Bölüm 14

161 13 4
                                    

Media'daki Kora.

Liu'nun saçları hızlıca uzadı ve kulakları sivrileşti. Daha sonra elindeki küreyi bana yaklaştırdı. Küreden değişik sesler geliyordu. Küreyi karnıma değdirdiğinde içime işlediğini hissettim ama nedense acı oluşmadı. Yaklaşık 5 dakika sonra Liu küreyi içimden çıkarttı ve gözlerim birden bire kapandı.

Gözlerimi açtığımda Sam ile odamızdaydık ve ayağa kalkıp Liu'nun yanına gittim. "Liu ne oldu?" Diye sorduğumda "doğru tespit donuk kukla! Peter senin ustan." Deyip dışarıya çıktı.Ben de Jeff'in yanına gittim. Jeff'in yanına gittiğimde daha önceden aklımda kalan bir soru sordum. "Jeff annem hakkında neler biliyorsun?" Diye sordum. "Ne bileyim ben" deyince "ne demek ne bileyim? Siz burada onunla yaşamıyor muydunuz?" Diye sorduğumda da bana dönüp "Carly burada bir sürü krallık var. Bir sürü kavim ve bir sürü topluluk var. Bunların içindeki her insanı tek tek tanıyamam. Özellikle de sürekli yeraltı mağaralarında mücadele ederken." Diye cevap verdi. Haklıydı da. "Peki nereden öğrenebilirim?" Diye sorunca "Liu'ya sor" dedi.

Liu'nun yanına gittiğimde bana gülümsedi ve "bir sorun mu var?" Diye sordu. "Aslında bir sorum var. Anna hakkında ne biliyorsun?" Deyince "hmm. Aslına bakarsan çok şey. Bir kere çok soğukkanlı ve zeki bir kadındı. Ne yalan söyleyeyim bazen ben bile çekinirdim. İki tane kızı vardı. Isimlerini bilmiyorum. O zamanlar sadece bir tanesi yanındaydı. Sanırım Angevil diğer kızının peşinde olunca onu dünyaya yolladı." Deyince benim aklımdaki film koptu.

"N-ne? İki tane kızı mı?" Dedim. Dilim resmen tutulmuştu. Benim kardeşim mi vardı? "Evet. Neden sordun ki?" Deyince ilk kararsız kalsam da olayı anlattım. "Sen cidden Anna'nın kızı mısın? Yani yarı büyücü yarı vampir? Bu durumda ateş ve su elementlerini de kullanabiliyor olman gerek" deyince "hiçbir fikr-" beynim sanki milyonlarca buz doldurmuşcasına donmaya başladı. Yere oturup başımı istemsizce ellerimin arasına aldım ve bağırmaya başladım.

Liu beni yerden kaldırıp odama çıkardı ve Sam geldi. Sam o büyüyü yapınca ağrı azaldı ama geçmedi. Liu "bu iş fazla uzadı. Kora! Derhal Puppeter' ı bulup buraya getirin. ÇABUK!" Diye bağırınca kora tedirgin bir sesle "T-tamam" dedi ve dışarıya çıktı.

Birkaç saat sonra Kora gelip "efendim söylediğiniz isimi bulamadık." Dedi ve Liu "derhal artık başına ödül mü koyuyorsun ne yaparsan yap bana o adamı bul kora! Civardaki krallıklara da bildir ve konunun hassas olduğunu ilet. Ha bu arada konseyi toparla. Bu konu artık bütün monocity'i ilgilendiriyor." Diye emir verdi ve odadan çıktı.

Kora'ya "Jeff nerede?" Diye sorunca bilmediğini söyledi ve dışarıya çıktı. Küçük göstermesine rağmen Kora gerçekten de çok iyi bir yardımcı. Liu'nun sağ kolu gibi birşey.

Herkes uyuduktan sonra Jeff'in odasına girip onu beklemeye başladım. O kadar sessiz ki ancak odasında bulabilirdim. Çok geçmeden Jeff geldi. Üzeri kan içindeydi ve bana dönüp baktığında birkaç saniye kilitlendi. Kapıyı usulca kapatıp ışığı açtı ve "senin burada ne işin var" deyince "Seninle konuşmam gerek" diye cevap verdim.

"Tamam o zaman biraz bekle kendime geleyim öyle konuşuruz" dedi ve üzerini çıkarttı ve yeni bir t-shirt giydi. "Bunu banyoda da giyinebilirdin" dediğimde "afedersin donuk kukla ama yan oda hemen Kora'nın odası ve içgüdüleri çok kuvvetli. Bir de onunla uğraşamam. Ayrıca sen de halinden memnun gibisin" dedi ve gülümsedi. Sorunlu bu ya. "Sorma ya böyle can atıyorum görmek için" deyip gözlerimi devirdim. "Neyse bu önemli değil. Sence Peter Angevil'in yanında olabilir mi?" Diye sorduğumda bir an duraksadı.

"Olabilir. Şu anda bir kaçak durumunda. Bunu Liu'ya söyledin mi?" Diye sorunca hayır anlamında başımı salladım. Tam odadan çıktığım sırada o iğrenç ağrı yeniden başladı ve kendimden geçtim.

Rüyamda Peter bana doğru yaklaşıyordu ve ellerim bağlıydı. Bana "çok büyük bir hata yaptın donuk kuklam. Benimle eskisi kadar mutlu olabilmek varken neden gittin! Ha!?" Diye saçlarımı çekmeye başladı. "Hayır. Bu olamaz. Bu olmaz ve olmayacak. Sen hep benim kuklam kal. Kalmalısın. Bu kadar yaklaşmışken gidemezsin!" Derin nefes alarak ve paniklemiş bir şekilde bunları söyledi. "Onları mahvedicem. Monocity bunu ödeyecek ve senn!" Adımı dişlerini sıkarak söylemişti. Saçlarımı çekiyordu sürekli. "Sen bana ihanet ettiğin için pişman olacaksın 'donuk kukla' ahahahaha" diye sadistçe bir kahkaha patlattı ve kendime geldim.

Uyandığımda odamdaydım ve Jeff koltukta uyuyakalmıştı.

Jeff'i uyandırıp "burada ne işin var?" diye sordum. "Dün akşam odadan çıkarken yere yığıldın. Muhtemelen Peter zihnine girdi. Ne olduğunu anlat" Deyince rüyamı anlattım. Anlatır anlatmaz "işler ciddileşiyor ve sana bir soru daha soracağım. Bir değişiklik fark ettin mi?" Diye sordu. "Aslında evet. Normalde peter ın gözleri sarı iken kan kırmızısı bir renge bürünmüştü." Dedim. Hatta benim saçlarımı göz rengi değiştikten sonra çekmeye başladı.

"Ben bunları Liu'ya anlatacağım. Yeter artık. O herif temize bile çıksa ben öldürücem." Dedi ve odadan çıktı.

Arkadaşlar bundan sonra bölümleri önceki bölüm belli bir okunmanın ve oyun üzerine çıkınca atmayı planlıyorum. Eğer sizin de fikirleriniz varsa yorum olarak yazabilirsiniz :D kendinize iyi bakın :) öpüldünüz...

Donuk KuklaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin