Multimedya: Ruelle - Monsters
Keyifli Okumalar...
Instagram: e.s.mare
🔱
Sen olsan olsan, cehennem köpeğini gezdirmeye çıkaran bir şeytan prens olursun!
🔱🗝
Damien ağır ağır üst katın merdivenlerini çıkarken yukarıdan hafif bir müzik sesi geliyordu ya da artık diğer tarafa doğru yol aldığımdan bu sesler tamamen kafamın içindeydi. Yine de ölürken böylesine hoş bir müzik duymak ya da hayal etmek güzel geliyordu. Ta ki nerede ve kimin kucağında olduğumu tekrar idrak edene kadar...
Son basamağı çıkarken yüzünü tekrar bana döndü. Bulanık görüntüsü bile siyah gözlerini seçmeme engel olamayınca yutkundum.
"Çok sessizsin."
"Ölüm sessizliğidir." dedim mırıltıdan ibaret sesimle. O ise komik bir şey söylemişim gibi güldü. Oysa ben fazlasıyla ciddiydim.
"Titriyorsun." dedi bu halimden eğlenir gibi. Evet, titriyordum. Tanrı aşkına bir şeytanın kucağına düşüp de kim titremezdi ki?
Lanet olasıca Sarah! Bunlar başıma hep senin yüzünden geldi.
"Korkuyor musun?" dedi Damien, sanki korkmasam bile korkmamı isteyen bir sesle. Cevap vermeyince adımları duraksadı. Beni hafifçe kucağında yükseltti ve yüzümü yüzüne hizaladı. "Cevap vermediğin her an beni sinirlendiyorsun. Ve ben sinirlenince hiç hoş şeyler olmaz beyaz bela."
Bu kadar yakınken bunu anlamak hiç de zor değildi. Titrememin artığını hissettim ve, "Ko-korkuyorum." diye itiraf ettim.
Tanrım sesim bile titriyordu!
Bulanık görüntüsü yakınlığıyla biraz daha netleşmişti ve o dudaklarını yana kıvırdı. "Korku hoşuma gider ama senin dik başlı halin daha cezbedici. Seni daha çekici kılıyor."
"Sen..." dedim kaşlarımı çatarak. "Bana mı... yürüyorsun?"
Bir kahkaha attı ama bu kez sesi korkutucu olmaktan çok uzaktı. "Bunu kucağımda olan kız mı söylüyor?"
Tekrar yürümeye başlarken öfkelendiğimi hissettim. Onun gibi birine muhtaç kalmak hazmedebileceğimden çok daha fazlaydı ve bunun tamamı şeytan olmasıyla ilgili değildi. Pisliğin teki olmasıyla ilgiliydi.
Damien odası olduğunu düşündüğüm kapıda duraksarken bir kız ismini çekici bir tonda vurguladı. Ayak seslerinden anladığım kadarıyla yanımıza yürüyordu ama ona bakacak gücüm yoktu. İnatla dik tutmaya çalıştığım başım bile o an bana ihanet edip Damien'in göğsüyle buluştu. Üzerinde bir şey olmadığını da o an anladım. Yine de başımı kaldıramadım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ANAHTAR
ChickLit'Mara' ismi annesinin ona tek hediyesiydi. İsminin anlamı acı olsa da, annesi ona bambaşka bir amaçla vermişti bu ismi. Her seferinde bir şeytan olduğunu vurgulamak için... Babası ise ona Angelina derdi çünkü o babasının meleğiydi. Ama Mara ne annes...