KEREM 'den...
Koskoca üç ayı geride bırakmıştım ama, hâlâ Ece'ye olan duygularımda gram eksilme yoktu.
Bana karşı hiçbir şey hissetmemesine rağmen, varlığı yetiyordu benim için. Onu öyle çok özlemiştim ki, dinmiyordu bir türlü.
Ailemle konuşurken lafı Ece ye getirip ondan haber almak istiyordum ama, bizimkiler ısrarla anlamıyordu sanki. Levent sağolsun ara sıra gördüğü kadarıyla bahsediyordu.
Acaba beni özlüyor muydu o da? Duyguları değişmiş miydi? Yoksa hâlâ biten evliliğinin yasını mı tutuyordu?
Üç aydır her akşam olduğu gibi, bu akşam da müdavimi olduğum yere geldim.
Terasa oturup, denizden gelen serin rüzgarın tadını çıkardım. Bir süre sonra karşıma birinin oturmasıyla kendime geldim.
"Merhaba ben Nilay" dediğinde kibarca selamlayıp,
"Memnun oldum." dedim. Gülümseyerek
"Bir adın var, di mi?" dedi. Başımı sallayıp,"Kerem" dedim ve rahatsız edici bakışlarından kurtulmak için, başımı denizden tarafa çevirdim.
"Seni son zamanlarda burda çok sık görüyorum. Ve hepsinde de yalnızsın. Belki bir arkadaş istersin diye düşündüm" dediğinde kızın açık sözlülüğü beni baya şaşırtmıştı.
Aslında bir kere şansımı denesem ne olurdu ki? Belki bu kızla biraz arkadaşlık etsem, Ece'yi düşünmeyi bırakırdım. Nilay hâlâ cevap vermediğim için,
"Eee?" diyince sözler ağzımdan istemsizce döküldü.
"Özür dilerim ama, ben umutsuz vakanın tekiyim." dedim.
Nilay gülerek ayağa kalktı ve reddedildiğine bozulduğunu belli etmemeye çalışarak,
"Hiç bir vaka umutsuz değildir Kerem, yeter ki onu istemesini bil" diyip yanımdan uzaklaştı.
Sıkıntıyla nefesimi verip bulunduğum yerden dışarı çıktım. Gecenin sessizliğinde öylece yürürken, ilerde bir adamın, bir kızı rahatsız ettiğini gördüm, ve hiç düşünmeden koşup adamı yakaladım ve iki yumrukla yere serdim. Arkamı dönüp kıza,
"İyi misiniz?" dediğim an karanlıktan ışığa çıkıp,
"Süper kahraman..." diyince rüya görüp görmediğimi düşündüm.
Hayır hayır gerçekti.
"Ece, burada ne işin var senin?" dediğimde, korkulu gözlerle,"Uyanıyor.." diyerek arkamı işaret ettiğinde, Ece' nin elini tutup koşmaya başladım.
Adam arkamızdan yetişmeye çalışsa da artık ondan çok uzaklaşmıştık.İkimizde rahat bir nefes alıp durduğumuzda Ece'nin gözlerinde muzip bir ifade belirdi.
"Ne maceraydı ama... Gerçi sen gelene kadar korku filmiydi ya" diyip gülümsedi.
Onu öyle çok özlemiştim ki, karşımda böyle içten bir, gülümsemeyle bana bakarken, hiç düşünmeden onu kendime çekip sıkıca sarıldım.
Tuhaf olan şey şu ki, o da bana sarıldı. Bana kısacık gelen birkaç dakikadan sonra, yavaşça ayrıldık birbirimizden, yüzünü ellerimin arasına alıp, gözlerine baktım. Bakışları farklıydı, ışıl ışıldı.
"Bu seni ikinci kez kötü adamlardan kurtarışım. Ya bir dahakine yanında olamazsam?" dediğimde ellerini ellerimin üstüne koyup,
"Eğer kabul edersen... Yanından ayrılmam. Sen de beni kimseden kurtarmak zorunda kalmazsın." dedi kekeleyerek.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YENİDEN SEV
Romance5 yıllık zorlu bir evlilikten sonra, kendisinden ikinci bir şans isteyen iki adama karşı, çaresiz bir kadının hisleri ne olurdu?... Bir tarafta kendini hep ezen, üzen ve sevgisizliğe alıştıran çocuğunun babası. Diğer yanda saf aşkıyla ona dünyanın...