AVJİN

18.Bölüm

AVJİN KİTABI TAMAMLANMIŞTIR, kitabın yan karakterlerini kaleme aldığım HEZAL YAYIMDA!
Profilimden ulaşabilirsiniz !

Herkese merhaba!Yeni bölüm getirdim sizlere dayanamadım 10 gün dolmadan geldi,benim yazmak ve yayımlamak için en sabırsız olduğum bölümdü.Umarım okuduğunuza değer en fazla yorumun geldiği bölüm olur inşallah :)

Bölüm Şarkısı:Sıla-Issız Ada

Keyifli Okumalar....

--

Yaratıcının yarattığı biz insanlar hata yapmaya en müsait yaratıklardık.Mühim olan bu hatayı nasıl yaptığımızdı.Kimisi farkında olmadan hata yapıp sonrasında bunu yinelememeye özen gösterirken kimisi ise hata olduğunu bildikleri şeyleri yapmaktan kaçınmazlardı.

Hani küçük bir çocuğu;ateşe dokunma bir tarafını yakarsın diye uyarırız ama o çocuk yanmadan ateşe dokunmaması gerektiğini anlamaz ya o hesap işte.Bazen hatayı yaşayarak anlamak ister insan,o hata söylendiği kadar kötü ve tehlikeli mi kendisi deneyimlemek ister,tıpkı Berdan gibi.

İçindeki nefretin tamamını Avjin'in canını yakmak için harcayan adam,biraz önce kendisini yakmıştı.Bugün ahırda atı için ağlayan o kızın yanına gitmek de , atının başına gelenleri öğrenmeye çalışmak da ve hele hele de nefeslerini buluşturan o yakınlaşmayı sağlamak da asla hesaba kattığı şeyler değildi.

Bunları niye yaptığını bilmiyor,düşünmek dahi istemiyordu.Duvarla kendi arasına sıkıştırdığı kız bu yakınlaşma sonrası aradaki boşluktan sıyrılıp kendisini banyoda yalnız bıraktığından beri yerinden kıpırdamamıştı.Başını soğuk fayansa yaslarken üzerinden dakikalar geçmesine rağmen gözlerinin önünden en fazla iki saniye süren sıcak temas gitmiyordu.Gözlerini kapatsada açsada değişen hiçbir şey olmuyordu.

Daha fazla böyle durmasının bir anlamı olmadığından hiç istemesede banyodan çıktı.Avjin'in yatağında hiç değişmeyen iki büklüm bir vaziyette ona arkası dönük yattığını görmesi derin bir nefes aldırdı Berdan'a.

Evet onunla göz göze gelmek istemiyordu.

Hatta bu geceyi onunla aynı odada kalarak da geçirmek istemiyordu bu yüzden yastığını,pikesini ve eşofmanını alıp çalışma odasına gitti etrafta birilerinin olup olmadığına dikkat ederek.Özellikle de anasına bu durumu nasıl açıklardı öğrenirse bilmiyordu.Yatar yatmaz kendisini rahatsız eden üzerinde yattığı deri koltuk değil sorgulamak istemediği düşüncelerdi.Yüzleşmesi gereken o kadar çok his vardı ki!

İlk olarak bunu neden yaptığını sorgulamalıydı.Ne kadar düşünürse düşünsün bir cevap da bulamıyordu.Durum birden hiç ummadığı bir hal almasına sebep olmuştu.Kendisine bakan bir çift yeşillikler ona doğru çekilmesini sağlamıştı.Sonunu,bucağını düşünmeden de kısacık bir temas.Öpmek desen değil öpüşmek desen hiç değildi bu yaşadıkları.Çok çok kısa süren karşılığını bulamadığı bu temas,içinde kendisine karşı hissetiği bir öfke oluşturmuştu.Öyle bir öfkeydi ki bu çıldırması an meselesiydi.

Bunu nasıl yapardı?

İkinci olarak sorgulaması gereken konu ise bunu yaptığı için pişman olup olmadığıydı.Avjin ile evlendirilmek zorunda kaldığını öğrendiği ilk an Didar'a karşı ihanet ettiğini düşündüğü o tarifsiz acıdan şimdi zerre kadar bile yoktu.

Ona ihanet ettiğini düşünmek bir yana ona olan sevgisine de ihanet ettiğini düşünmüyordu,çünkü ortada artık bir sevgi yoktu.Önce kader sonra da Didar el birliğiyle bu sevgiyi yüreğinden söküp almışlardı.Onun evleneceğini öğrendiği zaman evden uzaklaşıp yalnız kaldığı birkaç gün yüreğini ona karşı soğutmayı başarmıştı.Başarmıştı da aynı zamanda da yüreği katılaşmıştı herkese karşı.