Kızlar,evde oturuyorlardı. Ayşe televizyonu açmış,tek tek kanalları geziyordu.Acaba büyük olay,haberlere yansımış mıydı?Büyük soru buydu bu gün.Okula gitme heyecanının içine birde bu korku karışmıştı.Korku mu?Evet.Eğer Derya 'nın kim olduğu anlaşılırsa hayallere veda edilebilirdi.Şu anda içlerinde ki korku sadece buydu.
İnci :-Haber kanallarına bak.
Derya :-Ne arıyorsunuz siz?
Ayşe :-Senin kurtardığın çocuğun, haberi çıkmış mı diye bakıyoruz.
Derya :-Acaba çıkmış mıdır?
Ayşe :-Bilmem,şimdilik yok.
İnci :-Bu haber,Türkiye de bir duyulursa,Kore'yi filan unutun.
Derya:-Nereden duyulacak ki?
Ayşe o anda kanalın birinde durdu.Üçü birden televizyona kilitlendiler.Haber kendilerini fazlasıyla ilgilendiriyordu çünkü.
"Ünlü iş adamı,Kim Young Chan 'ın oğlu kaza yaptı.Görüntülerden de anlaşıldığı üzere,arabanın patlaması söz konusu olduğu için,kimse yaklaşıp onu kurtaramamıştı.Tam da ümitlerin kesildiği an,vatandaşlardan biri arabaya yaklaşıp,Kim Hyung Jun 'u çıkarmayı başardı.Yüzü görüntülerde gözükmeyen bu genç kızın,kimliği bilinmiyor.Bir kaç görgü tanığına göre Koreli olmadığı söylendi.Kendisi şimdilerde Kore de "Kahraman kız"diye anılıyor."Diyordu haberler de.
İnci :-"Nereden duyulacak ki"Bak duymuşlar bile.Dedi kızarak.
Derya :-Aaa,bana bakın.Dedi gülerek.
Ayşe :-Sen geç dalganı.Görüntülerde var.Türkiye'de akşam haberlerin de izlerler seni artık.
O anda Melek eve girdi:-Haberleri izlediniz mi?
İnci :-Evet teyze. Oradan biri telefona kaydetmiş.
Melek:-Derya'nın kurtardığı çocuk,patronum Bay Kim Young Chan 'in oğluymuş.
Ayşe :-Duyduk.Haberlerde söyledi.Neyse ki Derya, tam olarak gözükmüyor.Tanımıyorlarda.
Derya :-Yaptığım,kötü birşeymiş gibi konuşuyorsunuz.
Melek:-Değil canım haklısın ama durumunuz belli.Kızlar bundan sonra daha dikkatli olmalıyız.Eğer, Derya'nın kimliği öğrenilirse gazeteciler bunu hemen değerlendirirler.Ağzınızı sıkı tutun.
İnci:-Tamam.Kahraman kızın kimliğini kimseye söylemeyiz.Dedi gülerek.
Melek'te gülüyordu:-Güldüğüme bakmayın,ben ciddiyim.
Derya :-Bana gülmeyin.Ben kahraman kızım.Dedi ve üstlerine atlayıp gıdıklamaya başladı.
Jun ve arkadaşları da hastahanedeki odasında haberleri izliyorlardı.
Kim Jun:-Demek oradan böyle kurtuldum.O kızın sayesinde.
Kim Hyun:-Evet.Kimsenin cesaret edemediği şeyi o yaptı.
Kim Jun:-Onunla tanışmayı çok isterdim.
Jung Min :-Neden?
Kim Jun:-Başkası için kendi hayatını tehlikeye atan biri tanınmaya değerdir bence.
Jung Min :-Herşey bir yana,bizi çok korkuttun.
Kim Hyun :-Öldügünü sandık.Ne kötüydü,biliyor musun?
Kim Jun :-Sizi bu kadar endişelendirdiğim için özür dilerim.Dedi ve başını öne eğdi.
Jung Min :-Peki neden yüzün asık?
Kim Jun :-Üzülüyorum çünkü annemin çocukken bana verdiği künyeyi kaybettim.Sanırım arabada düştü.Üstelik artık yürürken,topallayacağım.
Kim Hyun:-O arabadan sağ çıktığın için sevinmelisin bence.
Kim Jun :-Sevinmelimiyim,bilmiyorum.
Jung Min :-Jun yaşıyorsun ya ayağının aksaması hiç önemli değil.
Kim Jun :-Bilmiyorum Jung Min, bilmiyorum.Şu an kafam o kadar karışık ki.
O anda Bay Young Chan, odaya girdi:-Gelebilir miyim?
Kim Jun :-Tabii baba.
Kim Hyun :-Biz çıkalım.Dedi ve Jung Min ile dışarı çıktılar.
Bay Young Chan :-Oğlum,iyisin değil mi?
Kim Jun:-İyiyim babacığım.
Bay Young Chan :-Seni kaybedeceğim diye çok korktum oğlum.Hem de annenin ölüm yıl dönümünde.Annen gibi beni bırakıp gideceğini sandım.Sen haklıydın.Annen benim yüzümden öldü. Sen de benim yüzümden ölecektin. Dedi ağlayarak.
Kim Jun 'da ağlıyordu:-Hayır baba.Senin yüzünden değil. Olanların sorumlusu sen değilsin.Söylediklerim,aptalcaydı.Seni nasıl suçlayabildim bilmiyorum.
Bay Young Chan :-Jun,oğlum.Sen benim herşeyimsin.Tek varlığımsın.Annenin bana emanetisin.Seni de kaybedersem,ölürüm.
Kim Jun :-Bu zamana kadar sana söylediklerim ve seni üzdüğüm için,özür dilerim.Bunları hak etmedin. Hep,iyi bir baba oldun.Bu olay bazı şeyleri anlamamı sağladı.Beni hiç tanımayan bir kız,benim için hayatını tehlikeye attıysa,ben neden seni üzeyim ki.Sen benim babamsın.
Bay Young Chan :-Canım oğlum.Dedi ve sarıldı.
Belki de bu kaza baba ve oğulun yeniden kaynaşmasını sağlamıştı.Kim Jun, babasının değerini biraz daha anlamıştı.Kendisi için be kadar değerli olduğunu biliyordu artık.
O anda hemşire içeri girdi :-Hastamızın ilaç zamanı geldi.
Kim Jun :-Ne?İlaç mı?Olamaz.
Bay Young Chan güldü :-İyileşmek için onu içmek zorundasın.
Kim Jun:-Yaa.Dedi istemeyerek.
Gece olmuştu.Kızlar,yataklarına yatmışlardı.
Ayşe :-Derya, İnci, uyudunuz mu?
Derya ve İnci :-Uyumadım.
Ayşe :-Derya, seni kaybedeceğiz diye çok korktum.
İnci:-Bende.Aklım çıktı.
Derya güldü:-Sizi bırakıp,gider miyim hiç?Hem,daha aynı üniversiteye gideceğiz.
Ayşe :-Lütfen bunu bir daha yapma.
Derya :-Kızlar, arabadan çıkardığım çocuk kimdi biliyor musunuz?
Ayşe ve İnci :- Kim?
Derya :-Geçen gün kavga ettiğim çocuktu.
İnci güldü:-Gerçekten mi?Nasıl oldu da bırakıp,kaçmadın?
Derya :-O an zor durumdaydı.Alnına dağılan saçlarının arasından,kanlar akıyordu.Üstelik ayağıda sıkışmıştı.
İnci :-Peki yaşadığını,nasıl anladın?
Derya :-Yanına gittiğimde "Anne"diye sayıklıyordu. Acaba,şimdi iyi mi?
Ayşe :-Bu çok üzücü.Umarım iyidir.
Derya, yerinden kalktı ve kapşonunun cebinde ki künyeyi getirdi.
Derya :-Arabanın içinde bunu buldum.
Ayşe :-Nedir o?
Derya :-Bir künye.Üzerinde "Canım Oğlum"yazıyor.Bu onun için değerli olmalı.Maalesef,o anda vermeyi unuttum.Bunu ona nasıl geri vereceğim?
Ayşe :-Onu çok mu merak ediyorsun?
Derya:-Yani...
İnci :-Aklıma bir fikir geldi.Yarın hastahaneye gidip,gizlice verelim.
Derya :-Olur mu ki?
Ayşe :-Neden olmasın?Hem iyi mi diye bakarsın.Dediğin gibi bu künye onun için değerli olabilir.
Derya sevinmişti :-Sağolun kızlar.
İnci ve Ayşe birbirlerine baktılar ve güldüler.
Derya :-Neye gülüyorsunuz siz bakiyim?
İnci:-Asıl sen neden sevindin?
Derya:-Ne sevinmesi.Hem merak edemez miyim?
Ayşe :-Sadece merak mı?
Derya:-O çekik göz ile ilgili ne geçiyorsa aklınızdan hemen unutun.
O anda Melek içeri girdi :-Siz daha uyumadınız
mı?Yarın okul var. Hemen uyuyun bakalım.
Ayşe :-Yattık teyzeciğim.
İnci :-Uyuduk bile.
Ertesi gün olmuştu.Melek kızları okula bırakıyordu.
Melek :-Haydi bakalım. Dersinizi iyi dinleyin tamam mı?Dedi ve üçünüde öptü.
Derya :-Tamam teyzeciğim. Merak etme sen.
Melek :-Eve dönebilirsiniz değil mi?
Ayşe :-Çocuk değiliz ya teyze,döneriz tabii.
Melek:-Aa,unutmadan söyleyeyim.Önce müdürün yanına gideceksiniz.O sizi sınıfınıza götürecek.
İnci :-Tamam teyze git artık.Yoksa biz derse sende işe geç kalacaksın.Dedi gülerek.
Melek :-Peki.Evde görüşürüz o zaman.Dedi ve arabasına binip gitti.
Kızlar bahçede yürüyorlardı.
Derya:-Şuraya bakın.Herkes çekik gözlü.
Ayşe :-Kendimi bir garip hissettim.Dedi gülerek.
İnci:-Eminim bizim yerimize Türkiye'ye gidenler de aynı şeyleri hissediyorlardır.
Ayşe :-Onların etekleri bizimkilerden kısa mı?Bana mı öyle geliyor?
İnci :-Yok.Doğru görüyorsun.Onların ki diz üstü,bizim ki diz altı.
Derya :-Teyzem alırsa böyle alır.Bence iyi de yapmış.
Ayşe :-Bu yüzden mi bize garip garip bakıyorlar?
İnci :-Sanmam.Yabancı olduğumuz için bakıyorlardır.
Derya:-Erkeklerde mi o yüzden bakıyorlar?Dedi kendilerine bakan gençlere kızarcasına bakarak.
Ayşe, Derya 'yı omuzundan tutup, yanına çekti.
Ayşe :-Derya 'cığım.İki dakika doğru dur.Kimseyle kavga etme.
İnci :-Zaten,başımızda yeteri kadar sorun var.Bir yenisine hiç gerek yok.
Derya, İnci ve Ayşe 'ye döndü:-Bana bakın. Koreli erkeklerden uzak duruyorsunuz.Ayrıca,o eteklerin boyu aynı kalacak.Teyzeme söylerim ha!
Ayşe ve İnci gülmeye başladılar.
Ayşe :-Haydi şu müdürün odasına gidelim.
Herkes sınıfa girmişti.Kim Hyun ve Jung Min, yerlerini almışlardı.Fakat Jun yoktu.
Kim Hyun:-Keşke Jun 'da burada olsaydı.
Jung Min :-Okulun açıldığı ilk gün,beraber olmalıydık.
Kim Hyun :-Şu an hastahane de ne yapıyordur acaba?Eminim burada olmayı çok istiyordur.
Jung Min :-"Çok sıkıldım"deyip duruyordu.Neyse ki bir kaç gün sonra burada olacak.
Bu arada,sınıftaki kızlarda onlara hayran hayran bakıyorlardı.
:-Çok yakışıklıkar değil mi?
:-Keşke biri ile çıkabilsem.
:-Jun ,okula ne zaman gelecek acaba?
:-Bilmem ama içlerinden biriyle sevgili olmak isterdim.
:-Ben de.
Kim Hyun :-Kızların gözü yine bizim üzerimizde.Fark ettin mi?
Jung Min :-Evet ama ben halâ o kızı düşünüyorum.
Kim Hyun:-İnci 'yi mi?
Jung Min :-Evet.Gördüğümden beri hep aklımda.Acaba şimdi Nerededir?
O sırada kapı çaldı.Müdür Bey içeri girdi:-Bayan Sun,izninizle.
Bayan Sun:-Buyrun,Derse henüz başlamadık.
Müdür Bey:-Çocuklar,bu sene aramıza yeni arkadaşlar katılıyor.Kızlar,içeri gelin.
Kızlar içeri girdiler.Hyun telefonu ile oynuyordu.Jung Min karşısına baktı ve birden Hyun'u dürttü.
Jung Min :-O burada.
Kim Hyun :-Kim?
Jung Min :-O burada.İnci! Dedi sevinçle göstererek.Kim Hyun karşıya baktı.O da çok şaşırmıştı.Çünkü Ayşe, tam karşısındaydı.Heyecanlanmıştı.
Kim Hyun :-Jung Min, o kız da burada.Yağmurda tanıştığım kız.Rüyalarımın kızı burada.
Müdür Bey:-Çocuklar,Ayşe, Derya ve İnci.Kendileri Türkiye'den geldiler.
Kim Hyun :-Adı Ayşe 'ymiş.
Jung Min :-Türk'müymüş?
Kim Hyun :-Evet.Türk'müş.
Müdür Bey :-Arkadaslarınız,öğrenci değişim programı ile buraya geldiler.Onlara Kore'ye alışmaları için yardımcı olursanız sevinirim.
Kim Hyun birden bağırdı:-Memnuniyetle efendim.
Kızlar sesin geldiği tarafa baktılar.İnci ve Ayşe çok şaşırmışlardı.
Ayşe :-Bu o!
Derya :-Kim?
Ayşe :-Yağmurda bana şemsiyesini veren çocuk.
İnci :-Yanındaki de benim kitapçı da tanıştığım çocuk.
Derya :-Bu kadar da olmaz.Kızlar, önünüze bakın. Ne demiştim?Uzak duruyoruz.
Öğretmen Sun:-Kızlar, yerinize geçebilirsiniz.
Müdür Bey :-İyi dersler.
Öğretmen Sun :-Teşekkürler.
Derya, öne oturdu.İnci ve Ayşe ise hemen arkasına.Kim Hyun ve Jung Min, Ayşe ve İnci 'ye el salladılar.Kızlar da onlara.Derya, arkasına döndü.
Derya :-Kızlar ne dedim size az önce?Arkamdan iş çevirmeyin.
Jung Min :-Bu bir mucize.O burada,inanamıyorum.
Kim Hyun :-Tenefüste ilk işim yanına gidip tanışmak olacak.Rüyalarımda ki kızı buldum sonunda.
Jung Min :-Jun'a bu haberi vermemiz gerekiyor.Çıkışta hemen hastahaneye gidelim.
Kim Hyun :-Tamam.
Ders arası olmuştu.Herkes dışarı çıkıyordu.
Derya :-Kızlar, ben lavaboya gidiyorum.Sakın ben yokken bir iş çevirmeyin.
İnci :-Ben de kütüphaneye gideceğim.Bekle,beraber gidelim.
Derya ve İnci çıkmışlardı.Ayşe, tek başına sırasında oturuyordu.
Jung Min :-Duydun mu?Kütüphaneye gidiyormuş.Bende gidiyorum. Bana şans dile.Dedi ve gitti.
Kim Hyun:-İyi şanslar.Dedi ve Ayşe 'nin yanına geldi. Ayşe ona baktı.
Kim Hyun:-Merhaba.
Ayşe :-Merhaba.
Kim Hyun yakınındaki boş sıraya oturdu:-Ben,Kim Hyun Jung. Dedi ve elini uzattı.
Ayşe 'de sıktı:-Ben de Ayşe. Dedi utanarak.
Kim Hyun :-O günden sonra nasılsın Ayşe?
Ayşe :-İyiyim.Aynı okulda oldugumuzu bilseydim,şemsiyeni getirirdim.
Kim Hyun güldü:-Önemli değil.Sende kalsın.
Ayşe :-Hayır, Hayır. Onu sana geri vermeliyim.
Kim Hyun :-Eğer, seninle tekrar konuşmamı sağlayacaksa seve seve alırım.Dedi gülümseyerek.
Ayşe 'nin yanakları kızarmıştı.
Kim Hyun :-Demek,Türk'sün.
Ayşe :-Evet.Türküm.
Kim Hyun :-Peki,Kore'ye alışabildin mi?
Ayşe:-Alıştım,Aslında ben Kore'yi çok seviyorum. Buraya gelmeyi çok istiyordum.Öğrenci değişim programı da benim için bir fırsat oldu.
Kim Hyun :-Gelmene çok sevindim Ayşe.
Ayşe yine utanmıştı.O anda Derya koşarak sınıfa girdi.
Derya -Ayse,Ayşe ne gördüğüme inanamayacaksın.Dedi ve Hyun ile Ayşe 'yi gördü.
Derya :-Ne oluyor burada?Siz ikiniz,neden yakın oturuyorsunuz?
Kim Hyun :-Biz sadece konuşuyorduk.Dedi ve Ayşe ile ayağa kalktılar.
Ayşe :-Ne gördün?
Derya :-Senin hayranı olduğun şu şarkıcı çocuk varya,bu okulda okuyormuş.
Ayşe :-Jung Kyung Ho 'yu mu diyorsun?
Derya :-Evet.Üst katta.
Ayşe hemen sırasından çıktı :-Beni ona götür.
Kim Hyun biraz bozulmuştu:-Sen de mi ona hayransın?
Ayşe :-Hem de nasıl.Koş Derya haydi.Dedi ve koşarak sııftan çıktılar.
Kim Hyun, sırasına geçip,oturdu.Jung Min ise,kütüphaneye gitti İnci 'nin peşinden.
Jung Min :-İnci! Diye seslendi.
İnci, dönüp,baktı.
Jung Min :-Kütüphaneye mi gidiyorsun?Diye sordu bilmiyormuş gibi.
İnci :-Evet.Gelip,bi bakmak istedim.
Jung Min :-Ben de gidecektim.Beraber,gitsek olur mu?
İnci :-Olur.neden olmasın?
İkisi de kütüphaneyi dolaşıyorlardı.İnci kitaplara,Jung Min de İnci 'ye bakıyordu.
Jung Min :-Bak burada bilim kitapları var. Burada da romanları hikayeleri bulabilirsin.
İnci :-Senin kitabında var mı burada?Dedi gülümseyerek.
Jung Min :-Şeyy.Dedi ,utanmıştı.
İnci :-Kitabını okudum çok güzel bir kitaptı.Üç günde bitirdim.
Jung Min :-Üç günde mi?
İnci :-Evet.Kitap okumayı çok seviyorum. Neden şaşırdın ki?
Jung Min :-Şaşırmadım.Genellikle bende aldığım kitapları üç-dört gün gibi bir sürede bitiririm.
İkisi de güldüler.
İnci :-Peki,tekrar yazacak mısın?
Jung Min :-Aslında yazmayı düşünmüyordum ama şimdi bir ilham kaynağım var.Dedi ve İnci'ye baktı.İnci, utanmıştı. Kendisinden bahsettiğini anlamıştı.
İnci :-Kitabını sabırsızlıkla bekleyeceğim.Dedi utanarak.
Jung Min :-Ders zili çalmak üzere sınıfa gidelim mi?Yani beraber.
İnci:-Gidelim.Dedi gülümseyerek.
Derya ve Ayşe ise Kyung Ho'nun bulunduğu sınıfa gelmişlerdi. Ama sınıfın önü kalabalıktı. Neredeyse bütün kızlar oradaydı.
Ayşe :-İçeri girmem gerek.
Derya :-Nasıl gireceksin?Baksana şu kapının önüne,bu kızlar girmemize izin verirler mi hiç?
Ayşe :-Sonunda onu görebilecegim.
Derya :-Kalabalığı geçebilirsen,görürsün.
Ayşe :-Birşey yapmalıyız.
Jung Kyung Ho, sınıftan çıkıyordu. Kızlar etrafından ayrılmıyordu.
Derya :-Bu o mu?
Ayşe :-Ta kendisi.Dedi hayran hayran.
Derya :-Boşver.Gel gidelim. Zil çalmak üzere zaten.
Ayşe :-Hayır, vazgeçemem.
Derya:-Onunla tanışmayı çok mu istiyorsun?
Ayşe :-Evet.
Derya :-Gel,o zaman.Dedi ve kalabalığa girdi.
Ayşe :-Derya,ne geçiyor aklından?
Derya birden"Fare var kaçın!"Diye bağırdı. O anda herkes kaçışmaya başladı.Ortalık karışmıştı.Herkes,birbirini itiyordu.O anda biri Ayşe'yi itti ve Ayşe,Kyung Ho 'ya çarptı.Kyung Ho ise Ayşe'yi tam düşecekken belinden tuttu.
Kyung Ho :-Sen de kimsin?
Ayşe 'ye bakışlarından onu beğendiği belli oluyordu.Ayşe hemen toparlandı.
Ayşe :-Ben özür dilerim.
Kyung Ho :-İyi misin? Dedi ve elini tuttu.Ayşe, çok utanmıştı. Kyung Ho, onun elini tutyordu.Heyecandan kalbi duracaktı.Bir an birbirlerine bakakalmışladı.
Kim Hyun, onları izliyordu uzaktan."Bu olamaz"dedi ve sınıfa geri döndü.
Ders zili çalmıştı.
Derya gelip,Ayşe 'nin elinden tuttu:-Zil çaldı,Sınıfa gitmeliyiz.
Ayşe :-Tamam.Dedi ve koşarak sınıfa gittiler.Kyung Ho arkasından bakakalmıştı.
Jung Min ve İnci, sınıfa gelmişlerdi.
Kim Hyun sırasında oturuyordu ve canı çok sıkkındı.
Ayşe ve Derya koşarak sınıfa girdiler.
İnci :-Neredesiniz siz?
Derya :-Ayşe biricik Kyung'unu gördü.
Ayşe :-Çok tatlıydı. Üst katta ki sınıfta okuyormuş.Onu yerde ararken,gökte buldum.Dedi gülerek.
İnci :-O kalabalık,onun içinmiymiş?
Derya :-Kızları görseydin,çocuğun etrafına etten duvar örmüşlerdi.Doğrusu hiç anlamıyorum.
Ayşe güldü:-Ama Derya 'nın "Fare var"diye bağırması sayesinde,ona yaklaşabildim.
Derya :-Ne yaklaşması,resmen kucağına düştün.
İnci :-Siz ciddi misiniz?Dedi gülerek.
Derya :-Bu plan baştan hatalıydı.Ne yapıyorum ben?
Ayşe :-Çok mutluyum çooook.
Jung Min, Kim Hyun 'un yanına oturdu:-Birşey mi oldu?Tanışman iyi geçmedi mi?
Kim Hyun :-Hayır, güzel geçti.
Jung Min :-Peki yüzün neden asık?
Kim Hyun :-Ayşe, koyu bir Kyung Ho hayranı.Onu çok seviyor.Üstelik onunla tanıştı.Sanırım o da Ayşe'den hoşlandı.Çok belliydi.
Jung Min :-Bu kötü olmuş.Belki de aralarında bir şey olmaz.
Kim Hyun:-Umarım olmaz.Kyung 'un, birini gerçekten sevebileceğine inanmıyorum. Ayşe 'yi ondan uzak tutmalıyım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BAHAR ÇİÇEKLERİ 🌹 봄 꿈 🌹
FanfictionKORE DRAMASI TADINDA Onlar üç Türk genç kız ve üç Koreli erkektiler.Aşkın en güzel yaşındaydılar.Henüz Bahar çiçeğiydiler.Nereden bileceklerdi ki kendilerini romantik bir komedinin içinde bulacaklarını ve aşkla sınanacaklarını. Bir taraf Türk,d...