Tatlı İntikam (TAMAMLANDI)

Birlikte...

Arkadaşlar!!!!! Hepinize enerji dolu bir gün diliyorum ve inşallah hepiniz çok çok mutlu olabileceğiniz yerlere gelirsiniz. Hepinizi çok seviyorum, iyi okumalar...
                            99princes❤️

*•*•*•*•*•*•*•*•*•*•*•*•*

Nisa'dan

Arabadaki sıkıcı oturumum halen devam etmekteydi ve nedense arkama baktığım halde en yakın dostum Simay'ı görememiştim. Yanına oturmadığım için pişmanlık duymaya başlamıştım. Keşke onu yalnız bırakmasaydım. Uraz'ın ne yapacağı hiç belli olmazdı.

Derin bir nefes alıp "Akın, Urazlar ortada yok. Bir yere falan mı uğrayacaklardı?" dediğimde Akın sırıtmaya başladı. Burak'a minnet edip sormadığım için kendimi tebrik ederken Akın'a sorduğum için de pişmanlık duymaya başlamıştım. Gerizekalı hemen sapık yüzünü göstermişti.

''Evet bir ağacın kenarına uğrayıp yarım kalan işlerini tamamlayacaklardı."

Gözlerimi kısarak "Ne diyorsun oğlum sen? Düzgün konuş! Herkesi kendinle karıştırmaya iyi alıştın herhalde?" dediğimde Akın lafa atlayacakken Burak sözünü kesip "Birşey olduğu yok, sen işine bak." dedi soğuk ses tonuyla. Bu çocuk neden bu kadar suratsızdı bir türlü anlamıyordum. Hayır yani insan en azından açıklamasını bile düzgün yapar. Sonra Nisa neden erkek gibi davranıyor? Neden ona buna sataşıyor? Tabi öyle olur, sizdeki kapasite eksi sonsuz olunca bendeki kızma payı artı sonsuz olur. Manyak herifler! Hepsinden nefret ediyorum!

"İnsanlık namına düzgün bir soru sordum ve insan gibi bir cevap almak istedim ama sizde bu potansiyeli göremeyip soru sorduğum için hata yaptım, kusura bakmayın."

Alttan alttan verdiğim lafa karşılık ikiside kızgın boğa görünümüne girmişlerdi. Suratım onların bu halini görünce memnun olmuş bir ifadeye bürünürken, iki erkek arasında kaldığım için bir taraftan da yusuf yusuf atıyordum. Allahım sen bana yardım et...

"Dilinin fazla uzun olmaması için inan herşeyi yapacağım ama Yozgat'a varınca."

Burak'ın söylediği şeyden sonraki hal ve tavrım çok değişmişti. Kendime engel olamayıp "Yeter lan artık! Bu ne böyle?! Bir kıza karşı nasıl davranacağınızı bile bilmiyorsunuz! Ben mi öğreteyim illa?" diye bağırdığımda Akın ani bir fren yaptı ve bununla birlikte Burak arkasına dönüp "Aşağı in!" dedi.  Bu sert tınısından etkilenmedim diyemem ama etkilenmesem bile gözlerim dolardı çünkü bunu kalbimi kıracak şekilde söylemişti. Başımı sert bir şekilde olumlu anlamda sallayıp kapıyı hızla açtım ve kuvvetli bir şekilde çarparak kapattım. Simayların yanına binerdim nasıl olsa? Size mi kaldım? Göt herifler!

Burak Akın'a birşeyler söyleyip araçtan indi ve hızlı adımlarla karşıma dikildi. Neden acayip bir tavrı vardı bir türlü çözemiyordum. Kaşlarımı çatıp olabildiğince sert durdum. Onunda yaptığı şey benimkinde farksızdı ve her zamanki gibi soğuk yüz ifadesini takındı.

"Biz kiminle nasıl konuşulacağını iyi biliriz ama konu siz iki ahmak kız olunca biraz değişiyor. Bana bak, eğer bizim dediğimiz lafın dışına çıkarsan seni bu yolda mahsur bırakırım ve o sarı kızda dahil hiç kimseye sığınamazsın. Anladın mı?"

Bir adım öne atıp ellerimi cebime soktum. Güçlü ve dik durmaya özen göstererek gözlerinin derinliklerine baktım.