keskin bıçak

2K 142 19
                                    

keyifle okuyun.....


Tanrım... bu olabilir miydi? hala aynı soruyu kendime soruyordum ve eminim amunda kendine aynı soruyu soruyordu, kucağımda ki bebek, bu kadar muhteşem olabilir miydi? kocaman siyah ve kızıl gözler, bembeyaz ve pamuk gibi bir cilt, kusursuz yüz hatları, ve galiba biraz fazla büyüktü, kollarım şimdiden ağrımaya başlamıştı, 

''bu benim mi?'' dedi amun hala şaşkındık ve bu aptal şaşkınlığımız geçeceğe benzemiyordu, 

''bizim'' diye düzelttim, ve onu amunun kucağına verdim, daha onu aylarca karnımda taşımam gerekirken o hemen benim olmuştu, kocamın kollarındaydı ve ben bu dünyada ki en yakışıklı en gaddar en acımasız adamın çocuğunu doğurmuştum, ve onun karısıydım, üç kişilik dünyalı ama dünyalı olmayan bir aile, ne komedi ama, 

''çok sıcak'' dedi, elimi hemen oğlumun alnına koydum gerçekten de sıcaktı hemde haddinden fazla, ama biliyordum ki bu onun için eksi değil artıydı, çünkü onun babası benim ebedi kocam bir cehennem zebanisiydi, oğluda onun gibi sıcacık olacaktı dimi? 

''adı'' dedi bana kocaman gözlerle bakarken, bunu hiç düşünmemiştim, gerçekten de adı ne olacaktı, 

''gel'' dedi amun ve üçümüz dış dünyayı arkamızda bırakıp evimize girdik, oturup aptalca düşünürken amunun alev gözleri parladı, 

''leza'' leza  anlamayarak baktım ona, gülümsediğinde kucağında ki oğlumuzda bende gülümsedim, 

''alev demek, ateş kor demek'' tabi ya, zaten cehennem efendisi olan bir babanın oğlunun adı ne olabilirdi ki 

''leza'' dedim oğluma bakarken hala gülümsüyordu, sevmişti ismini, başımı salladım 

''tamam leza'' dedim, peki saçma sorulara geçme vakti

''ne yiyecek, ne içecek yani o amun korkuyorum ben insanım ama onu yeterince taşımadım, ama babası sensin yani yaşamayan bir adamdan hamile kaldım ben''

''sen kocandan hamile kaldın asel saçmalamayı kes ve aç göğüslerini'' dedi, tereddütle göğüslerimi açtım ve lezayı kucağıma aldım, ikimizde oğlumuzun ne yapacağını merak ederek bakarken leza küçücük dudaklarını göğüs ucuma yerleştirdi ama ve öyle sertçe asıldı ki bir an canım acıdı, ama bir kaç saniye sonra göğsümden akan sıvıyı hissettiğimde amunla ikimizde kahkahakarla güldük, 

''gördün mü? ne kadar senin tabirinle ölü bir cehennem zebanisinin oğluda olsa annesi hala yaşıyor'' 

''hala mı?'' neden takılmıştım bu söze bilmiyorum ama takılmıştım, ve amunun yüzü gerildiğinde yanımızdan kalkıp uzaklaştığında içime düşen kurt beni kemirmeye başladı, 

sustum, zamanı vardı, ama fazla da susmayacaktım, bir kaç dakika sonra leza kucağımda uyuduğunda zeze içeriye girdi, 

''lezayı al ve burda kalın zeze karımla konuşacaklarım var'' diyen amun bileğimi tuttu ve beni arkasında sürükleyerek yukarıya çıkardı, tamam sorun başlıyor, 

''neler oluyor'' dedim korkuyordum amunun söyleyeceklerinden ama bir tarafımda öğren diyordu, 

''sana aşığım'' diyen adam dudaklarını dudaklarına bastırdığında dilim diline dolandı hemen, tanrım sanki yüz yıllar geçmişti onun tadını almayalı, ama bir gariplik vardı, bu ateşli sert öpücüğün ardından bir felaket gelecek gibiydi, üstelik igenin kayboluşunun felaketi hala içimi yakarken bir felaketi daha kaldıramazdım, 

''dur lütfen dur'' dedim ve ondan geriye çekildim, amun sinirle kaşlarını çatmıştı, ve ondan geriye çekilmeme kızmış gibiydi, 

''benim karımsın seni istiyorum'' tanrım kasıklarımda ki sızı onun seni istiyorum cümlesiyle aynı anda başladı, bu adamın üzerimde ki etkisinden nefret ediyordum, 

GÖLGEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin