12. Bölüm: "Hayata Dön"

326K 10.5K 2.6K
                                    

Bu arada arkadaşlar bazı paragraflar uzun olabilir. Direkt kitap haliyle dosyadan kopyalayıp yapıştırıyorum. Ayırmayı denedim ama çok uğraştırıyor.

Instagram hesabım: yusraergn

Tiktok hesabım: yusraergunkitaplari

Keyifli Okumalar ☘️

Geçmişin acı hatıraları tüm beynimi ve ruhumu istila etmişti. Geçmişi unutmak imkânsızdı, her daim içinde bir yerlerde gizlenerek pusuda bekliyordu. Bir süre unutuyorsun, eskide kaldı diyorsun fakat tekrar gün yüzüne çıkmaya fırsat bulduğunda etrafını sarıyordu. Adı geçmiş dâhi olsa, o acı geçmiyor, o an unutulmuyordu hiçbir zaman. Ben de unuttum sandım, geçti, geride kaldı sandım ama yanılmışım. Geçmiş geçmemişti, orada duruyordu ve bana sırıtarak el sallıyordu. Burada olduğunu gözüme sokuyordu. Gözümün önünde zihnimin gizli sandıklarından çıkan küçük Arya beliriverdi. Korkmuş ve ürkmüş bir şekilde küçük elleriyle kapıya vuruyor, birinin onu kurtarması umuduyla çırpınıyordu. Elimi uzatıp onu sarmak ve burada olduğumu, korkmamasını söylemek istiyordum ama yerimden kımıldayamıyor, ona gidemiyordum. Çaresiz, ürkmüş ve küçük kalbi korku doluydu. Yere çöküp uzanıyor ve iki elini bacağının arasına sıkıştırıp gözlerini sıkı sıkı yumuyordu. Titriyordu. Ağlayışları kalbime işliyordu. Elimi ona doğru uzattım ama yetişemedim.

Pes etmişti.

Umutsuzdu.

Ve çaresiz.

Geçmişin karanlık, kör kuyularında dolanırken, küçük Arya yavaş yavaş bulanıklaşmaya ve kaybolmaya başladı. Sesler duyuyordum ama uğultulu ve boğuk geldiği için anlayamıyordum. Bir süre sonra beynimin içindeki bulanıklık netlik kazanırken, bilincim yavaş yavaş yerine gelmeye başlamıştı. Ama hâlâ gözlerimi açamıyordum. Sanki gözlerimin üstünde tonlarca ağırlık vardı. Sesler de beynim gibi netlik kazanmaya başlarken artık daha net duyabiliyordum. Önce Seniha teyzemin ağlayışları doldu kulaklarıma. Çok yakınımdaydı, saçlarımı okşuyordu. Daha sonra hiç tanımadığım bir ses konuştu.

"Merak etmeyin, şu an iyi. Sakinleştirici iğne yaptım, biraz sonra kendine gelir. Sadece biraz hâlsiz hissedecektir," dedi yabancı ses. Doktor olmalıydı. Hastanenin o keskin kokusu yoktu, galiba evdeydim.

"Peki ne oldu ona?" diyen ses Avşin'e aitti.

"Sanırım bir tür travma onu bu hâle getirmiş ama hasta uyanmadan bir şey söylemek için erken. Uyanır uyanmaz iyi bir psikologla görüşüp onun durumuna netlik getirilmesi en uygunu olacaktır."

"Ben neden böyle olduğunu biliyorum. Geçmişte bunun aynısını yaşaması onu bu hâle getirdi," dedi Seniha teyze.

"Ne olduğunu anlatır mısınız lütfen?" dedi doktor olduğunu düşündüğüm adam.

"Arya o zamanlar daha sekiz yaşındaydı. O gün evde değildim. Rahatsız olduğum için hastaneye gitmiştim. Bunu fırsat bilen yengesi önce ona korkunç şeyler anlatmış ve Arya'nın etkilendiğini görünce de onu kilere kapatmış. Kilerin ışığını da kapatarak onun daha çok korkmasını sağlamış. Arya o zaman çok küçüktü, yengesinin onu kandırdığını bilememiş. Dakikalarca kapıya vurmuş ama kimse Sultan'ın korkusundan gidip onu oradan çıkaramadığı için orada kalmış. Eve geldiğimde kilerden sesler geldiğini duydum. Ne olduğunu bilmiyordum. Yavrumun sesi de yoktu bağırıp çağırsın. Çalışan kızlardan biri yanıma geldi ve bana her şeyi anlattı. O vicdansız anahtarı kendiyle götürmüş ve herkesi tehdit etmişti. Gidip ona bunun hesabını sordum ve Kerim Bey'e söylemekle tehdit edince mecbur kaldı ve anahtarı bana verdi. Koşup kapıyı açmaya gittim ve..." diyerek sustu. Susmasına neden olan hıçkırıklarını bastırıp tekrar konuştu. O tüm bunları anlatırken benim de kapalı olan gözümden bir yaş akıp gitti. Ama yanağım yastığa yakın olduğu için kimse görmeden düştü ve yastığın kumaşına yayılarak kayboldu. "Güzel yavrum benim, yerde uzanmış korkudan titriyordu ve gözlerini sıkı sıkı kapatmış ağlıyordu. Hemen onu kucağıma alıp oradan çıkardım. Bir süre kendine gelemedi. Daha da kötüleşince onu hastaneye götürdüm."

SESSİZ GELİN (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin