Elimdesin.

101 10 2
                                    

-Doğruları duymaya cesaretim yok. Bana yalan söyle... Bana sarılmadı,ellerimi tutmadı,o hiç buraya gelmedi de. O fotoğraflar yalan de... Öyle bir şey hiç olmadı de. Ne olursun o evimizdeydi deme. Onun için ağladım deme... Ne olursun bana yalan söyle. Doğrularını kaldıramam...

Gözleri doluydu bu sözleri söylerken. Ben,ben zaten kendimden geçmiştim. Boğazım düğümlenmişti... Nefes alamıyordum. Yüzüne de bakamıyordum. Gözlerimi yere kenetlemiş,ağzımdan tek bir cümle çıkamıyordu...

-Kendimi hiç bu kadar çaresiz hissetmemiştim Açelya. Konuşmuyorsun. Konuşmadığın her an hala onu düşündüğünü hissediyorum. Ne olur tek kelime söyle. Ne olursun yalan söyle!

-Eray... Bunu duymak istediğin için değil gerçek olduğu için söyleyeceğim. Onu düşünmüyorum. Evet bana sarıldı ama ben ona dokunmadım. Yemin ederim ona sarılmadım. O fotoğrafta gördüğün,kendimden uzaklaştırırken çekilmiş bir an.

-İyi gidiyorsun! Devam et...

Dedi dişlerini sıkarken. Bana inanmadığını gözlerinden okuyorum.

-Ona sadece seni anlattım. Seni sevdiğimi,onu hayatımda istemediğimi söyledim. Ya düşünsene aklından geçen şeyler olmuş olsa kapı önünde mi konuşurum Eray?

-Belki daha önceden eve almışsındır. Tam çıkarken Cemre yakalamıştır. Olamaz mı?

-Eray kabalaşıyorsun. 

-Ne oldu Açelya? Eski sevgilinle güzel vakit geçirdiniz mi?

-Eray lütfen kendine gel.

-Öptü mü seni? Doğru söyle! Sen onu öptün mü? Nerede oturdu? Bu koltukta mı? Yoksa odana mı geçtiniz?

-Eray ne diyorsun?! Saçmalamayı kes!

-Yalan mı kızım?! Ben sana dokunmadım bu zamana kadar! Dokunmaya kıyamadım! Ama sen bana ihanet ettin!

-Bu doğru değil!

-Eğer söylediğin gibi olsa bana her şeyi anlatırdın en başta! Sana sordum ne oldu diye! Geçiştirdin!

-Korktum! Ona bir şey yapmandan!

-Demek önemsiyorsun... Vay be...

-Söyleseydim ona bir şey yapacaktın! Yalan mı? Evet suçluyum ama sadece sana söylemediğim için. Eğer daha sakin bir insan olsaydın söylerdim. Bak bu da senin suçun!

-Onun için endişeleniyorsun...

-Senin için endişeleniyorum! Başını belaya sokmanı istemiyorum!

Kafasını salladı. Hiç bir şey söylemeden dolu gözleriyle gözlerime bakıyordu. Kafasını çevirdi,biraz düşündükten sonra odasına doğru ilerlemeye başladı. Arkasından bakakalmıştım sadece. Odasına girip kapıyı kilitledikten sonra sandalyeye oturdum. Ne düşündüğümü bile bilmeden boş boş masaya bakıyordum. Bir süre sonra kapının sesiyle kendime geldim ve kapıya doğru ilerlemeye başladım. Eray odasından çıkıp benden önce davrandı ve kapıyı açtı. Gelen kızlardı. Eray kapıyı açtıktan sonra Simge;

-Ne oldu Eray? Neden çağırdın?

Demeye kalmadan Eray evden çıkıp gitti. Kızlar anlamsızca arkasından bakıyor,bense tüm kırıklıklarımla gidişini izliyordum. Leyla bana dönüp;

-Sorun ne Açelya?

-İçeri geçin. Anlatacağım.

Kızlar içeri girip koltuğa oturdular. Olanları göz yaşları içerisinde anlatmaya başladım. Şaşkınlık ve üzüntüyle beni dinliyorlardı.

Soru işareti?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin