Derken bir kamyon yaklaşıyordu. Silahlarımızın namlularını kamyona yönelttik ve birden kamyon patlayıp alev aldı. Evet bu bir pusuydu. Patlamanın etkisiyle kendimizi sağa sola attık. Kayalıkların arkasına geçtik ve ateş sesleri yükseldi. Bizde bu ateş sesine karşılık verdik. Çatışmaya başladık. Keskin nişancıları vardı ve hep beni ıskalıyordu. Mermi kayalığa çarpıyordu. Acaba bilerek mi yapıyordu?? Derken yanımda Sevda vardı ve omzundan vuruldu. Ümit birden öfkelendi ve bu keskin nişancıyı bulmaya çalıştı ama bulamadı. Sevda'nın kolunu asker beremle sardım. Şimdilik iyiydi. Hala bana ateş ediyordu. Kasti yaptığı çok belliydi. Silahımın dürbünüyle etrafı kolaçan ettim ve sonunda buldum onu. Keskin nişancı Takoz'muş. Onu gördüğüme emindim. Ve dolanarak yanına doğru gittim. Benim gittiğimi gören Rüzgar komutanda peşimden geliyordu. Takoz'un arkasındaydım ve silahı ensesine dayadım. "buldum seni" dedim. O da "ben de seni bekliyordum zeki kiz seni bilerek buraya çektim. İstesem buradan seni vurabilirdim. Arkadaşını vurduğum gibi ama yapmadım."
"niye yapmadın it senden mi korkacağım?" dedim ve bana doğru döndü. Arkamda da Rüzgar komutan duruyormuş hiç farketmedim.
" biliyorum korkmassın seni çok iyi tanıyorum. Ailene kadar herşeyi araştırdım. Rüzgar komutanı bile..." dedi ve bende silahı yere doğrultup ateş ettim ve tekrar Takoz'un kafasına dayadım.
"ne istiyorsun benden... "
" ilgimi çekiyorsun galiba sana aşık oluyorum..."
"kes sesini ne aşkı öldüreceğim seni onca günahsızın kanına girdin." dedim
" Arkanda komutan var..." dedi ve ben arkamı döner dönmez Takoz kaçmaya Başladı. Arkasından ateş ettim ama yetişemedim.
Rüzgar komutan;
"Hıh çok iyi... Ben Yağız'la baş edemezken bir de başıma Takoz çıktı...Neyse diğerlerini kaçırmayalım."
Kafamı sağa sola salladım. "Rabbim sabır ver" dedim.
Takoz kaçmıştı elimden... Çok aptalım dikkatimi dağıtmayı başarmıştı. Bu durum hiç hoşuma gitmedi. Kalan terotirtleri vurduk ve teröristleri bir kenara taşırken Yasin yerden bir kağıt parçası buldu. Yasin yüksek sesle okumaya başladı.
" tabiki ben takoz korkulu rüyanız... Her neyse uzatmıyacağım. Yarın herhangi bir okulu patlatacağım. Buna engel olamıyacaksınız. İsterseniz belki olabilirsiniz. Asi atarlı asker... Onu yıkık evlerin orda bekleyeceğim ve yanlız gelecek yoksa masum zavallı çocuklara Yazık olur..."
"Takoz"
Hemen araçlara binip alaya döndük ve soluğu yarbayın yanında aldık. Acil bir toplantıya girdik. Kağıdı yarbaya okuttuk ve benim tek başıma gitmeme izin vermedi. Ben tek başıma gitmek istiyorum. Belki de kaç masum çocuğun kanına girecekti. Bunu yapamazdım. Benim en büyük sınavım vicdanımdı.