29.Bölüm-Küçük Ayrılık

391 29 17
                                    

Derya Türkiye 'ye,evine dönmüştü. Her zaman, mucize gerçekleşecek değildi ya.Bu sefer olmamıştı işte.Ülkesini çok seviyordu ve özlemişti.Sevinmelimiydi bilmiyordu ama arkasında bıraktıklarını düşününce üzülmemek imkansız oluyordu.
Derya, odasında oturuyordu.Babası Ahmet Bey,kapıyı çaldı.
Ahmet Bey:-Derya, gelebilir miyim kızım?
Derya :-Tabii ki baba.
Ahmet Bey:-Ne yapıyorsun oda da tek başına?Kore'den yeni geldin.Bi yüzünü göremedik.
Derya :-Biraz dinleneyin demiştim.
Ahmet Bey :-Oradan geldiğin için, üzgünsün değil mi?
Derya :-Biraz.
Ahmet Bey :-Annen sana çok kızdı ama ben seninle gurur duyuyorum.Kimsenin yapamadığını yapmışsın.
Derya güldü :-Canım babam.Ben de yaptığım şeyin doğru olduğuna inanıyorum.
Ahmet Bey :-Sen bana çekmişsin.Benim gibi cesursun.Dedi ve yerinden kalktı.Derya gülüyordu.
Derya :-Bence de.
Ahmet Bey :-Annenin kızdığına bakma. Duyunca,senin için çok endişelendi. Sana kızması bu yüzden.
Derya :Biliyorum babacığım.Onu anlayabiliyorum.
Ahmet Bey :-Haydi yemeğe gel.Artık üzülme.
Derya :Tamam. Dedi gülümseyerek.
Kim Jun, Kim Hyun ve JungMin, evde oturmuşlar,haberleri izliyorlardı.
:-Ünlü iş adamı Bay Kim Young Chan'in oğlu Kim Hyung Jun 'un hayatını kurtaran kız,dün ortaya çıktı. Türk olduğu öğrenilen cesur kızın,neden bu güne kadar gizlendiği ise hâlâ, gizemini koruyor.Kimsenin konuşmayı başaramadığı bu kız,kimliği ortaya çıkar çıkmaz,ortadan kayboldu.
Kim Jun :-Bu haberler canımı sıkıyor.Hiç bir şey yapmadan,öylece gidişini izledim.Dedi ve televizyonu kapattı.
Kim Hyun :-Ayşe ve İnci 'de çok üzüldüler.
Jung Min :-Üzülmeleri çok normal.Onlar da bizim gibi, hiç ayrılmamışlar bu güne kadar.
Kim Hyun :-Sen de nasıl sarıldın Derya, giderken.
Kim Jun :-Bırakmak istemedim de ondan.Onu artık göremeyeceğimi bilmek,beni deli ediyor.Ona aşık olduğumu anlamışken,bir daha yüzünü görememek,o kadar acı ki!
Derya,anne ve babası ile yemek yiyordu.
Ahmet Bey :-Şundan da ye kızım.Güçlenmen gerek.Dedi yemek olan tabağı uzatarak.
Derya :-Yiyorum babacığım.
Gül Hanım :-Neden güçlenecekmiş bakalım?Biraz daha kurtarıcılık yapmak için mi?
Ahmet Bey :-Seslenme kızıma.Onun damarlarında Türk kanı var.Böyle şeyler yapması normal.
Derya :-Sağol baba.Dedi gülerek.
Gül Hanım :-Maaşallah!Biz kızımızı doktor,öğretmen olsun diye gönderdik,o elin Kore'sin de süper kahraman olmuş.Hem sen niye şimdi destek çıkmaya başladın?Gelmeden önce esip,gürlüyordun."Nasıl hayatını tehlikeye atar?"diye.
Derya gülüyordu.
Ahmet Bey :-O da var tabii.Ama kıza suç bulmamak lâzım.Damarlarında benim kahraman Türk kanımı taşıyor.Hem yavru köpeği,kuyudan çıkardığım günü ne çabuk unuttun?
Gül Hanım :-Hatırladım.Kurtarmaya çalışırken,kendin düşmüştün.Yavru köpek çıkmıştı da sen orada kalmıştın.Sonra itfaiye gelip,seni kurtarmıştı.Dedi gülerek.
Derya gülüyordu :-Ne zaman olmuştu bu olay?
Gül Hanım :-Sen küçükken pikniğe gitmistik.Beş yada altı yaşındaydın.Bir piknik ancak öyle güzel mahvedilirdi.
Ahmet Bey :-Abartma lütfen.
Gül Hanım:-Bir de kahramanlığı bana çekmiş demez mi?Demiyorsun ki başını belaya sokma huyu bana çekmiş diye.Dedi gülerek.
Gece olmuştu. Ayşe ve İnci, Derya 'nın boş kalan yatağına bakıyorlardı.Sonra da dönüp, şövalesine baktılar. Son çizdiği resim,hâlâ üzerinde duruyordu.İkiside oldukça üzgünlerdi.
İnci :-O da bizi düşünüyor mudur sence?
Ayşe :-Eminim düşümüyordur.
İnci :-Üzüldüğümüzü de biliyordur değil mi?
Ayşe :-Bilmez olur mu?Biz birbirimizin içini biliriz.Giderken ağlamamak için kendini nasıl tuttuğunu görmedin mi?
İnci :-Görmez miyim?Söylediği o cümle de aklımda.
Ayşe:-Bu şekilde gitmesi daha zor oldu onun için.Çok zor.
Kim Jun ise odasında elinde Derya'nın kendisine verdiği tavşan ile oturuyordu.Onunla ilk tanışmasını ve birlikte yaşadığı anıları anımsadı.Sonra cama doğru yaklaştı.Yağmur yağıyordu.Sanki içinde ki hüzünün yansımasıydı yağan yağmur.Dışarı baktı.
Kim Jun :-Acaba şimdi Türkiye'de de yagmur yağıyor mudur?Belki oda benim gibi hem cam dan bakıp,hem de beni düşünüyordur.Aptal kafam.Beni neden düşünsünsün ki!Gitmesine sebep olan beni.
Derya'da Türkiye'de onları düşünüyordu.Evet,orada da yağmur yağıyordu ve Derya, cam da onları düşünüyordu.
Güney Kore 'de okul günüydü.Okuldalardı ama kızların hiç tadı yoktu.
Kim Hyun :-Hâlâ Derya için mi üzülüyorsunuz?
Ayşe :-Evet.Onun yokluğuna,alışamayacağız.
Jung Min :-Acaba şimdi ne yapıyordur?
İnci :-Üzgündür.Biz den hiç ayrılmadı.Üstelik. teyzem,başka bir okula başlayacağını söyledi.
Kim Jun :-Yeni okula mı başlyacak?
Ayşe :-Evet. Teyzemin onu Kore'ye tekrar göndereceğini hiç sanmıyorum.
Kim Jun, üzülmüştü.
Resim atölyesinin önünden geçiyorlardı.O anda Bayan Soo Min,içeriden çıktı.
Bayan Soo Min :-Merhaba çocuklar.
KimJun :-Merhaba efendim.
Bayan Soo Min :-Derya, nerede? Yanınızda yok mu?
Kim Jun :-Şeyy!
Ağızından kelimeler çıkmıyor,gitti demeye dili varmıyordu.Kendisinin inanamadığı şeyi dile getirmesi de oldukça zordu.
Bayan Soo Min:-İçeri gelin.Tablonuzu renklendirdim.Haydi, gelin bakın.
İçeri giridiler ve şövalenin üzerinde ki tabloya baktılar.Derya ve Kim Jun 'un tablosuna.Kızlar, bir an ağlamaklı oldular.Kim Jun ise hem aşkını kaybetmenin hem de vicdanın ağırlığının altında ezilecekti neredeyse.
Bayan Soo Min:-Nasıl olmuş çocuklar? Beğendiniz mi?
Ayşe :-Gerçek gibi olmuş!Dedi beğeniyle.
İnci :-Çok güzel!Dedi aynı şekilde.
Kim Jun :-Güzel olmuş.
Jung Min ve Kim Hyun, Kim Jun 'a baktılar. Gerçekten de kötü görünüyordu.
Jung Min :-Sanki birbirine aşık iki genç var burada.
Bayan Soo Min:-Haklısın. Bu arada Derya'ya da haber verin,O da gelip baksın.
Kim Jun :-Derya,Türkiye'ye döndü efendim.Dedi güçlükle.
Bayan Soo Min:-Ne?Üzüldüm doğrusu.O çok yetenekli bir öğrenciydi.
Kim Jun:-Evet öyledi. Dedi tabloya bakarak.
Derya ise düşüncelerde boğulmak üzereydi.
Derya :-Acaba,şimdi ne yapıyorlardır.Hemen de özledim onları.Yokluklarına nasıl alışacağım ben?Özlediğimi biliyorlar mıdır?
O anda yanına geldi.
Gül Hanım :-Derya, ne yapıyorsun burada?
Derya :-Hiiç.Oturuyordum.
Gül Hanım :-Senin için bir okul arıyoruz.Yeni bir okul mu istersin,yoksa burada ki eski okuluna mı gitmek istersin?
Derya üzülmüştü :-Fark etmez.
Gül Hanım :-Eğer rahat dursaydın,şimdi Kore'de ki okulunda olacaktın.
Derya :-Yaptığımdan pişman değilim anneciğim.Eğer yine böyle bir şeyle karşılaşsam,aynısını yaparım.
Gül Hanım :-Peki,benim senin için ne kadar korktuğumu,endişelendiğimi biliyor musun bakalım?
Derya :-Seni korkuttugum için özür dilerim anneciğim.
Gül Hanım :-Melek senin böyle bir şey yapmana nasıl izin verdi?Buna inanamıyorum.
Derya :-Onun haberi yoktu.Herşey birden gelişti.
Gül Hanım ayağa kalktı:-Şöyle bir hafta sonra filan,okula başlarsın.
Derya :-Peki anne.
Gül Hanım, odadan çıktı. Derya, üzülerek dışarı baktı yine.
Kızlar, internet üzerinden konuşuyorlardı.
Derya :-Sizi çok özledim.
Ayşe :-Biz de seni.
İnci :-Sensiz,okulun ilk günüydü ve berbattı.
Ayşe :-Bayan Soo Min, seni sordu bu gün.Jun ile modellik yaptığınız,tabloyu gösterdi bize.
Derya :-Demek renklendirmiş.
İnci :-Evet. Çok güzel olmuştu.Tıpkı,Jun ve sen.
Derya güldü :-Onlar,ne yapıyorlar?
Ayşe :-İyiler.Ama Jun, sen gittiğinden beri çok üzgün.
Derya sessiz kaldı.
İnci :-Neden sessizleştin?Derya, söylesene hava alanında bize söylediğin şey doğrumuydu?
Ayşe :-Sen,Jun 'a aşık mısın?
Derya başını salladı :-Hı hı!
Ayşe :-O kadar yaşanılan şeyden sonra böyle olacağı belliydi.Dedi gülerek.
İnci :-Sana bir şey söyleyeceğim.Neden bilmiyorum ama,Jun'da seni çok özlüyor.
Ayşe :-İnci haklı. Tabloya öyle bir bakışı vardı ki!Sanki, senin yanında olmanı istiyor gibiydi.
Derya :-Abartmayın isterseniz.
Ayşe :-Doğru söylüyoruz.
Derya :-Sizin yatma vaktiniz gelmedi mi?Okul var yarın.
Ayşe ve İnci güldüler:-İyi geceler.
Derya :-Size de iyi geceler.Teyzeme selam söyleyin benden.
İnci :-Tamam canım.
Kim Jun ve arkadaşları,okulda konuşuyorlardı.
Jung Min :-Jun, kötü gözüküyorsun.
Kim Jun :-Onu çok özlüyorum. Aklımdan hiç çıkmıyor. Keşke,gitmeden önce ona aşık olduğumu söyleseydim.
Kim Hyun :-Ne zamana kadar böyle üzüleceksin?Artık o Türkiye 'de yaşayacakmış.Bunu sende duydun.Söylemeye dilim varmıyor ama onu unutsan,iyi olacak.
Kim Jun :-Bu imkânsız.Sana Ayşe 'yi unut desem,unutabilir misin?
Kim Hyun :-Tamam.Bunu söylemem aptalcaydı.Ama seni böyle üzgün görmeye dayanamıyorum işte.
Kim Jun :-Onu bir türlü aklımdan çıkaramıyorum.Çok seviyorum ve görmek istiyorum.Üstelik benim yüzümden gittiğini düşündükçe!
Jung Min :-İnternetten konuş sende.
Kim Jun :-Ne deyip konuşacağım ki?
Kim Hyun :-Arkadaş olarak.
Kim Jun :-Hangi arkadaş, arkadaşının gitmesine sebep olur ki!Onu tamamen kaybettim.Ya Türkiye'de birini bulup,onunla çıkarsa?
Jung Min :-Böyle bir şey yapmayacağını hepimiz biliyoruz.
Kim Jun :-Şu anda Türkiye 'de yalnız.Kızlar da yok. Ya biriyle yakınlaşırsa?
Jung Min :-Yakınlaşmaz!Merak etme sen.
Kim Jun :-Umarım. Keşke elimden bir şey gelse de onu tekrar Kore'ye getirebilsem!Keşke.
Derya, Türkiye'ye döneli beş gün olmuştu.Yalnız geçen, beş gün.Kuzenlerinden geçen beş yıl ve Jun 'dan ayrı beş asır.
Mutfakta annesine yardım ediyordu.
Gül Hanım :-Sana çok güzel Türk yemekleri hazırladım.Bunları yeyince,Kore'yi filan unutacaksın.
Derya :-Umarım.Dedi hüzünlü bir ses tonuyla.
Gül Hanım :-Baban ile eski okuluna gitmene karar verdik.
Derya :-Siz en iyisini bilirsiniz anneciğim. Benim için, fark etmeyeceğini söylemiştim.
Gül Hanım :-Şu anda üzgün olduğunu biliyorum.
Derya :-Hayır anneciğim, değilim.Sadece,Melek teyzemi ve kızları çok özledim.Onlara çok alışmıştım. O anda kapı çaldı.
Gül Hanım :-Kızım sen kapıyı açıver.
Derya:-Tamam anneciğim.Dedi ve kapıyı açmaya gitti.Usulca kapıyı açtı.O anda gördüğü şeye çok şaşırdı.Öyle ki kırk yıl düşünse aklına gelmezdi böyle bir şey.Çünkü gelenler çok önemli misafirlerdi.Onlar,Bay Young Chan ve Kim Jun 'du.Yanlarında bir çevirmen ile geldiler Derya'nın evine.Ahmet Bey hemen kızının yanına geldi.
Derya :-Hoş geldiniz!Dedi şaşkınlıkla.
Kim Jun :-Merhaba.
Bay Young Chan :-İyi akşamlar.Ben,Kim Young Chan. Güney Koreli iş adamıyım.
Çevirmen,cümleyi çeviriyordu.
Bay Young Chan :-Sizinle bir konu hakkında konuşmak istiyorum. Eğer,müsaitseniz tabii.
Ahmet Bey :-Lütfen içeri buyrun.
Gül Hanım ve Ahmet Bey 'de en az Derya kadar şaşkınlardı.Evlerinde Koreli vardı.Bir nevi uzaylı görmek gibi bir şeydi bu onlar için.
Ahmet Bey :-Şöyle buyrun.Dedi koltuğu göstererek.
Bay Young Chan,Kim Jun ve çevirmen,Ahmet Bey ve ailesi ile karşılıklı oturdular.Derya, neden burada olduklarını merak ediyordu.Kim Jun 'a baktı.
Bay Young Chan :-Habersiz geldiğimiz için özür dileriz.
Çevirmen, Bay Young Chan 'ın cümlesini çeviriyordu.
Ahmet Bey :-Önemli değil.Ziyaretinizi neye borçluyuz?
Bay Young Chan :-Buraya Derya için geldik.
Gül Hanım :-Derya için mi?
Bay Young Chan :-Kızınız,çok cesurca bir davranışta bulundu.Oğlumu patlamak üzere olan bir arabanın içinden çıkardı. Onu kurtardı.
Ahmet Bey :-Evet, biliyoruz.
Bay Young Chan :-İki yıl önce,eşimi kaybettim.Onun acısını hâlâ unutamamışken,oğlum bu kazayı geçirdi.Ailecek kızınıza çok şey borçluyuz.
Ahmet Bey ve Gül Hanım, o an Derya ile gurur duydular.
Bay Young Chan :-Derya 'yı,Kore'de ki okulundan aldığınızı duydum.Çok üzüldüm.Oğlumun anlattığına göre,başarılı bir öğrenciymiş.Tekwando ve resim ile ilgileniyormuş.Bence onunla gurur duymalısınız,çünkü o şu anda Kore'de kahraman kız diye anılıyor.Bu nedenle sizden onu Kore'ye geri göndermenizi rica ediyorum.
Derya, hâlâ şaşkındı. Kendisini götürmek için gelmişlerdi ama anne ve babasının onu göndereceği meçhuldü.
Gül Hanım :-Kızımın kendini tehlikeye atmasına çok kızmıştım.Ama şimdi siz böyle söyleyince,onun yaptığı şeyin gayet doğru,bizim kararımızın yanlış olduğunu anladım.
Ahmet Bey :-Haklısın. Kızımız her insanın yapması gereken şeyi yaptı.Onunla gurur duymalız.
Kim Jun, Derya 'ya gülümsedi.Hakkında konuşulanlar ise Derya 'nın utanmasına neden olmuştu. Kalkıp annesine ve babasına sarıldı.Bay Young Chan ve Kim Jun gülümseyerek bakıyordu onlara.
Bay Young Chan :-Ayrıca oğlumu bir Türk'ün kurtarmış olması da beni ayrıca sevindirdi.
Ahmet Bey güldü.
Bay Young Chan :-Biz kızınızıda alıp,gidelim.
Ahmet Bey :-Sizi hiç bir yere göndermiyoruz.Akşam yemeğini birlikte yemeliyiz.
Bay Young Chan :-Seve seve kalırım.Türk yemeklerini merak ediyordum doğrusu.Kebap meselâ.
Ahmet Bey:-Oooo kebap!Beyfendi ağızının tadını biliyormuş.O zaman bir kebap yemeden göndermem sizi.
Diğerleri gülüyorlardı.
Bay Young Chan :-Çok sevinirim.
Bay Young Chan,Kim Jun ve çevirmeni Derya 'nın ailesi ile yemek yiyorlardı.O kadar keyifli geçiyordu ki,havada uçuşan espiriler,Ahmet Bey ve Bay Young Chan 'ın av anıları ve Kore ile Türk kültürü, herkesin yüzünde bir gülümseme belirmesine neden oluyordu.Çevirmen oldukça yorulmuştu kelime çevirmekten bu gün. Ama hayır.O da gayet eğleniyordu.Kim Jun'un içinde ise Derya 'yı yeniden görebilecek olmanın sevinci,Derya da da Kore'ye yeniden dönmenin mutluluğu vardı.İki genç bu akşam,iki kültürü de buluşturmuşlardı.Peki kendileri ne zaman buluşacaklardı?Kim bilir?Kader onlar için de bir şeyler plânlamıştır nasılsa.
Gitme vakti gelmişti.Derya bavulunu almıştı yine.
Gül Hanım :-Kendine iyi bak kızım.Seni boş yere buraya geri getirdiğimiz için, kusura bakma.
Derya :-Bakarmıyım hiç anneciğim?
Ahmet Bey :-Senin doğru olanı yaptığını biliyordum.
Derya :-Sağol babacığım.
Ahmet Bey :-Bu arada Bay Young Chan, çok eğlenceli biriymiş.Onu çok sevdim.
Çevirmen,Ahmet Beyin bu cümlesini çevirmişti.
Bay Young Chan :-Ben de sizi çok sevdim.Türkler çok misafir perverler.Belki de bunun nedeni kardeş ülke olmamızdır.Dedi gülümseyerek.
Çevirmen yine çevirdi. Herkes gülüyordu.
Ahmet Bey :-Kesinlikle haklısınız.
Kim Jun, Gül Hanım 'ın yanına gitti.Türkçe"Elinize sağlık"dedi.Zorlanmıştı biraz.
Bu,Gül Hanım 'ın çok hoşuna gitmişti:-Afiyet olsun canım. Dedi gülümseyerek.
Derya :-Allaha emanet olun.
Gül Hanım :-Sen de canım. Teyzene ve kızlara selam söyle olur mu?
Derya :-Tamam anneciğim.Dedi ve anne ve babasına sarıldı.
Uçağa binmişlerdi.Kim Jun ve Derya, yan yana oturuyorlardı.
Kim Jun :-Seni yeniden görmek çok güzel.
Derya :-Seni de.
Kim Jun :-Kızlar, seni gördüklerine çok sevinecekler.
Derya :-Benim için de öyle olacak.Sanki Kore'ye ilk defa gidiyormuşum gibi heyecanlıyım şu an.Herkesi öyle çok özledim ki!
Kim Jun güldü :-Ya beni?
Derya :-Seni de.Dedi utanarak.
Kim Jun :-Gerçekten mi?
Derya :-Gerçekten.Bu arada ailem ile konuşmak kimin fikriydi?Kızkarın mı?
Kim Jun :-Kızların döneceğinden haberleri yok.Bu Hyun, Jung Min ve benim fikrimdi.
Derya :-Peki,Bay Young Chan 'i buraya gelmeye nasıl ikna ettin?
Kim Jun :-Senin o bebeğin gerçek annesi olduğunu ve bebeğin babasının da ben olduğumu,seninle de evlenmek istediğimi söyledim.
Derya :-Ne dedin sen?
Kim Jun:-Şaka şaka!Babama durumu anlatınca,hemen kabul etti.Zaten,Türkiye'yi çok sever.Dedi gülerek.
Derya :-Korkuttun beni.
Kim Jun :-Kızlara süpriz yapmaya ne dersin?
Derya :-Olur derim.Bu arada benim için,Türkiye 'ye kadar geldiniz.Çok teşekkür ederim. Bu iyiliğini asla unutmayacağım.
Kim Jun :-Senin benim için yaptıklarının yanında bu bir hiç sayılır.
Derya eve gelmişti.Zile bastı.
Melek :-Kim o?
Bay Young Chan :-Benim.Kapıyı açar mısınız?
Melek kapıyı açtı. Karşısında Derya 'yı görünce çok şaşırmıştı.
Melek :-Derya! Dedi ve sarıldı hemen.Çok sevinmişti.
Derya :-Merhaba teyze.
Melek :-Sen nasıl geldin buraya?Yoksa evden mi kaçtın?
Derya güldü :-Hayır Tabiiki. Bay Young Chan, annemlerle konuştu.Onlarda dönmeme izin verdiler.Bu arada kızlar neredeler?
Melek :-Odadalar.
Derya :-Gel,Jun. Kızlara süpriz yapalım. Dedi ve elinden tutup,onu odaya çıkardı.
Melek :-İçeri buyrun efendim.Siz de kapıda kaldınız.
Bay Young Chan içeri girdi.
Melek :-Şöyle buyrun.Yeğenimi getirdiğiniz için size ne kadar teşekkür etsem az.Nasıl da mutlu oldu gördünüz ya!
Bay Young Chan :-Oğlumu kurtaran kızın mutlu olmasını çok isterim.Asıl ben ona teşekkür etmeliyim.Jun 'u her haliyle mutlu etti.
Melek :-Çok iyisiniz.
Derya, kapının kenarına saklanmıştı.Kim Jun, kapıya vurdu.
Kim Jun :-Kızlar, gelebilir miyim?
Ayşe ve inci,kapıyı açtılar.
İnci :-Jun, sen burda?Ne oluyor?
Kim Jun, yüzünü astı.
Ayşe :-Yoksa, kötü bir şey mi oldu?
Kim Jun :-Nasıl söylesem bilmiyorum.
İnci :-Jung Min ve Hyun ile ilgili mi?
Kim Jun gülümsedi birden:-Korkmayın.Size büyük bir sürprizim var.
Ayşe ve İnci :-Sürpriz mi?
Kim Jun :-Evet.
Kim Jun,Derya 'nın elinden tutu ve kızlara gösterdi.
Kim Jun :-İşte benim sürprizim.
Ayşe :-Derya!
İnci :-Bu sen misin gerçekten?
Derya :-Benim tabii.
Kızlar koştular ve Derya'ya sarıldılar.Beş günlük hüzün,yerini mutluluğa bırakmıştı.
İnci :-Nasıl geldin buraya?
Derya :-Jun ve babası getirdiler beni.Bizimkilerle konuştu Bay Young Chan. Onlarda göndermeye karar verdiler.
Ayşe :-Yani,artık burada,bizimle kalacaksın öyle mi?
Derya :-Evet.
Ayşe :-Çok sevindim.Harika bir şey bu.
Kim Jun, onları uzaktan izliyordu:-Seni yanımda görmek çok güzel.Tekrar hoş geldin.Hem ülkeme,hem de kalbime.Aşkım.


BAHAR ÇİÇEKLERİ 🌹 봄 꿈 🌹Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin