HEPİNİZ HASTASINIZ

4.bölüm:Teslim Ol...

Aliden...

Dirseğimi sıraya koymuş, başımı avcumun içine koymuştum bıkkın bir şekilde.

Dün neler olmuştu öyle?

Selin'in ağlaması aklıma geldikçe şaşırıyordum. Bana ve Elif'e böyle kötülükler yapan bir kızın için de bu denli bir yarası olduğunu bilmiyordum.

İçinde küçük bir kız çocuğunun yattığını bilmiyordum...

Yıldız olmak istediğini söylemişti. Yıldızlara sığınmak.. onların arasında saklanmak...

Yıldızların arasında havalı bir psikopat...

İyide bu kız niye günlük hayatında böyle? Niye kötü olmayı seçmiş?

Odalarımıza dağılırken bana,

"İlk ve son kez..." diye fısıldamıştı. Ne demek istemişti?

***

Selinden...

"Enes bozuk lazımsa moralimi vereyim?" Dedim bıkkın bir şekilde 25 kuruş isteyen Enes'e. Enes bana yüzünü ekşiterek baktı. Daha sonra yavaşça yanıma oturdu. Daha sonra yüzümü avuçlarının içine aldı.

"Niye bozukmuş moralin?" Diye sordu kısık bir ses ile.

Ben ise oflayarak Enesin elini ittirdim ve kollarımı sıraya koydum ve üstüne başımı gömdüm.

Daha sonra en sevdiğim şarkıyı güzel sesimle söylemeye başladım..

"Renksiz hayaller dolu,
Dökülen göz yaşlarım,
Ezikliği kalbimde
Yaşanmış tüm aşkların..
Tüm acı anıları
Bana bırakıp gitme..
Beni bana ver artık..
Peşinden sürükleme..."

Enesin sertçe kolumdan dürtmesiyle şarkımı yarıda kestim ve başımı koyduğum sıradan kaldırıp Enese baktım bıkkınca.

"Ne oluyor sana?" Diye sordu. Eşzamanlı olarak başını başını sorarcasına sağa sola salladı bir kez. Ben yeniden kafamı sıraya gömdüğümde Enesin koluma olan sert yumruğunu hissettim.

"Aşık mı oldun kız sen!?" Diye heyecanla soran Enes'e başımı hızlıca gömdüğüm sıradan kaldırdım. Sert bakışlarımı Enes'e yolladıktan sonra söze giriştim.

"Ne aşkı be!?"

"Kim?" Dedi muzipçe gülümseyerek. Ben ise karşımdaki pencereye baktım. Bir süre daldım ve düşündüm.

Alimiydi? O kişi Alimiydi?

"Kimse değil Enes!" Dedim bağırarak. Eşzamanlı olarak ayağa kalkıyordum. Enes bana şaşırmışçasına bakıyordu.

"Her şeye burnunu sokma işte!" Diye sesimi yükselttim. Enesin şaşkınlıktan ağzı aralanmıştı. Daha sonra ben göz devirerek sınıfı terk ettim.

Daha sonra telefonumun zil sesini duydum ve yine göz devirerek cebimden telefonumu çıkardım.

"Efendim gökdeniz?" Dedim bıkkın bir ses tonuyla.

"Yeni biri geliyor!" Dedi coşkuyla. Ben ise gözlerimi 'öf'leyerek devirdim.

"Şuan yapmak isteyeceğim en son şey biri ile uğraşmak..."

Dedim çıkış kapısına yönelirken. Bu okuldan biraz olsun uzaklaşmam gerekiyordu.

"Oha! İnanmam!" Diyen gökdenizi daha fazla dinlemek istemediğimin farkına vardım ve telefonu yüzüne kapattım.