Multimedya: Sam Tinnesz - Hold On For Your Life
Keyifli Okumalar...
🔱
"Tenindeki imza benim. Hep benim olacak."
🔱🗝
"Hey!" diyen yüksek ses kulaklarıma dolduğunda vücudumun sarsıldığını o an fark ettim. Gözlerim gördüklerimden sonra korkuyla birden açıldı ve kollarımı kırarcasına sıkan Damien'ı karşımda buldum. Hissettiğim panik öyle yoğundu ki ondan kurtulmak için çırpınmaya başladım. O ise beni bırakmayarak tutuşunu bir an gevşetmedi.
"B-bırak beni!" dedim uzaklaşmaya çalışarak.
"Sakin ol!" diyen sesi sertti. "Kabus gördün sadece."
"Bırak!" diye bağırıp ayaklarımın da desteğiyle onu ittiğimde geriye gitti. O an ayağa fırlayıp kapıya koştum. Gitmek istiyordum. Buradan uzaklaşıp babamı görmem gerekiyordu. Onu kanlar içinde gördükten sonra iyi olduğuna emin olmalıydım.
Ama kapıdan çıkamadan Damien beni tekrar yakaladı ve sırtımı duvara vurdu. "Kendine gel!" diye bağırdı yüzüme yüzünü yaklaştırarak. "Ve kes zırlamayı."
Onun sözleriyle ancak ağladığımın farkına vardım. "Bırak!" deyip onu tekrar itmeyi denedim ama yine sözlerimin hükmü olmadı.
"Hay ben böyle işin..." diye tısladı. "Sakinleş artık! Sadece kabus gördün."
Kabus falan değildi. Bu lanet herif yüzünden Lucifer'ın korkunç gerçekleriyle yüzleşmişken sakin falan da olamazdım. "BIRAK BENİ!"
Gözleri yüzümün her santiminde gezdi ve, "Ne gördün?" diye sordu.
Ona bunu anlatmaya ne gücüm vardı ne de bu görüyü tekrar anlatarak yaşayacak cesaretim. O yüzden belki de kurtulmam için yapmaman gereken ilk şeyi yaptım. Dizimi kırıp bacak arasına sert bir darbe indirdim.
Yüksek bir küfür savurup gerilerken duraksamadan kapıdan çıktım ve merdivenleri hızla inip kendimi dışarı attım. Çıplak ayaklarım araba yoluna vardığımda bile hızını kesmeden koşmaya devam etti. Issız yolda ne üşümemin önemi vardı ne de ayaklarıma batan şeylerin. Evime gitmeliydim, o an aklımdaki tek şey buydu.
Sırtım asfalt yolla buluşana kadar ne kadar koştum bilmiyorum ama çok fazla uzaklaşamadığıma emindim. Şimdi ise Damien öfkeli ve ateşli siyaha bürünen gözleriyle üzerimdeydi. Devasa siyah kanatları ise gelirken karayolunu kullanmadığının habercisiydi.
"Az önce olanları..." dedi buna rağmen sakince. "Hala tam manasıyla uyanmamış olmana yoruyorum melekcik. Şimdi bana ne gördüğünü anlat! Seni böyle deliye çeviren şey ne?"
"Eve gitmek istiyorum." dedim ona cevap vermeyi reddederek.
"Açıklama yapmadığın sürece tek adım atamazsın."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ANAHTAR
ChickLit'Mara' ismi annesinin ona tek hediyesiydi. İsminin anlamı acı olsa da, annesi ona bambaşka bir amaçla vermişti bu ismi. Her seferinde bir şeytan olduğunu vurgulamak için... Babası ise ona Angelina derdi çünkü o babasının meleğiydi. Ama Mara ne annes...