Soru işareti?

İtiraf et

Karnımdaki bıçağın sıcaklığını hissediyordum. Ne olduğunu anlayamadım. Elimi karnıma götürüp bunun gerçek olmaması için dua edercesine dokundum. Bıçak hala karnımdaydı. Onu elimde hissediyordum. Elime bakmaya korkuyordum... Kendi kanımı görmekten ürküyordum. Ablama baktım,gözlerim doluydu onu buğulu görüyordum... Bana bir şeyler söylüyordu. Anlayamıyordum. Konuşmak istiyordum sesim beni terk etmişti... Bacaklarım uyuşmuştu,acıyı hissetmeye başlamıştım... Ve korktuğum an... Başım dönüyor,gözlerim kararıyor,kulaklarımda bilinmez bir uğultu...

Esra'dan...

-Serkan ölmedi ki... Serkan beni aradı... Serkan ölmedi ki... Sen onu öldürmedin ki. Serkan'ı aramalıyım. O gelecek... Yemek hazırlamam lazım... Hoş çakal kardeşim. Hepimizin iyiliği için...

-Of evde de bir şey kalmamış ki... Alışveriş yapmam lazım. Serkan'ın sevdiği yemekleri yapmam lazım... Anahtarım nerede?

Eray'dan...

Ter içerisinde uyanmıştım. Kabus gördüm. Ama ne olduğunu hatırlayamıyorum. Off... Açelya ne yapıyordur acaba. Onu kapının önünde çaresizce beklemek,yanına gidememek acı veriyordu. Arabada uyumak berbat bir şey... O Esra abla değil mi? Bu saatte nereye gidiyor? Daha fazla dayanamadım ve arabadan inip peşinden gitmeye başladım. Bir kaç kere arkasından seslendim ama o kadar telaşlıydı ki beni duymuyordu. Arkasından koştum ve kolundan tutup;

-Esra abla? Nereye gidiyorsun bu saatte? Açelya nerede? Evde değil mi?

-Eray? Sen misin? Korkuttun beni. Alışverişe gidiyordum.

-Ne alışverişi? Saat gecenin yarısı. Her yer kapalı.

-Eray beni tutma lütfen. Serkan gelecek. Aradı beni geleceğini söyledi. Hazırlık yapmam lazım.

-Esra abla eve dönelim. Ben seni eve bırakayım. Ben alışverişi yaparım. Hem Açelya'yada bakmış oluruz.

-Açelya evde değil ki...

-Ne demek evde değil? Bu sabah sana geldi. Kaç gündür onu burada bekliyorum. Evden hiç çıkmadı.

-Evet sabah geldi ama şimdi yok. Huzura gitti.

-Ne huzuru abla iyi misin?

-Eray acelem var!

-Abla Serkan gelecek diyorsun,pijamalarlasın. Eve bırakayım ben seni sen hazırlan ondan sonra ben giderim alışverişe. Zaman kaybetmezsin. Hem nişanlının karşısına bu halde mi çıkacaksın?

-Ah... Ben bunu neden düşünemedim. Çok haklısın! Hadi gidelim hemen. Çok teşekkür ederim Eray! Çok iyisin...

Hızlı adımlarla eve doğru yürüyorduk. Esra ablayı başka türlü eve dönmeye ikna edemezdim. Bu hali gerçekten korkutucu. Peki neden Açelya için huzura gitti dedi? Bu ne anlama geliyor. Umarım gördüğüm kabus buna çıkmaz...

Sonunda evin kapısına gelmiştik. Esra abla cebinden anahtarı çıkardı ve kapıyı açtı. Davet etmesini beklemeden içeriye daldım ve;

-Açelya nerede?

-Dedim ya huzurda...

-O ne demek abla?

-Bir dakika bekle hemen geliyorum.
Dedi ve içeri gitti. İçimde tarifsiz bir sıkıntı vardı. Bir kaç dakika içerisinde elinde bir elbiseyle geldi.

-Eray? Sen mi geldin? Ne zaman geldin?

Ona doğru yürüdüm ve kollarından tutup;

-Abla Açelya nerede?