oldukça sert sözler ağır küfür içeren bir bölüm, bir kaç bölüm sonunda sert seks unsurları içerecektir lütfen rahatsız olacaklar şimdiden uyarayım bence okumayın, çünkü kelimelerimin dur durağı yok:)))
içimde ki hissin tarifi yoktu, keşke tarif edecek kelimeleri bulabilseydim, ama bulamadım,
beş yaşımda en sevdiğim insanı kaybettim, insan beş yaşında neler hatırlar, ben herşeyi hatırlıyordum, babaannemi, canımı kanımı kaybetmiştim, depresyonum ilk o an girdi çocuk aklıma,
ve genişledi, durmadan içimi kemirdi, gölgeyi ben mi yarattım diye sordum kendime zaman ilerledikçe, ama hayır ben yaratmadım onu, o beni yarattı, silik yitik kaybolmuş bir benliği o doldurdu, o genişletti, şimdi ki olduğum kız haline getirdi beni,
zamanla durmadan her gece rüyalarımı kabuslarımı hayatımı işgal etti, ben onun için bir topraktım ve o beni fethedemeye gelen bir savaşçıydı,
asla yüzünü görmedim, varlığının her bir zerresini hissettiğim sayısız anda bile yüzünü görmedim, ama hissettim, yakıcıydı varlığı, kor gibi yakıyordu, ve bedenim yanık izleriyle doluydu tıpkı onun gibi,
şimdi onu görmeme saniyeler kala, sırtında ki yanık izlerini gören gözlerimle, korkma dedim kendime yıllardır bu anı bekliyordum sanki, onunla yüz yüze geleceğim anı, ve o an gelmişti işte,
''kapıyı kapat'' diyen ses, her zaman duyduğum sesten daha baskındı, daha erkeksi daha karakterli,
bir adım atıp durduğum eşikten geçip içeriye girdim ve kapımı arkamdan kapattım, sormak istediğim o kadar çok şey vardı ki,
''o zaman neden onca zaman bekledin'' diyen ses kulağıma görüntüsü gözlerime yerleşince yine ani tepkilerimden biri olan donukluğum baş gösterdi,
yanıklarla dolu sırtını gördüğümde verdiğim durgun tepkim, yüzünde ki vücudunun diğer yarısında verdiğim tepkiyle kıyaslanamazdı, her yeri koyu kahverengi yanık izleriyle doluydu ve ben ağzımı kapatmasaydım çığlığım tüm yurtta duyulurdu,
''korkma geçici bir durum'' dedi, sesinde ki baskıcı hal gözlerimi vücudundan alamayışım onun bana bakan ateş gözlerini sonradan fark etmeme neden oldu, yine bir çığlık koptu dudaklarımdan ama bu kez daha boğuktu çığlığım ellerim hala ağzımda kapalıydı,
''geçici bir durum dedim kes artık bu tepkilerin canımı sıkıyor'' dedi, bana ateş rengi gözleriyle bakarken,
''bakma bana öyle gözlerinde ki korku tepkilerinden daha sinir bozucu'' dedi, köşede ki çalışma masasının sandalyesine otururken,
''canını sıkmayacak, sinirini bozmayacak olanları söyle de ona göre hareket edeyim bende'' dediğimde yarım ağız gülümsedi ve kızıl gözlerini gözlerime dikti,
''karşı karşıya olduğumuza inanabiliyor musun? sonunda'' dedi, ve yatağıma oturdu, uzun boyu onun asaletine asalet katmışa benziyordu, saçlarının siyahı kömür gibiydi, içinde bir tane bile farklı bir tonu barındırmayacak kadar siyah saçlar, kızıl gözlerinin hareleri sarı noktalarla çevrelenmişti, ve bu onun kesinlikle bir iblis olduğunun kanıtıydı,
zaten bir melek tarafından ziyaret edilseydim, ahh pardon yanlış gelmişim der çeker giderdi, bende ki şans öyle bir şeydi çünkü,
onu tanıyordum, biliyordum, biraz önce ki ani çıkışlı çığlıklarımın yerini sakinlik aldığında tam karşısına çalışma masamın sandalyesine oturdum, içimde ki his korkma derken korkmuyorum diye bağırdım, en fazla ne yapabilirdi beni öldürürdü o da bir ceza değil mükafat olurdu benim için bu boktan hayatı yaşamaktan daha güzel olurdu ölmek,
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÖLGE
FantasyHayatim boyunca herkes bana deli dedi. Bir sey ne kadar sık dile getirilirse o olurmuş derler. Olur muydu? Olurdu biliyordum. Adim asel.... alkolik bir baba faise bir anne ozurlu bir kardeş ve yillarca turkiyede ki tum yetistirme yurtlarini gezen...