Artık ailelerin de öğrenme zamanı geldi. Çok güzel olacak, çok!
Ailenize evleneceğinizi söylemek nasıl bir his doğururdu insanın içinde? Üstelik sizden hiç beklenmeyen bir atakla onların karşısına çıkıp, bunu söyleyecekseniz eğer? Mutlaka sıkıntıları olurdu elbette ama benim ailem, GÜZEL ailem, neyse ki sıkıntı yaratmayı çok seviyorlardı. Bu yüzden de sıkıntılar büyüyor, devleşiyor, gözle görülebilecek bir kıvama geliyorlardı.
Annemi arayıp sağı solu, onu bunu, orayı şurayı konuştuktan sonra nihayet konuyu açabildim.
"Anne orada mısın?" Kadından ses gelmiyordu. Aman Allah'ım, telefona sıkı sıkıya sarılıp bu sefer yüksek sesle seslendim. "Anne? Anne? Beni duyuyor musun?" İşi taşkınlığa vurup sahte bir nida koyuverdim. "Aaaa! Ne var canım bu kadar şaşıracak? Alt tarafı evleniyorum dedim. Duyan da denizde yüz metre dalış yapacağımı söyledim sanır."
Bera ile bahçeye gülleri ektikten sonra, ev için aldığım salon çiçeklerini de tekrar toprağıyla birlikte saksıya koyduktan sonra daireme çıkmıştık. Nihayet çiçekleri eve taşıyıp, salonun uygun yerlerine birlikte yerleştirdikten sonra ise kollarından kurtulamamıştım.
Aklım başımdan gidene kadar beni öpmüş daha sonra da kanepeye oturtmuş ve telefonumu elime verip, hemen ailemi aramamı söylemişti. Sonra da kendisi mutfağa geçmişti. Allah bilir mutfakta ne yapıyordu. En sonunda cesaretimi toplayıp annemi aramış ve biraz konuştuktan sonra pat diye ona evleneceğimi söylemiştim.
"Kız kiminle evleniyorsun sen?" diye çığırdı annem. Telefonu kulağımdan uzaklaştırıp gözlerimi irice açarak, baktım telefona. Vay anasını, sesi kulağımı çınlatmıştı.
Telefonu tekrar kulağıma yaklaştırırken salona Bera girdi. Elinde bir tepsi vardı. Kulağım annemdeyken, gözlerim Bera'nın elindeki tepsideydi.
"Anne o nasıl bağırmak öyle gözünü seveyim ya? Bu da kulak!"
O tepside çikolata mı vardı ne?
"Seni cadaloz! Ne demek 'anne ben evleniyorum'! Kızım yüreğime mi indireceksiniz siz benim?"
Bera yanıma gelip oturdu ve gülerek bana baktı. Tepsiyi önümüzdeki sehpaya bıraktı. İki tane kaşarlı, sucuklu tost yapmıştı. Kaşar, ekmeğin kenarından tatlı tatlı sızmıştı. İki tane de mis gibi kokan kahve yapmıştı. Üç paket de çikolata vardı. Aman Allah'ım, Damak mıydı o?
"Anne niye kızdın ki bu kadar yani? İşte evleneceğimi söyledim sana. Ne yapsaydım? Söylemese miydim?"
Bera sırıtarak tosta uzandı ve küçük bir parça koparıp ağzıma uzattı. Memnuniyetle ağzımı açarken, annemin gür sesi duyuldu yine.
"Güzel Allah'ım! Evleneceğim diyor! Yavrum evlenmek de nereden çıktı? Daha burdan gideli ne kadar oldu? Hani kimse yoktu? Ne ara aşık oldun? Ne ara evleneceğin adamı buldun?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sanaldan Gerçeğe | TAMAMLANDI!
RomanceKomik, kendi halinde dişli bir kadın karakter! Koca mavi gözü ve 'Deli Feride' lakabıyla gerçekten de sevilesi. Minyon, maskot bir dişi! Feride! Disiplin adamı, karizma, kendinden hiç taviz vermeyen ama gizli bir romantik olan adam! İsmi gibi kendi...