DEĞİŞİMLE GELEN İZ

184 14 0
                                    

'-Hakettin Açelya!
-Sen bunları hakediyosun!
-Senin yüzünden.
-Seni artık istemiyoruz abla!
-Sen benim kardeşim olamazsın
-Defol o deliğe! O pis yatak senin yerin! O odaya geri dön SEN ORAYA AİTSİN! '

Hayır! Hayır abla dinle beni ! Anne nerdesin ?! Bana yardım edin ! Kurtarın beni ! Ben burda yaşamak istemiyorum ! Benim suçum yok ! Eylül aç kapıyı!!!

-Açelya ! Uyan !

Alnımdan akan terlerle uyandım Leyla'nın sesiyle. Sarıldı bana teskin etti;

-Geçti. Bitti. Artık buradayız sakin ol. Güvendesin

Dedi. O kadar iyi geldi ki o cümleler, Sanki başından beri buna ihtiyacım varmış gibi. Annem yanımdaymış gibi hissettim. Sanki daha geçen gece o kadar cinayetleri işleyen ben değilmişim gibi sindim leylanın omzuna...

Biraz sakinleşince etrafıma baktım. Esin ve ismini hatırlamayan kız yoktu ortada. Simgede yatakta hala yatıyor ve tepkisiz bir şekilde bizi izliyordu.

- Nasıl atlatacağız? Dedi simge sessizliğini bozarak.
Çok yerinde bir soru olmuştu.

-Simge! Herşey bitti. O pis bataklıkta değiliz görmüyor musun? Etrafına bak artık özgürsün! Dedi leyla.
Leyla sanki ablamız gibi bizi toparlamaya çalışıyordu.

-Bıraksana ! Benim ne kadar zamanım çürüdü o hapishanede? Bunu bile bilmeyecek kadar uzun bir süre ! Biz her sabah kabuslarla mı uyanacağız! Git aynaya yüzüne bak! Cesetten farkın yok ve sen hala olumlu düşünmeye çalışıyorsun ! Ben bunları haketmedim! Dedi çıkışarak. Korkarım ki kavga başlamak üzereydi. Gittikçe sesler ve nabızlar yükseliyordu. Leyla birden beni bırakıp ayağa kalkarak;

-Sadece sen değil ! Bende orada çürüdüm! Kendime acıyarak geçiremeyeceğim gençliğimi. Bana birdaha sakın bağırma simge ! Kendine acımayı bırakıp kurtulduğuna sevin artık ! Sadece sen değilsin! Hepimiz oradaydık ve hiç birimiz haketmedik bunları!
Dedi bağırarak. Bu kadar gürültü kulaklarıma fazla gelmeye başlamıştı. Ama araya girmeye gücüm yoktu. Sadece yere bakabiliyordum...

-Aslında ben hakeden birini tanıyorum.
Dedi simge imalı bir sesle.

Kafamı kaldırdığımda,tek kaşını kaldırmış ciddiyet ve sinirle bana baktığını gördüm.

-Anlamadım? Dedim aynı ciddiyeti takınarak.

-Yeterince anladın bence. Söyle açelya ! O adam senin neyin ve neden sana sen bunları hakettin? Dedi.

Kafamdan aşağı kaynar sular dökülmüştü... Ne demek istiyordu bu kız? Ne yani onların orada olmasının suçlusu ben miydim?
Cevap veremiyordum. Bir açıklamam yoktu. Çünkü eniştemin beni neden kaçırdığı hakkında en ufak bir fikrim bile yoktu.

-Ne oldu açelya? Sustun... Vereceğin cevaptan mı korktun? Halbuki o kadar insanı öldürürken ne kadarda sakindin? Hadi anlatsana,bir insan nasıl bu kadar kolay adam öldürebilir? Benim izlerken kandan midem bulandı. Senin için nasıl aldı anlatsana ! Sen 1 yıl önce ne yapıyordun !? İnsanlara nasıl işkence çektirdinde o adam sana 'sen bunları hakettin' dedi ! Bana cevap vermek zorundasın !!!

Dedi en son çıkan sesiyle. Kanım donmuştu... Sorduğu hiçbir soruya verecek cevabım yoktu. Leyla önce bana sonra simgeye baktı;

- YETER ! Diye bağırdı ve devam etti;
- Madem ortada bir suçlu olduğunu düşünüyorsun söyle o zaman! Acaba sen neden oraya hapsoldun ? Neden sen ? Senin yerine başka biride olabilirdi. Hadi söyle sen kime ne yaptında oradaydın!?
Dedi yine beni korumaya çalışarak.
Simge sustu ve dişlerini sıkarak leylaya baktı. Birden ayağa kalkıp leylayı iktirdi bende onunla birlikte ayağa kalkıp ayırmaya çalıştım. Bu sırada kapıdan içeri Eray ve Esin girdi. Onlarda Leylaya saldıran simgeyi tutmaya çalışırlarken bende artık daha fazla dayanamayıp araya girdim ve simgeye sert bir tokat attım. O tokattan sonra afalladı. Herkes simgenin yüzüne baktı. Tepkisini merak ediyorlardı. O ise sadece yere baktı ve uzun süre öylece kaldı. Sakince yatağına uzanıp sessiz sessiz ağlamaya başladı. Tam yanına gidip elimi saçlarına götürüp okşayacaktım ki kendini geriye çekip;
-Beni yalnız bırakın! Dedi ağlamaklı sesiyle...

Soru işareti?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin