-Artık yeter! Bu kadarı fazla. Artık ağlamak,korkmak yok!
Eray tepkisiz yüzüme bakıyor,bense gözyaşlarımı silip sinirli bir tavırla CD'yi bilgisayardan çıkarıp kabına koyuyordum. Artık korkmuyor,sinirleniyordum. Bana daha çok intikam alma hırsı veriyorlardı. Benimle oynamalarına artık tahammül edemiyordum.
Ayağa kalkıp camdan dışarıya baktım ve kendi kendime düşündüm. 'Ben bu insanlara ne yaptım?'
-Aklında ne var?
Eray'a döndüm ve;
-O görüntülerde gördüğünden daha fazlasını yapacağım. Bunları yapanlar,ölmek için yalvaracaklar! Acı çektire çektire,işkence ede ede öldüreceğim!
••••• ••••• ••••• ••••• •••••
Bir kaç saat sonra Eray çoktan yanımda uyuyakalmış,bense bütün gece parçaları birleştirmeye uğraşıyordum. Artık tamamen acımasız ve korkusuz hissediyordum. Saat gece beşi bulmuştu. Bu insanla konuşmalıyım. Onu karşımda görmek zorundayım. Ama Eray varken olmaz. Tek başıma gitmeliyim. Ama nereye? Şimdi çıksam nereye gidebilirim? Nerede bulabilirim?
Tabiki orada!
Dedim kendi kendime ve hiç düşünmeden Eray'ın silahını belinden aldım,cüzdanından da biraz para aldıktan sonra,çantamdaki bıçağı çıkarıp uzun montumun cebine koydum. Garanti olsun diye mutfaktanda bir bıçak daha alıp çantama attım.
Ve artık hazırım!Eray uyurken onu yanağından öptüm ve uzun uzun baktım...
'Senin için sensiz gideceğim... Özür dilerim. Seni seviyorum...'
Binadan çıktım fazla yağmur vardı. Kapşonumu taktım,kulaklığımı taktım ve telefondan en sevdiğim şarkılardan birini açtım. 'Linkin Park-Numb'
İlk defa Eray'sız ve tek başıma dışarı çıkıyordum. Korkmamam ve rahat olmam lazımdı.
Yağmur ne kadar sert vuruyorsa,benimde adımlarım o kadar sertti. Ellerim cebimde,bakışlarım da nefretle hızlı hızlı yürümeye devam ediyordum. Siteden çıkarken güvenliklerin uyuduğunu gördüm. Ne kadar güvenli bir site!!! Diye isyan etmeden geçemedim. Caddeye çıktım ve taksi bulmaya çalıştım. Eray'ın arabasını almaya cesaret edemedim. Kullanmayı biliyorum. Ama trafiğe çıkmaya henüz cesaretim yok...
Sonunda bir tane taksi buldum ve direk bindim.Adresi söyledim,gitmeye başladık. Yolda giderken kafamı cama yaslayıp geleceğimi tahmin etmeye başladım. Belkide ölecektim,belki öldürecektim. Umurumda değil! Bir şeyler bulacağım!
••••• ••••• ••••• ••••• •••••
Bir süre sonra geldiğimizi fark ettim ve taksiciye ücreti ödeyip arabadan indim. Ama indiğim yerde durup kalmıştım. Taksi gitmişti. Peşinden koşturup 'beni de götür!' demek istedim ama yapamadım. Gözlerimin önüne yaşadığım korkunç günler ve benimle nasıl dalga geçtikleri aklıma geldi.
Korkmamam gerekiyor!
Aklımdan geri dönme düşüncesini çıkarıp ilerlemeye başladım. Hava yavaş yavaş aydınlanmaya başlamıştı. Yine yoğun sis vardı ama yağmur durmuştu. Biraz daha ilerledikten sonra kapının önüne gidip tüm nefretim ve cesaretimi toplayarak çıkan en son sesimle;-Burdayım! Korkmuyorum! Sen yada siz! Hadi gelin! Ben burdayım!
Ortalıkta kimseler yoktu. Hiç bir seste yoktu. Kapının üzerinde bir güvenlik kamerası fark ettim ve önüne gidip ona bakarak kötü kötü gülmeye başladım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Soru işareti?
Mystery / ThrillerAdım Açelya. Açelya Yörük. Daha 22. yaşımda doğum günümde sevdiklerimden,ailemden,evimden,özgürlüğümden mahrum kaldım. Ben bu pis duvarların arasında mahkum kaldım. Özledim... En çokta kendimi. Eski beni özledim... Bir yıl boyunca tek bir ses duyama...