Yanımızda Mert ve Armi ile yola koyulmuş büyük bir eğlence merkezine gelmiştik. İlk baş istemsede çene gücüme dayanamayan Asrın'ı içeri giriş konusunda ikna etmiştim Mert dünden razı olduğu için kart almaya adeta koşarak gitmişti bile. Giriş kartlarını alan Asrın ve Mert yanımıza gelmiş ellerindeki kartları inceliyorlardı. Asrın yüzündeki iğrenen ifadeyle karta bakıp sonrasında elindeki kartı bize göstererek.
"Şu karttaki kişi gerçekten ben miyim? Hayır yani şu yakışıklı adamla bu karttaki zürafa bir mi?"
Gerçekten kartta yüzü olduğundan uzun çıkan Asrın çok komik duruyordu.
"Haklısın abi ya birde benim resmime bak."
Asrın kartı eline alıp inceledikten sonra.
"Bu ne lan. Medyumculara benzemişsin, gözlerde tam kenafir çıkmış mavi mavi."
"Aman ne komik."
Mert kartını alıp gişeye yaklaştı görevli kartı kontrol ettikten sonra gişeden geçti. Sıra sıra bizde gişeden geçip etrafa göz attık, Asrın merakla bana dönüp.
"Siz kartı ne zaman aldınız?"
"Daha önceden almıştık hemde yarı fiyatına, yani sizin gibi kazık yemedik."
Önden yürüyen Mert bir anda arkasını dönüp belirttiği gözleriyle bana baktı.
"Vallaha mı?"
Şaşkın sesini taklit ederek cevap verdim.
"Vallaha."
Mert yanıma yaklaşıp derin bir nefes verdi.
"Yengecim yaa biliyorsun, bilmesende öğren ben bu herif gibi para babası değilim. İndirim olaylarında bana bir alo dersen çok sevaba girersin. Her türlü indirim olur, ne dersin?."
"Tamam ararım."
Asrın bize küçümseyen ifadeyle bakıp suratını ekşitti. Mert'in babasının durumu hiç fena değildi üst düzey olmasada zengindi. Yinede Mert'e sınırlı miktarda para verdiği için, indirim severdi bizim oğlan.
"Hadi buna binelim."
Armi eliyle hız trenini gösterip sevinçle zıpladı. Gözlerimi korkuyla açıp bir adım geri gittim, hayatta binmezdim ben o şeye, Asrın bana muzip ifadeyle bakıp.
"Karıcığım ne dersin?"
"Kimse beni o şeye bindiremez."
Armi bir anda lafa atlayıp mız mız sesiyle konuştu.
"Yapma kızım yaa ne güzel eğlenicez, korkarsan eniştemin elini tutarsın olur biter."
"Armi hayır, biliyorsun."
Armi ellerini tamam der gibi kaldırdı. Binmeyeceğimi anlayan Mert, Asrın ve Armi hız trenine binmiş bende onları bir kenarda izlemiştim. Yükseklik korkum olduğunu Armi benden iyi biliyordu. Tam manasıyla yükseklik değildi aslında, ayağımın yere sağlam basmadığı yerlerden korkuyordum. Trenin hareket etmesiyle çığlıklar havada uçuşmaya başlamıştı.
Dedemin bir insanın kendine yaptığını, bir köy toplansa yapamaz sözü geldi aklıma. Madem tırsıyorsunuz ne biniyorsunuz dimi ama. Trenin yavaşlayıp durmasıyla insanlar inmeye başladı. Trenden inip yanıma gelen Mert korkudan titriyordu neredeyse.
"Buna binenin aklını si.. seveyim."
Edeceği küfürü son dakika yutup Armi ile bana bakarak değiştirmişti çok sevimli duruyordu. Gülerek ilerlemeye başladığımızda aşağılarda bulunan Fatih'in rüyası adlı kısmı tekne ile gezmiş ve çok eğlenmiştim. Tekneden inip dışarıda bulunan salıncaklara binmek için bizimkiler, ellerindeki haşlanmış mısırları bana bırakıp gitti. Kenarda bulunan banka oturup beklerken yanıma oturan kişiye döndüm.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BALONCUKLAR (TAMAMLANDI)
HumorFuat bey dedemle muhabbet ediyor daha önce nerede çalıştığıyla ilgili sorular soruyordu. "En son istiklalde çalıştım Fuat Bey din görevinden emekli oluncada buraya taşındık." "Papaz mısınız?" Asrın'ın sorusuyla kahve dedemin boğazında kalmıştı. Sini...