-22-

8.5K 419 32
                                    

Neydi o gördüklerim... Mesajı defalarca okuduğum halde sindirememiştim.

Gitmişti... Gerçekten gitmişti Kerem. Benim yüzümden, ailesini, şehrini terk etmişti.

Suçluluk duygusu içimi kemirirken, gözlerimin dolmasına engel olamadım. Onu üzmüştüm. Ama ben de isteyerek yapmamıştım ki, şimdi onunla birlikte ben de üzülüyordum.

Elim istemsizce Kerem'in numarasının üstüne gitti. Tam arayacakken kendimi engelledim.

Ne diyecektim ki? Onun gönlünü almanın tek yolu, sevgisine karşılık vermek olurdu ama, ben de bunu yapamazdım. O yüzden telefonu elimden bırakıp bir süre düşündüm. O sırada kapı çalınıp Deniz girdi içeri.

"Abla ne oldu? Ağladın mı sen?" diyince bi an kararsız kalsam da, Deniz'e anlatmaya karar verdim.

"Deniz gel otur şöyle." dediğimde merakla bana bakarak yanıma oturdu.

"Deniz, Kerem gitmiş. Burayı terk etmiş." diyebildim.

Çünkü Deniz'e söylerken aynı üzüntüyü tekrar hissettim içimde. Denizse hâlâ boş boş bakıyordu bana,

"Nasıl gitmiş? Nereye gitmiş abla anlamadım?" diyince mesajı açıp ona gösterdim.

Deniz mesajı okurken yüzü şekilden şekile giriyordu. En sonunda telefonu bırakıp elini kalbine götürdü,

"Allahım ya, biri beni de böyle sevsin. Abla bu adam seni tüm kalbiyle seviyor. Sen de azıcık birşeyler hissediyorsan, ikinize bir şans ver bence. Sonradan pişman olma" dedi.

"Ne diyorsun Deniz, benim şuan Kerem'e birşeyler hissetmem mümkün mü?" dediğimde bir kaşını havaya kaldırıp,

"Neden mümkün olmasın ki abla? Sen artık bekar bir insansın. Eşinden boşandığın için kendini böyle duygulardan soyutlama. Elbette oğluna hâlâ annesin ve ona karşı sorumluluklarını her zaman bileceksin ama, senin de sevmeye, sevilmeye hakkın var. Üstelik Selim gibi bir hayvandan sonra, Kerem abi gibi bir beyefendi çıktı karşına. O adam bizim kaç yıllık komşumuz, hiç kötü bir şeyini görmedik.

Tamam belki şimdi erken diyebilirsin ama, bence ikinize bir şans ver. Yeniden sevebilirsin abla. Herşey için geç kalmadan, söylediklerimi bir düşün bence" diyip yanağıma bir öpücük kondurdu ve sanki o benim ablammış gibi sarılıp odamdan çıktı.

Şimdi daha çok karışmıştı kafam. Deniz söylediklerinde haklıydı ama, benim cesaretim var mıydı bilmiyordum...






3 ay sonra...

"Hayat akıp giderken avuçlarımdan,
Eğilip yerden toplayamıyorum parçalarımı. Ve artık herşey için çok geç demek için.
Belki de çoook geç..."

Kıraç'ın şarkısı gibiydi hayat. Hep geç kalınıyordu birşeylere. Kerem gideli üç ay olmuştu ve ben onun yokluğunu öyle hissediyordum ki.

Gitmeden önce son iki hafta da görüşmemiştik hiç, ama onun karşı dairede olduğunu bilmek yetiyordu bana.

Oysa üç aydır onun olmadığını bilerek geceleri uyuyamıyordum bazen. Deniz'in söylediklerinden sonra Kerem'le konuşmak için cesaretimi toplamam bir hafta sürmüştü ama, sonrasında onu aradığımda ise numarasını değiştirmişti.

Demek ki gerçekten onunla iletişim kurmamı bile istemiyordu. Benden ümidi kesmişti artık.

Nereye gittiğini öğrenmek için Şebnem ablanın bütün telefon konuşmalarına kulak kesiliyordum çalışırken, ama bir gün annemden öğrendiğim kadarıyla Antalya'da olduğunu öğrenebilmiştim.

YENİDEN SEVHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin