10. Savaş mı?

3.9K 193 28
                                    

"Bize ne oldu?"

"Bilmiyorum Ethan, bilmiyorum.'' dedi Carrie. Etrafın beyazlığı gözlerimi baya bir alıyordu.

"Korkuyorum Carrie, çok korkuyorum." dedim.

"Korkma Ethan. Çünkü kurtulan sadece birkaç kişi kalacak."

"Peki o birkaç kişi kim?"

"İşte bu hiçde hoş bir cevabı olmayan bir soru."

****

"Ne demek istiyorsun?" dedim yüzümdeki şaşkınlığı gizleyemeden.

"Biz dün ne yaptık sanıyordun?" dedi Carrie. "Biz dün neredeyse cadıların yarısını öldürdük. Karanlık cadıların neslini körelttik..."

İşte bunu hiç bilmiyordum. Ben sadece Grace'yi öldürdük sanıyordum.

"Peki sen ve Kit neden ölmediniz?" dedi Billy.

"Siz burada olduğunuzdan emin misiniz?" dedi Carrie. "Siz nasıl yaşıyorsanız o sebepten. Kit hepimizi kurtardı."

"Anlıyorum." dedim. "Peki şimdi ne olacak?"

"Yeni bir savaş başlayacak Ethan, bir savaş!"

************

Carrie, Billy, Kit ve ben evimizin salonunda oturuyorduk. Yeni bir savaş. Carrie konuşmasına oturduğu yerden devam etti.

"İsteyen her karanlık cadının aydınlık oğlu doğum gününde laneti kaldırabilirdi." dedi Carrie. "Ama bu zamana kadar kimse yapmadı. Biz hariç. Cadılar kızgın. John'un yakınları olan vampirler o öldüğü için kızgın. Çoğu karanlık aydınlıklar ile dostluk içinde yaşıyordu. Ama biz karanlıkları öldürdük... Bu yüzden onlar çok kızgın."

"Ve bu yüzden onlar intikam almak isteyecekler." dedi Kit. "Kızgın olan aydınlıklar bize karşı savaş başlatacak."

"Ve bu savaş hiçte normal bir savaş olmayacak." dedi Carrie. "Önlem almalıyız."

"Önlem derken?" dedim.

"Müteffik edinmeliyiz." dedi Carrie. "Bizim yanımızda bizimle savaşacak karanlık cadılara düşman olan, bir o kadarda güçlü müteffikler edinmeliyiz."

"Eğer bu kadar büyük bir savaş olacaksa biraz kurt toplayabilirim." dedi Billy.

"Teşekkür ederiz bu çok iyi olur." diye ekledi Kit biraz cilve yaparak. Bunların arasında ne vardı böyle?

"Evet Billy bu çok iyi olur." dedi Carrie.

"Ne zaman başlıyoruz?" dedim heyecanlı bir şekilde. Çünkü gerçekten çok heyecanlanmıştım.

"Acele etme." dedi Carrie. "Önce sana bir eğitim vermemiz gerekiyor."

"Ne eğitimi?"

"Büyü eğitimi gibi bir şey. Sana cadıları, köklerimizi, büyüleri ve Kitabı öğretmemiz gerekiyor yani Kit ve ben." Kit başını salladı. Carrie sözlerine yenilerini ekliyordu:

"Her cadının kendine özgü bir yeteneği vardır. Önce seninkini bulmamız gerekecek. Grace'ninki insanlara istemeden istediğini yaptırabiliyordu. Dün gece Billy bu yüzden onun peşinden sürüklendi. Benimki ise geçmiş."

"Geçmiş derken?" dedim. Vay be. Demek ki bir yeteneğim vardı ve istediğim gibi büyü yapabilecektim.

"Geçmişe dönebiliyorum. Ya da başkalarına istediği bir geleceği gösterebiliyorum. Ama şöyle bir yan etkisi var; yolculuk sonrası bir halisünasyon görüyorsun ve bu çok gerçekçi oluyor."

"Bu harika bir şey." dedim. "Peki senin yeteneğin ne Kit?" dedim.

"İnsanları diriltebiliyorum." dedi Kit. "Tıpkı size yaptığım gibi."

"İşte bu gerçekten harika." dedi Billy. Kit kızardı ve gülümsemeye başladı. Billy ise utanmıştı. Gerçekten bunların arasında ne vardı?

"Senin yeteneğini keşfettikten sonra sana tüm kitabı ezberletmem gerekecek." dedi Carrie.

"Peki bu kitap ne kadar kalınlıkta?" dedim korkarak. Çünkü ezberlemekten nefret ediyordum.

"Yaklaşık 40 santim kalınlıkta." dedi Kit.

"İşte bu hiç iyi olmadı." dedim.

"Hayır Ethan bu çok zevkli olacak inan bana." dedi Carrie.

"Peki eğitimden sonra ne olacak?" dedim.

"İki aşama var. Önce bizim gibi olanlardan, yanikaranlıkların yanında olmayanların bir listesini tutacağız." dedi Carrie. "Sonra bu kişileri bulup müteffik olma teklifinde bulunacağız. Ne kadar çok kişi bulursak o kadar iyi."

"Bizde yardımcı oluruz bu kesin ama dolunay olmadıkça biz dönüşemeyiz." dedi Billy.

"Onun büyüsü var." dedi Kit. "Bu büyüyü size karşı söylersek dönüşümünüz hem dolunaysız hem de acısız gerçekleşecek."

"Bu çok iyi olacak." dedi Billy.

"Tanıdığım vampirler de var." dedi Carrie. "John sayesinde birçoğu ile tanıştım ama bizimle müteffik olurlar mı orası muamma."

"Kötü düşünme Carrie." dedi Kit. "Belki de şans bizden yana olur."

"Umarım." dedi Carrie. "Umarım."

"Eeee? Ne zaman başlıyoruz?" dedim.

"Şimdi. Neden olmasın?"

************

Carrie, Kit ve ben evimizdeki sığınaktaydık. Büyü kitabı üçümüzün ortasında duruyordu. Billy ise ailesiyle konuşmaya gitmişti.

"Önce senin yeteneğini bulmamız gerekiyor." dedi Carrie. "Bu yüzden kitabı kullanmamız gerekiyor."

Oturduğu yerden ayağa kalktı. Gözlerini kapatıp ellerini havaya kaldırdı ve bir anda kitap havalandı. Havada dalgalanıyordu. Birden sayfaları açılmaya ve değişmeye başladı. En sonunda bir yerde durdu. Usulca yere indi. Ardından Carrie gözlerini açtı ve kitaba eğildi.

"Bu imkanlı mı?" dedi gözlerinde bir heyecanla. Kit de kitaba eğildi ve gözlerini fal taşı gibi açtı.

"Demek ki imkanlı." dedi Kit.

"Neler oluyor?" dedim. Telaşlanmıştım. Carrie bana baktı ve gülümsemeye başladı. Konuşurken sesinde bir heyecan vardı. "Sen Kaos'sun."

"Kaos mu?" dedim.

"Evet Kaos." dedi Carrie. "Yani senin yeteneğin her şey. Yani sen bu alemdeki en önemli cadısın."

✫BİLLY✫

Annem, babam, kardeşim, amcam, teyzem ve 8 kurt arkadaşım evimizin bahçesinde yakılmış büyük ateşin etrafında oturuyorduk.

"Bize ihtiyaçları var baba." dedim.

"Canınızı tehlikeye atamam." dedi babam.

"İçlerinde özel bir cadı var. O her öleni diriltebilecek bir yeteneğe sahip."

"Cadılar kötüdür." dedi annem. "Onlara asla güvenemem."

"Ama onlar aydınlık anne." dedim. "Bize hiçbir zararları dokunmaz."

"Bu teklifi gözden geçirmem gerekiyor." dedi babam ve evimize girdi.

Eğer kabul ederlerse toplam 14 kurt olup cadılara yardım edecektik. Kardeşim Lincoln çok hevesli görünüyordu. Ve arkadaşlarımda yardımı hiç eksik etmezdi.

Derken babam dışarı çıktı. "Karar verildi." dedi. Bir anda herkes ayaklandı. Bu da kurt mahkemesiydi işte.

"Dolunay olmadan dönüşüm ve eğer kayıp olursa geri dirilme imkanı varsa, neden olmasın?"

✫ETHAN✫

"Bu ne demek oluyor?" diye sordum. Kaos? En önemli cadı?

"Yani bir cadının bir yeteneği vardır. Ama sen bu alemdeki tüm cadıların yeteneklerinin hepsine sahipsin Ethan bu mükemmel ve eşsiz bir şey!" dedi Carrie.

"Senin gibi bir müteffiğimiz olduğu için işte şimdi şans bizden yana oldu!"

Cadının LanetiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin