Özlemek

4.9K 224 14
                                    

Herkese toptan selamlar!!!

Bölümü votelemeyi unutmayın...

~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~

Nisa'dan

Uraz Burak'a beni taşımasını söylediğinden beri uyumayı bırak doğru dürüst hareket edemiyordum bile. Burak beni homurdanarak kucağına aldığında gözlerimi içimden devirdim. Ağırdım sanki, kaslı maslısın yani taşı bir zahmet!

O değil de kokusu çok ama çok muhteşemdi. Gözlerim hazır kapalıyken bu anın keyfisini çıkarmaya başladım. Derin derin nefes alıp kokladım onu. Parfümün markası neydi acaba?

"Öküz gibi..." diye mırıldandı Burak.

Sensin öküz! Hayvan!

Allahım ya!

Yatağa beni nazikçe bıraktığında az önceki sert çocuktan eser kalmadığını farkettim. Kaküllerim birazcık uzadığı için gözüme geliyordu ve Burak'ta bunu farketmiş olacak ki kaküllerimi kenara çekti.

Allahım sana geliyorum!

Bunca heyecanın yanında kalbim küt küt atıyordu. Nefesimi tutmamayı akıl edip normal hızlarla nefes alıp verdim. Burak odadan hala çıkmamıştı ve anladığım kadarıyla da beni izliyordu. Umarım kızarmam...

Yanağımda elini hissettiğimde yavaşça okşadığını farkettim. Oha lan! Resmen benim uyurken ki halimi sevmişti! Simay bile sevmezken o sevmişti!

Tamam çokta şey etmeye gerek yok, belki de yanağımda birşey kalmıştı onu almıştı...

Yani olamaz mı??

Tabi ki de olamaz çünkü eli hala orada!

Of sakin ol Nisa!

Gider birazdan.

Ve perfect! Elini çekmişti.

İçimde ve yanımda oluşan boşlukta o dışarı çıkıp gittiğinde bile devam etti. Kendimi yalnız hissetmiştim, hemde çok...

Gözlerimi açıp heyecanla atan kalbimin durması için pencerenin önüne gittim. Dışarıyı seyredip dudağımı ısırdım. Niye panik yapmıştım ki? O beni bu hallere düşürecek kadar ne yapmıştı? Alt tarafı kucağına alıp, öküz gibi deyip yatağa bırakmıştı. Sonra da saçımı düzeltip yanağımı okşamıştı. Buna heyecan mı yapılırdı?

Yapılmaz mı lan?

Tabi yapılır...

Kendimi yatağa attım ve gözlerimi tavana dikip koyun saymaya başladım. Umarım uyuyabilirim...

=~=~=~=~=~=~=~=~=~=~=

Simay'dan

Tabağımdaki peynirle oynayıp duruyordum. Uraz'la dün gece ki olan konuşmamızdan sonra hiç konuşmamıştık ve şu anda masada yoktu. Tıpkı anne ve babam gibi o da yoktu.

Akın "Sarı kafa, felsefeci fena değilmiş aslında. Niye sevemediğini bir türlü anlayamadım." dediğinde omuz silkip soğuk sesle "Sevmemi gerektirecek birşey yapsaydı severdim." dedim.

Akın'la göz teması kurmayıp halen peynirle uğraşıyordum. Cidden işim gücüm yok felsefeciyi mi düşünecektim?

Akın sarışını "Sınava çalışmadığın halde 100 verse severdin herhalde?" dedi sırıtarak. Çatalımı sertçe masaya bırakıp çatık kaşlarla ona bakmaya başladım. Herkes bu tepkime şaşırmıştı. Bende son anda pişman olmuştum ama yapacak birşey yoktu. İçimdekileri birine kusmazsam rahat edemeyecektim. Ağlamakta çare değildi artık benim için.

Tatlı İntikam (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin