Ne tatlı bir anne oldu bu kadın! Ve ne ateşli bir çift bu çift!
ESAS OĞLAN - BERA.
Trafikten oldum olası nefret ederdim. Hele ki bunaltıcı sıcakların olduğu bir zamanda oluşan trafikten.
Şirketten erken çıkmıştım. Bir an önce eve gidip karımı ve oğlumu görme ihtiyacı ile kıvranıyordum.Onlar evdeyken ben şirkette tek başıma duramıyordum. Feride ile sürekli görüntülü olarak telefonda konuşuyorduk ama yetmiyordu. Her defasında ben arıyor, biricik güzel karımı kızdırıyordum.
Efdal, oğlum sekiz aylık olmuştu ve yavaş yavaş hareket alanını genişletiyordu. Emekliyor, ayağa kalkmaya çalışıyor bulduğu her ilginç şeyle uğraşmaya kalkıyordu. Onunla sabırla başa çıkan sevgilim, gerçekten de güzel bir anneydi. Mükemmel bir anne.
Doğduğu andan itibaren Efdal'in üzerine titriyordu. Defalarca kez uykusuz kaldığı geceler olmuştu. Ama yine de yılmak bilmiyordu. Efdal'i çok seviyordu.
Güzel oğlum sevilmeyecek gibi değildi ki. Gördüğüm en yakışıklı bebekti. Annesinin mavi gözlerini babasının kumral saçlarını almıştı. Feride gibi aşırı olmasa da beyaz tenliydi.
Ve çok akıllıydı. Feride gelişim çağında olduğu için ona elinden geldiğince bir sürü şey öğretmeye çalışıyordu.
Nasıl yürümesi gerektiğini, etrafındaki nesnelerin isimlerini, ne işe yaradıklarını, dokunması ya da dokunulmaması gerektiği şeyleri ve buna benzer birçok şeyi ona öğretmeye çalışıyordu.
Ve bunda da oldukça başarılıydı. Efdal hareketli bir çocuk olmasına rağmen şimdiden söz dinleyen bir yapıya sahipti.
Ve bizi büyülüyordu.
Trafik yavaş yavaş çözülmeye başlayınca arabayı hızla sürmeye başladım. Bir an önce eve varmak istiyordum.
Eve varmadan pastaneye uğradım ve sevgilim için karışık kuru pasta aldım. Özellikle un kurabiyesine bayılıyordu.
Doğumdan sonra biraz düzelince hemen bir spor salonuna yazılmıştı. Fırsat buldukça Efdal'i de alıp sık sık spor salonuna gidiyordu.Hatırı sayılır bir şekilde çabuk kilo vermişti ama hala kalçaları geniş, göğüsleri dolgundu. Açıkçası onun bu hali çok hoşuma gidiyordu.
Sevişirken, aklımı başımdan alıyordu.
Nihayet apartmanımızın önüne geldiğimde arabayı hızla park ettim ve pastane poşetini alıp apartmana girdim. Kalbim hızlanırken kolumdaki saati kontrol ettim. Öğleden sonra, 1'i çeyrek geçiyordu.
Buçuğa kadar Efdal'in öğle uykusuna yatması gerekiyordu. Büyük ihtimal ile şuan Feride onu uyutmakla meşguldü.
Oğlumun uyku konusunda pek istekli olmadığını bildiğim için gülümsedim. Annesinin kucağında en az yarım saat geçirmeden uyumuyordu. Feride ise halinden memnun gibi görünse de onu uyutana kadar yorgun düşüyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sanaldan Gerçeğe | TAMAMLANDI!
RomanceKomik, kendi halinde dişli bir kadın karakter! Koca mavi gözü ve 'Deli Feride' lakabıyla gerçekten de sevilesi. Minyon, maskot bir dişi! Feride! Disiplin adamı, karizma, kendinden hiç taviz vermeyen ama gizli bir romantik olan adam! İsmi gibi kendi...