AVJİN KİTABI TAMAMLANMIŞTIR, kitabın yan karakterlerini kaleme aldığım HEZAL YAYIMDA!
Profilimden ulaşabilirsiniz !Herkese merhaba :) Ramazan bayramınızı en içten dileklerimle kutluyorum,sevdiklerinizle göreceğiniz nice bayramlarınız olsun!..
Kitabımızı daha iyi yerlerde görmek isterseniz oy ve düşüncelerinizi esirgemezseniz çok sevinirim..
Bu arada yer vermek istediğim çok olay var bu yüzden final tahminimden çok daha uzakta.Ben 30'lu bölümlerde bitiririz demiştim ama galiba 50'ye kadar gideceğiz,her şeyi peş peşe yaşamayalım :)
Bölüm Şarkısı : Kalben- Ben Her Zaman Sana Aşıktım
Keyifli Okumalar...
--
İnsan kendisinin kurmadığı bir şeyi elleriyle bozabilir miydi?Bir şeyin oluşmasında hiçbir etkisi yokken bozulmasında tam tersi tümüyle yetkiye sahip olabilir miydi?Galiba olabilirdi.En tuhafı da bunu onarmak kişinin kendi elindeyken bunun için hiçbir gayrette bulunmamasıydı.
Nasıl ki mutluluk onlara bir anda hiçbir çaba göstermeden gelmişse şuanki mutsuzluklarında da büyük bir role sahiplerdi,Avjin ve Berdan.İlk olarak Avjin fitilini atmıştı mutsuzluklarının,yalan söyleyerek;sonra da Berdan inat ederek sürdürmüştü bu durumu.İkisi de memnun değillerdi böyle ayrı gayrı olmaktan fakat ikisi de hiçbir çaba göstermiyordu.
Aradan geçen üç gün sonunda sadece yemek vakitleri avluya inerken bugün bir değişiklik yaparak akşam yemeğini yedikten sonra avluda oturmaya devam etti.
Berdan'ı biraz daha görmek isteyen de kimdi?
İpler koptuğundan beri Berdan odalarına ancak duş almak ve giyinmek için geliyordu.Avjin birkaç gündür yapayalnız uyuyordu.Olabildiğince onunla muhatap bile olmuyordu kocası.Bu durumdan oldukça muzdaripti fakat daha ne yapabilirdi bilmiyordu.
Bir kere özür dilemişti ve Berdan onu affetmeyeceğini söylemişti,oysa daha bir gün önce onu sevdiğini söylememiş miydi bu adam?Öyleyse niye anlamıyordu onu?Yaptığı yenilir yutulur cinsten bir şey değildi evet ama sonuçta vakti zamanında kocası da ona hazmetmekte zorlandığı bir dolu şey yapmamış mıydı?Ve Avjin hepsini sineye çekmemiş miydi?
Aslında böyle hassas konuda Berdan yalan söylemiş olsaydı kendisi onu affedebilir miydi,buna kesin bir cevap veremiyordu.Onu anlıyordu anlamasına da bu kadar uzatması işte canını yakan meseleydi.
Derin düşüncelere dalmışken kendisine doğru gelen küçük yeğenine kollarını açtı,sanki kendi çocuğuymuş gibi seviyordu Mustafa'yı.Elindeki dolu süt bardağına dikkatini vermiş,oldukça yavaş adımlarla yanına gelmiş,ve yine aynı dikkatle yanına kıvrılmıştı.
-'Yengem bu sütü sana getirdim,içecekmişsin.'
Mustafa'nın dediği ile birlikte kaşları çatıldı Avjin'in.İçecekmişsin derken aklına tek bir kişi geliyordu ona bunu emreden.Ve en çok da ona bunu söylemeye bile tenezzül etmeyip başkasını aracı olarak kullanmasına gönül koymuştu.
Koyacak ne çok gönlü varmış Berdan'a.
-'Sağ ol yengesinin balı.'
Küçük çocuğun elindeki bardağı alıp yanındaki masaya koydu fakat ne var ki Mustafa masaya koyduğu bardağı eline yeniden alıp ona doğru uzatmıştı.
-'Yenge çaktırma ama amcam şuan senin içip içmediğine bakıyor!'
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AVJİN
General Fiction'Size bir can borcumuz var Ruken bacı,o borcu ödemeden bu dava bitmeyecek.' ** 'Dava törenin davasıysa barış da törenin barışıdır.Berdan,Birtan'ların kızı Avjin ile evlenecek o kadar.' ** Genç Kurgu : 17 Aşk : 58 İntikam: 5. sıralama Romantizm :...