Kızların hepsi bana ters ters bakıyorlardı. Hepsi eline bir yastık aldı ve yatakhanenin tam ortasına yastıklarla vurarak yatırdılar yere.... Bende kendi yastığımı aldım ve yastık savaşı... Her yer pamuk olmuştu. Saçlarımızın arasına kadar girmişti. En son bunu yaptığımızda Rüzgar komutandan ceza almıştık. Bu sefer sonumuzu düşünmeden eğlenmemize devam ettik. Ne de olsa sonunu düşünen kahraman olamaz... Odaya uğursuz Merve girdi... Bizim bu halimizi görünce;
"Bu ne böyle çocuk musunuz siz... Kesin Asilay'ın başının altından kalkmıştır. Çünkü o yokken böyle birşey yoktu. Burası askeriye kendinize gelin sizi Rüzgar'a söyleyeceğim" deyip dışarı çıktı. Heralde söylemeye gitti. O çıkar çıkmaz "sozo Rozgor'o soyoyocoğom"dedim arkasından ve hazırlanmaya başladık.
Kahvaltıya indik ve en geç biz inmiştik. Rüzgar komutan, Yağız komutan ve Merve karşılıklı kahvaltı Yapıyorlardı. Bende Aslanların masasına oturdum. Mehmet "Asi sende bir komutan olduğuna göre komutanlarla oturabilirsin biz gücenmeyiz"
"Gerek yok Mehmet rütbe atladık diye insanlıktan da atlamadık ya ben burada mutluyum." dedim ve kahvaltıya başladık. Merve bana bakaraktan eliyle Rüzgar komutana yedirmeye çalışıyordu. Bu duruma çok sinir oldum. Rüzgar komutanda o uzattıkça yüzünü çeviriyordu. Doğru düzgün kahvaltı yapmadan dışarı çıktım ve koşuya başladım. Aralıksız koşuyordum. Kahvaltısını biterenler teker teker yanıma geliyorlardı. Onlarla birlikte hırslanarak hiç durmadan koşuyordum. Komutanlar eğitime katılmayacaklarını Mehmet'e söylemişler. Mehmet'te bana gelip söyledi. Komutanlar olmayınca aslanları ben çalıştıracaktım. Bir saat boyunca koşturdum onları... En son ümit "yeter artık komutanım biz bu kadara alışık değiliz " dedi.
"Alışacaksınız..." Dedim ve birkaç tur daha attıktan sonra mekik çekmeye geçtik." Ben tamam diyene kadar..." dedim ve başladık birlikte çekmeye... Pencerden de yarbay, Yağız komutan ve Rüzgar komutanın bizi izlediklerini fark ettim. Neyse biz Devam... yüze yakın mekik çektikten sonra barfikse geçtik. İlk önce ben elli dokuz tane çektim. sırasıyla kim daha çok Dayanabiliyor, teker teker saydım. Sevda yirmi de bıraktı ve en yüksek olarak kerem de atmışta bıraktı. Şimdilik iyiydik ama daha çok iyi olamaları lazımdı. Onlarla birlikte bende daha iyi olacaktım. En son dinlenebilirsiniz dedim ve herkes kendini Çimenliğe attı. Onlar dinlenirken bende revire gittim. Arzu ordaydı. "Arzu, Merve telefonle birşeyler karıştırıyor. Telefonu eline mi geçirirsin yoksa fotoğraf mı çekersin bilmem ama ne var ne yok istiyorum"
"Tamam komutanım... Sende beni askerlerle karıştırdın Herhalde Asi" diyerek güldü.
"Özür dilerim hemşire hanım..." dedim ve gülerek revirden çıktım. Koridorda Yağız komutanla karşılaştık.
"Bu ne sıkı bir eğitim keşke komutan olmasaydın..."dedi ve güldü.
"Sizide beklerim eğitime..."
"Yarbay demin senin için çok iyi bir karar verdiğini söyledi."
"Çok sevindim komutanım."
"İlk günden bu kadar yeter, çocukların hoşafı çıktı zaten..."
"Tamam komutanım" Dedim ve bizimkilerin yanına gittim.
"Bu yaptıklarımızı şimdi tekrarlıyoruz" dedim ve Eymen, "komutanım öldürecek misin sen bizi?..."
Tuğçe "yeter komutanım kolum tutmuyor..."
"Tamam bu kadar yeter şaka yaptım dağılabilirsiniz"
"Saol"
Bende şu yarım kalan işi halledeyim. Arzu'nun yanına gittim. Merve biran bile olsa telefonu bırakmıyordu. Onu nasıl alacaktık? Aklıma bir fikir gelmişti. Yağız komutanın odasına gittim ve Merve'yi aramasını söyledim. Telefonda beni isteyecek ve bende konuşmak için dışarı çıkıp telefonunu karıştıracaktım. Revire tekrar geldim. Beş dakika sonra Merve'yi Yağız komutan Aradı. "Alo... Efendim... Asilay mı? Burada... Tamam veriyorum.. Al seni istiyor.."
"Alo.. Sesiniz gelmiyor bi dakika aaaallooo..." deyip sesimi yükseleterek dışarı çıktım. Telefonunu karıştırıyordum. Hiç birşey yoktu. Ama bi dakika bir mesaj gördüm. Şöyle yazıyordu.
"Bugün oraya saldırı düzenleyeceğiz kendini korumaya al..." diye bir mesaj vardı. Merve arkamdan geldi ve "nerden kapanıyor bu... Aaaa neyse komutan kapatmış. Al teşekkür ederim. " dedim ve telefonunu verdim. Buraya saldırı düzenleyeceklermiş. Yarbaya haber verdim.