Selaaaammmm
Yine ben üzüldüm ve üzmeye geldim sadpoi size merhaba diyor laskdaslşdsa yeni karakterim <3
Geçmiş uzun oldu sanırım, günümüzde ise ne yazdığıma dair bir fikrim yok ama iyi okumalar <3
----
"Chanyeol ne olur geri dönelim. Vazgeçtim ben, buna hazır değilim."
"Geldik artık Baek, çok geç." Chanyeol'le bir yıl doldurmamıza az bir süre kalmıştı. Bu durumdan oldukça memnunken Chanyeol bir anda ailesiyle tanışmam için beni zorlamaya başlamıştı ve sonuç olarak buradaydım.
Başta bunun sorun olacağını düşünmemiştim. Chanyeol annesinin psikolog olduğunu, ikimizi anlayışla karşılayacağını, babasının ise erkek erkeğe bir ilişkiyi önemsemeyeceğini söylemişti. Buna inanmış ve güvenmiştim. İşin bu kısmında bir sorun yoktu. Sorun şu an olduğumuz bu yerdi.
Şehrin hatta sanırım ülkenin en zengin yerine gelmiştik. Şehirden uzak, ormanlık alanların içinde bulunan o devasa bahçesi olan, ağaçlarla çevrili bahçe duvarından evin görünmediği evlerden bahsediyorum. Büyük, bizim yurt odası kadar büyüklükte bir kapı otomatik bir şekilde açılırken titremiştim. Chanyeol'ün beni aldığı o büyük, oldukça pahalı arabası bir anda açılan kapı kanatlarının arasında küçücük kalmıştı. Böyle bir kapının küçük bir araba kumandasıyla açılması inanılmazdı.
Bir keresinde babam bahçemize bisikletle girdim diye bana bir hafta dışarı çıkma cezası vermişti. Eğer Chanyeol'ün kendi evinin bahçesine arabayla girdiği görse ne tepki verirdi diye merak ediyordum.
Büyüklüğünü hesaplayamayacağım kadar büyük olan bahçede arabayla ilerliyor, bahçenin ortasında asfalt olmasına şaşırıyordum. Chanyeol ne kadar zengindi? Tahminlerimin ötesinde zengin olduğunu biliyordum ama bu çok fazlaydı. Daha ev görünürlerde bile yoktu Tanrım!
"Gerilmeye bırak. Bahçe biraz büyük o kadar. Babamın atlara ilgisi olduğu için." Biraz mı? Gerçekten biraz mı demişti o?
"Bir de atlarınız mı var?"
"Evet, evcil hayvanlarımız da biraz büyük. Sana onları gösteririm bir ara." Eğer delirmezsem gösterirdi elbette. Karşımızdaki ağaç birikintisine yaklaştığımızda bizi takım elbiseli iki adam karşıladı. Sanırım artık o ağaçların arkasında da evleri vardı. Yani Chanyeol'ün arabayı durdurmasından onu anlıyordum. Chanyeol arabadan inerek anahtarını adamlardan birine verdi.
"Hoş geldiniz efendim." Diğer adam ceketini ilikleyip beni selamladığında ne yapacağımı bilemeyerek eğilmiştim. Aptal kafam! Zenginler çalışanlarına eğilmezlerdi. Chanyeol bana gülümseyerek elini uzatmıştı. Elini tutmama rağmen deli gibi korkarak titriyordum. Ne tür bir belaya bulaşmıştım ben.
"Baekhyun bu Kahya Kim, beni büyüten kişi de diyebiliriz." Chanyeol'ün adama olan gülüşünden anlaşılan o ki yakın sayılırlardı. Onu gördüğüne sevinmiş gibi bir hali vardı. Birlikte ağaçların arasındaki dar, taşlı yoldan ilerlerken Chanyeol'ün neşeli hali ilk defa gerginliğimi atmama yaramıyordu.
Sıradan bir zengin evine geleceğimi düşünerek kot ve tshirtten başka bir şey giymemiştim. Ama süper zengin evine gelmiştim. Kendimi ortalamanın altında hissediyordum. Bizi oldukça büyük bir havuz, devamında da hayal edebileceğimden daha büyük bir ev karşılamıştı. Şaşkınlığımı gizleyemiyordum. Chanyeol'ün bu kadar zengin olduğunu bilemezdim. Yaşadığı ev, tavırları, hiç ama hiçbir şeyi onu o kadar da zenginmiş gibi göstermiyordu.
