarıldı. Hıçkırarak ağlarken bende ona sarıldım. "O.. o geri döndü Rüya." "Ne diyorsun Miray? Kim geri döndü?"

Miray hıçkırarak geri çekildi. "Pamir Sancak" Dediğinde anlamamazlıkla kaşlarımı çattım. "Anlat bana Miray ne oluyor?!" Dediğimde gözlerini silerek sakinleşmeye çalıştı. "E.. eski sevgilim. O hasta, ama geri geldi. Şimdi herkese zarar verecek." Dediğinde tam olarak anlamasam da onu telkin etmek amacıyla "Kim zarar verecek Miray saçmalama, kolay mı öyle?" Dediğimde yeniden sarıldı ve ağlamaya başladı.

Miray sonunda sakinleştiğinde, Emir ne olduğunu sormuştu. Ona Miray'ın bana söylediklerini söylediğimde, gerilmişti ve Miray ile ikisi konuşmuştu. Herkes ne olduğunu sorarken şimdilik bir şey olmadığını söylemiştik. Ama Miray daha sonra onlarla konuşurdu. Şimdi ise çantamdan çıkanları topluyordum. Emir ise beni arabanın önünde bekliyordu.

Arabaya gittiğimde, Emir başını kapıya yaslamış açık bir şekilde bekliyordu. Arabaya binerken bana güzel bir şekilde gülümsediğinde aramızın kötü olmadığını anlamıştım.

✴

Caner ile beraber voleybol oynarken diğerleri de annemle beraber konuşuyorlardı. Bugün okuldan çıktığımızda, Caner, Nil, Selin ve Ayberk bizim eve gelmişti. Bugün okulda Emir' lerden kimse yoktu. Onunla hiç konuşmamıştım. Ediz'ler bu akşam bize geleceklerdi. Ayrıca Melis Teyze ile annemin arkadaş olduğunu öğrenmiştim, bu akşam onlarda bize gelecekti. Emir'in de bize geleceğini düşündüğüm için aramamıştım.

Bu akşam eğlenceli olacak gibiydi. Sonunda sıkıldığımızda akşam olmak üzereydi. O yüzden, odama çıktım ve üstüme  çıkardım. Altıma gri streç bir kot çıkarırken üstüme de üstünde Harley Davidson tişörtlerimden çıkardım. Hızlıca üstümü giydim ve aşağıya indim.

Aşağıya indiğimde yaklaşık yarım saat sonra, Ediz'ler geldi. PES oynarken Emir'ler de gelmişti. Onlarla beraber Miray'da geldiğinde şaşırsam da sevinmiştim. Daha iyi gözüküyordu. Sarılırken bana gülümsemiş, ve teşekkür ettiğinde ne için olduğunu anlamış ve rica etmiştim. Hep beraber otururken su almak için mutfağa kalktım.

Salona geri döndüğümde Emir sıkılmış gibi bana baktı. Ona hak veriyordum çünkü bende sıkılmıştım.
"Anne ben biraz dışarı çıkıyorum." Dediğimde Emir'e bakmıştım. "Tamam canım." Anneme gülümseyerek dışarı çıktım. Yaklaşık beş dakika sonra Emir gelmişti.

Gülümseyerek ona baktığımda gözlerinde muzip bir ışık parıldamıştı. "Hayırdır bana tecavüz mü edeceksin?" Dediğinde gözlerimi devirdim. "Ya ya bayılıyorum sana." Dediğimde sırıtarak "Biliyorum zaten." Dedi bir kez daha gözlerimi devirmiştim. Bir anda, ikimizde durgunlaşırken, Emir'e döndüm.

"Emir" Dediğimde sigarasını çıkarıyordu. "Naber?" Dediğimde bu kez o gözlerini devirdi. Ciddi ortamlarda bu taktik çok işime yarıyordu. Sigarasını yaktıktan sonra, içine derin bir nefes çekti. Yanakları çukurlaşırken elim istemeden oraya dokunmak için havaya kalkmıştı. Emir bana döndüğünde utanarak önüme döndüm ve elimi indirdim.

Emir'in bana bakışlarını hissederken aniden çenemden tuttu ve yüzümü kendisine çevirdi. "Cesur bir kız değilsin Rüya." Ne dediğini anlamazken sorarcasına ona baktım. "Bana istediğinde dokunabilirsin." Dediğinde, utanarak gözlerimi kaçırdım. Bana yaklaşarak fısıldadı. "Tıpkı benim sana dokunabileceğim gibi."

Bölüm sonu.