You jin masanın kenarına yıkılacağı zaman wonho yerinden fırlamış ve onu tutmuştu. Kızı tamamen kucağına aldı ve geçen sefer gittiği yere götürdü. Sedyenin üzerine yavaşça koydu saçları sedyenin kenarından sarkıyordu. Ne olursa olsun o bir insandı ve insan ilaçlarına ihtiyacı vardı ne olur ne olmaz diye ilaç dolabında sakladığı ilaçları çıkardı. Evet cyborglar savaşa gönderilmeden önce sağlık eğitimi de alırdı. Wonho bir kaç ilaç ile ona serum verdiğinde kızın neden bu hale geldiğini araştırmak için mini mini el kitaplarına bakıyordu.
You jin yavaşça gözlerini açtı ve etrafa bakındı o sırada wonho kızın uyandığını farketmişti kitapçığı kapatarak kıza baktı. "Yine ne oldu?" Dedi you jin bitkin bir sesle "cyborg yani yarı cyborg olduğun için vücudun tepki gösteriyor cyborglara ait hücreler vücudunun yarısına yerleşmiş bulunmakta normal vücut hücrelerin bunu biraz kaldıramıyor" dedi biraz fazla bilimsel konuşarak wonho. "Kısaca?" Dedi you jin " kısacası vücudun değişiyor bir süre enerji kaybı yaşayacaksın " dedi wonho. You jin yerinden doğruldu ve kendi kendine aman ne güzel diye fısıldadı.
Zorla yerinde kalktı ve kapıya doğru ilerledi ama yine de kapıyı açamıyordu hırsla arkaya döndü "lanet olsun bütün kapılara farklı şifre koymak zorunda mısın?" Wonho ellerini ve kaşlarını havaya kaldırdı "sadece güvenlik" yaptığı şey yüzünden hala ona kırgındı you jin o yüzden onunla göz göze gelmek ya da onunla tek bir kelime dahi konuşmak istemiyordu. Dışarıya çıktığında havanın kararmak üzere olduğunu farketmişti simülasyon bittiğinde saat neredeyse 9 u gösteriyordu nasıl olurda akşama kadar orada öylece yatabilirdi.
Banyoya girdi ve aynanın karşısında kendine baktı boynuna doğru yol almış olan mavi izler daha belirgin bir hale gelmişti. Vücudunun yarısı gitgide gerçekten dönüşüyordu. "Iğrenç bir hayatım var ölmek istiyorum..." dedi ama sonra dediği lafı geri aldı "hayır önce dünyayı kurtarıp sonra ölmek istiyorum ama nasıl yapacağım onlardan yüzlerce var ve ben tekim" sırtını dikleştirdi ve aynada bir kez daha kendine baktı "başarabilirim o simülasyonu sonuna kadar bitireceğim... bitirdikten sonra benden korkabilirsin C123 wonho bey" demişti ama duyma yetilerinin yüksek olduğunu unutarak.
Wonho duyduğu şeylere tepki vermedi bacak bacak üzerine attı ve kahvesinden bir yudum aldı bardağı dudaklarından biraz çekti ama tamamen değil sonra da bardağa doğru fısıldadı "o gün geldiğinde görüşmek üzere umarım ölmemiş olursun " dedi. Sonra da aklına komutanın emri geldi. Onu öldürmesi gerekiyordu ama bunu bir türlü yapamamıştı. O kız farklıydı o kızın o gün orada olmasında kesinlikle bir şey vardı ve wonho bunu öğrenmek istiyordu 20 yıllık eğitim hayatında ilk defa yanlış hedefi vurmuştu ve o da kıza denk gelmişti. Bazılarına göre mantıksız gelebilirdi ama bu wonho için kesinlikle önemli bir şeydi.
Buralara kadar kolay gelmemişti ve vazgeçmeyi düşünmüyordu. Bu savaşı yönetmek elbette kolay değildi hergün ölümle burun buruna olmak zordu. Bir cyborgta olsa komutan olduğu için düşmanı çok fazla olacaktı kesinlikle.. ama gram korkusu olmadığı neredeyse tüm galaksi biliyordu. Onun komutan olmasının sebebi soğukkanlı ve sert olmasının yanında üstün başarı ve becerileriydi. Gezegende yapılan cyborg savaşlarında onlarca ödül kazanmış ve hiç kimsenin onun yerini almasına izin vermemişti bu 20 yıldır böyleydi. Cyborglar için yaşlanmak biraz geç olurdu 25 yaşından beri eğitim görüyordu wonho yani kendi gezegeninde 45 yaşında olacaktı veya daha fazla ama dünyada zaman yavaş geçtiği için burada hala 25 yaşındaydı. Tabi orada 500 veya 600 yaşlarında olan ihtiyar heyeti vardı. Yıllarca gezegeni adına savaşmış onurlu ve bilge kişiler.
Bir yudum daha aldı kahveden. You jin onu gördüğünde evin içinde kaçıyordu sürekli oradan oraya gidiyordu. Wonho ne olur ne olmaz diye yine kanepede yatmaya karar vermişti. Bi kaç gün böyle devam edecekti en azında ortam biraz durulana kadar... gecenin ortalarına doğru gözleri yeni kapandığında kulağında minik sinyaller duymaya başlamıştı gözleri aralandı ve yerinden kalktı yerinden kalkar kalmaz silahına sarılmıştı. Pencerenin önüne gitti ve kapı tarafından dışarıyı gözetlemeye başladı. You jin ise yattığı yerden doğrulmuştu ama wonhoyu yattığı yerde göremedi kulağındaki sinyal seslerine bakılırsa birşey oluyordu.
Yerinde doğruldu ve silahını aramaya çalıştı. Ama wonho her ihtimale karşı silahını almıştı. Doğruldu ama karanlıkta kimseyi göremiyordu. Icini bir korku kapladığında geçenki çocuğun yeniden gelmesinden korkmuştu. "Wonho" diye fısıldadı ama bir ses duyamadı. Kapı yavaşça aralandı yine o çocuk gelmişti.
Korkudan çığlık atacağı sırada arkadan birisi ağzını kavramıştı sonrada kendine çekerek duvarın arkasına geçti kalp atışları iki katına çıkarken ağzını kapatan kişinin elini sıkıca tuttu. Sonra ise gözlerini kaldırarak arkasındaki kişiye baktı. Wonhoydu. O an cidden tanrıya şükretmişti yanında wonhoyu gördüğü için ikisininde bedenleri birbirine yaslıydı. You jin arkasındaki çocuğun kaslı bedenini hissediyordu çiçek kokusu burnuna dolmuştu. Ama wonhonun kolunu ve elini hala tuttuğu farkettiginde yavaşça wonhonun elini ağzından indirdi. Wonho duvarın arkasından baktığında gelen kişinin hyungwon olduğunu görmüştü ve sinirle yumruğunu sıktı.
Silahını hızla dışarıya çıkardı ve you jinin duvarın biraz daha gerisine attı hyungwonun silahını kaldırmasına izin vermeden onu vurmuştu sonra da duvarın kenarına dokunarak ışıkları açtı. Yaşıyordu ama bütün bedeni yarına kadar felç olacaktı hareket edemeyecekti. "Iğrenç suratına kusasım geliyor hyungwon 5. Kural ihlali seni artık öldürebilirim" dedi ve silahını havada doğrulttu wonho. Hyungwon ise gülüyordu "beni öldüremezsin wonho eğer beni öldürürsen dünyadaki bütün ordular seni ve o kızı öldürmek için harekete geçer ve neden biliyor musun sırf onu koruduğun için komutandan öldür diye emir aldığını biliyorum" dedi wonho ise sinirle ona bakmaya devam ediyordu......
Beğendiyseniz vote vermeyi unutmayın beğenmediğiniz bir yer varsa yorum atın 💖💞
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Last Universe // wonho //
FanfictionDünyayı ele geçirmek için cyborglar gönderilmişti. Ya bir cyborg bir insana aşık olsaydı? Savaşın ortasında bir sevgi çiçeği açar mıydı? (Last serisinin 2. Kitabıdır. Last başlığı altında farklı kitaplardır.) Boy×girl