Cadının Laneti

19. Sihirbaz

"Her şeyi biliyorum cadı!"

Ani bir şok yaşadım. Gelen numaraya baktığımda 'Bilinmeyen' yazıyordu. Kalbim daha hızlı atmaya başlamışken telefonu elimden bırakıp odamdan çıktım. Buzdolabından aldığım bir şişe suyu başıma diktim. Ardından salonda oturan Kit'in yanına gittim.

"Seni tanımak istiyorum."

"Derken?"

"Bildiğin."

"Peki. Soru sor."

"Neden cadı oldun?"

"Çünkü zor durumda kalmıştım."

"Peki neden Grace'ye ihanet ettin?"

"Çünkü kötü olmak istemedim."

"Ama Billy'e ihanet ederken kötü olmuyordun."

"Sen hala orda mısın?"

"Evet ordayım. Cevap ver."

"Evet olmuyordum."

"Demek öyle."

"Evet öyle."

"Peki," cevabını beklemeden odama girdim ve seçebildiğim en büyük valizi aldım ve önce kıyafetlerimi sonra da eşyalarımı içine koydum. Kit'in aldığı kitap da dahil.

"Nereye?"

"Senden uzak her yere."

"Hiçbir yere gidemezsin!"

"Nedenmiş o?"

"Çünkü gidersen senin için hiç iyi olmaz."

"Öyle mi?"

"Evet öyle."

"Demek öyle ha," dedim ve hiç düşünmeden onu geriye savurdum. Ardından ellerimi havaya tutmamla birden havaya süzüldü. Elimi sıkmaya başladığım zaman boğazında bir kasılma oluyordu.

"Bırrraaakkk be... bennii." diye zar zor konuştu, elimi çekmemle birden yere yığıldı.

"Acınacak haldesin."

''Git burdan!"

"Gidiyorum zaten," dedim ve evden çıktım. "Bu arada araba benim oldu. Görüşürü!" dedim ve arabanın kilidini açıp içeri atladım, tabii öncesinde valizi yerleştirdim. Araba kullanmayı ehliyet alırken öğrenmiştim. Tabii Kit sayesinde. Hala onun gibi bir insanı sevdiğimi anlayamıyordum. Billy onun iyi yanını gördüğü için tutulmuş olabilirdi peki ben? Beni kurtardığı için mi? Kafamda ki soru işaretlerini bir yana çekip şimdi ne yapacağımı düşünmeye başladım.

Harbiden şimdi ne yapacaktım?

Şehir merkezine doğru sürmeye başladım. Her yer tıklım tıklım olmuştu. İnsanlar sürekli dışarıdaydı, geziyordu, bir şeyler satın alıyordu ama durmuyorlardı.

Times meydanına geldiğimde kırmızı ışıkta beklemeye başladım. 389 saniye ışık vardı. Kocaman ekranlardaki reklamları incelemeye başladım. Biri dikkatimi çekmişti:

HOKUS POKUS! ÜNLÜ İLİZYONÜST ABRAHAM BU GECE STENLYFORTD'DA! SAKIN KAÇIRMAYIN!

Reklam panosundaki resimde Abraham olduğunu sandığım bir adam eline bir şapka tutuyordu ve şapkada tavşan vardı. Diğer elinde ise deynek. Bu bana Carrie'nin bana verdiği Noel hediyesinş hatırlattı. Yüzümde ister istemez bir gülümseme belirdi.

Biletler $50 maaliyetindeydi. Evden çıkarken Kit'in lazım olur diye bıraktığı $200 almıştım ama pek idare edecek türden değildi. Ama bu gösteriye gitmek istiyordum.