BALIN (TAMAMLANDI)

36.BÖLÜM:OYUN

 Merhaba! Yeni bölümle karşınızdayım. Eğer beğenirseniz oylayıp yorum yazmayı unutmayın. Sizi seviyorum. Sonraki bölümde görüşmek üzere. Multimedya dünya üzerindeki en güçlü vampir.

***** 

 "Onun böyle bir şekilde yaklaşacağını tahmin etmeliydik."

  Alkim ile beraber avcıların evine gelmiştik. Ada'nın kılığına girmiş vampir nereye gitmişti bilmiyorum ama çevrede olduğu kesindi. Zarar vermeden gitmeyecekti. 

"Çiçeği buraya getirmelisin."

"Sizi de zehirler."

 Çiçekten çıkan dumanların zehir olduğunu anlamıştık. Ve o vampirin Aden ve diğerlerinin korktuğu tek tür olduğunu da biliyorduk.

"Belki de onlarla konuşmalıyız."

"Seni gördükleri yerde öldürürler." 

 Yine de onlarla konuşmalıydım. Ada da tehlikede olabilirdi. 

"Peki. Alkim burada kalsın. Ben birazdan gelirim."

  Arabama binerek kafeye döndüm. Hançerimi yanıma alsam iyi olurdu. Kapıyı açtım.

"Beklediğimiz kişi de geldi."

"Arel?"

"Yine çok güzelsin."

 Etrafta Perihan Teyzeyi aradım. Köşede oturuyordu. Yanında Görkmen vardı. 

"Benimle konuşmak için onu kullanmak zorunda değilsiniz."

"Aslında kanının kokusunu sevdiğimiz için buraya geliyoruz."

"Neden buradasınız?"

 Bir sandalyeye oturdu.

"O burada."

"Kim?"

"Kimi kastettiğimi biliyorsun."

"Ondan neden korkuyorsun?" Yüzümdeki alaycı gülümsemenin sinirini bozduğunu biliyordum.

"Yapacaklarından korkuyorum ve sende sevgiline zarar gelsin istemiyorsan beni dikkatli dinle."

 Yaklaştı ve tam karşımda durdu. Kurt adamlarda olduğu gibi vampirlerin de kendisine has kokuları vardı. 

"O hepimizden daha güçlü bir vampir ve şimdi en güçlülerimizi topluyor."

 Birkaç saniye durakladı. 

"Bunun ne demek olduğunu biliyorsun. Savaş istiyor."

"Ne demeye çalışıyorsun? Vampirlerin savaşı avcıları ve kurt adamları ilgilendirmiyor."

"Anlamıyorsun. Onları yenecek kadar güçlü değiliz." 

  Görkmen'e baktı. Yüzünü bana geri çevirdiğinde kararsız bir ifadesi vardı ama sonunda konuştu.

"Onu durduramayız ve savaş kaçınılmaz. Size ihtiyacımız var."

                         *****

  Benden uzaklaşıp kokusu kaybolana kadar cevap verememiştim. Yani, Arel benden yardım istiyor. 

"Pars ile konuşmalıyım."

"Peki ama Pars da onun hedefleri arasında."

 Cevap vermedim ve gitmelerini bekledim. Gitmelerinin arkasından bende arabama binerek kurt adamların evine gittim. 

 Şanslıydım ki hepsi içeride idi.

"Hoş geldin."

"Aslında pek hoş bir şey için gelmedim."