10

6.1K 390 17
                                    

Beden dersindeydik ve Kübra ile beraber okulun çimlerinde oturuyorduk. Ben mesajlarımızı tekrar tekrar okuyordum ve o da dinliyormuş gibi yapıyordu. Kuzey en son sınıftaki çocuklarla arkadaş olmuştu sanırım çünkü şuan maç yapıyorlardı. Erkekler işte.

Bir gözüm Kuzey'de, bir gözüm telefonda Kübra ile konuşuyordum. Eğer üç parçam varsa vücudumda, birinde kesinlikle Kuzey vardı. 

"Derin, oturdular bak mesaj atsana."

Hızlıca gözümü Kuzey'e çevirdim. Kıpkırmızı olmuştu. Saçları terlediği için hafiften gün ışığında parlıyordu. Gözlüklerini çıkarmıştı. Büyük ihtimalle hep yaptığı gibi lenslerini takmıştı. Beden dersi olduğunda hep lenslerini takardı. Kahverengi gözlerini daha net görebiliyordum ve bu kalbim için pek iyi değildi.

Dirseğimi bağdaş kurduğum dizimin üzerine koydum ve avucuma çenemi yasladım. Ondan habersiz onu izlemeyi çok seviyordum. Sanki 10 sezonluk bir dizi izliyorum. İç çekerek Kübra'ya bakmadan cevap verdim.

"Olmaz, bu kadar yakınımdayken mesaj atarsam saçmalarım."

"Sanki saçmalamıyorsun."

Gözlerimi devirdim ve izlemeye devam ettim. O anda Kuzey ve arkadaşlarının oturduğu yerde bir gölge düştüğünde hızlıca dik konuma geçtim ve izleme devam ettim. Gözlerim kısık, kız ve Kuzey'in konuşmalarını izliyordum. 

İkisi de aynı anda gülünce yerimden resmen kısık sesle çığırdım. "Kim bu kız?!" Tırnağımı anında dudaklarımın arasına götürerek kemirmeye  başladım. Gergin olduğumda yaptığım en kötü huyumdu.

"Arkadaşıdır," dedi Kübra. Kız, Kuzey'in yanındaki boş yere oturunca devam etti. "Yakın arkadaşıdır." Kız kolunu gülerken Kuzey'in koluna koyunca Kübra devam etti. "Akrabasıdır?"

Dizim kendiliğinden sallanmaya başladı. O an Kuzey kıza baktı ve güldü.

Güldü?

Güldü!

Yüz ifademi bozmamaya çalışarak kalktım ve anında okul binasına doğru yürüdüm. Beni bilmeden bu kadar nasıl canımı yakabiliyordu? Sınıfa Kübra'nın arkamdan bağırma sesleri eşliğinde girdim. Evet, saçma sapan şeyler düşünüp şu anda kendimi üzüyordum. Resmen çocuk gibiydim ama umrumda değildi.

Cam kenarına oturdum ve kendime işkence edercesine bu seferde yukarıdan izlemeye başladım.

"Derin, bakma." 

Ne kadar söylese de boştu. İçimde kırılan parçalar battıkça daha da batsın istiyordum sanki. Onun bana verdiği acıyı, kalp kırıklığını bile seviyordum.

Tam bir aptaldım.

Ne kadar zaman geçti bilmiyorum ama bir süre sonra zil çaldı, hatta sınıf doldu bile. Cam kenarında kalkıp yerime oturdum. Kübra'nın bakışları bende olsa da benim bakışlarım ondaydı.

İçeri girdi, sırasına oturdu. Bir kaç saniye sonra telefonundan bildirim sesi çıktı. Aynı anda Kübra alttan bana telefonumu uzattı. Kaşlarımı çatıp elinden aldım ve gösterdiğine baktım. Anonim'den Kuzey'e mesaj atmıştı. 

Anonim: Kız ne ayak? (13:59)

Anında Kübra'ya döndüm ve kolunu çimdiklemeye hatta vurmaya başladım. Kübra durmam için bağırırken birden Kuzey arkasını döndü. Elim havada kaldı. Bir elime, bir bana bir de Kübra'ya baktı. 

Bana baktı.

İç organlarımda savaş çıkmıştı ve kalbim onlara depar atarak savaşı kazandı. 

Derin:Kuzey [Tamamlandı.]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin