Aşkın Dönüm Noktası

Özür Dilerim

Düşünmekten uyuyamıyordum ama yanımdaki iki meleği izlemek hoşuma gitmişti. Nasıl masum nasıl günahsız duruyorlar. Nasıl da güzeller..

Sabaha karşı uyandığımda ablam yanımda yoktu, Derin uyanmış fakat kalkmamıştı.

Günaydın prenses.

Gözlerini gözlerime dikti ne söyleyeceğini bilemez bir şekilde suratıma bakıyordu.

Günaydın demeyecek misin sevgiline?

Günaydın.

Kalkalım hadi.

Nereye?

Kahvaltı etmeyecek miyiz?

Tabi.

Derin kaç gündür uyuyorum ben böyle?

Şey..

Lütfen söyler misin?

İki hafta kadar. Hastaneden dün çıktın zaten.

O zaman cenaze?

Gömüldü.

Nasıl? Nasıl yaparsınız böyle bir şeyi, benden habersiz.

Çok kötüydün görmeni istemedik, sakinleştirici verdiler sürekli.

Size mi düştü bu kararı vermek?

Bir hışımla kalktım, üstümü bile değiştirmeden aşağı indim arabanın anahtarlarını aramaya başladım.

Ablacım ne arıyorsun söyle ben yardımcı olayım.

Arabanın anahtarı nerede?

Ne yapacaksın?

Abla nerede dedim.

Kuzey sakin ol doktoru arayacağım otur sen şuraya.

Kimseyi aramıyorsun, ver şu anahtarları.

Ablacım sakin ol bu yaptığın doğru değil otur.

Yeter be, son kez söylüyorum ya anahtarı verirsin ya da defolup gideceğim geri de dönmeyeceğim.

Tamam sakin ol, mutfaktaki masanın üzerinde getireyim.

Sen zahmet etme ben alırım.

Ağlıyordu ama sinirimi yatıştıramıyordum. Mutfağa girdiğimde Burcu, Arif ve Emel teyze kahvaltıyı hazırlıyorlardı ama bağrışmaları duymuş olacaklar ki hepsi elindekileri bir kenara bırakıp yanıma gelmeye çalışıyordu. Masanın üzerinden anahtarı alıp çıktım. Kızgındım hepsine. Bunu yapmayacaklardı, amcamın cenazesine ben gitmeyecektim de kim gidecekti ki? Burcuyu aradım.

Alo, Kuzey neden çıktın evden nereye gidiyorsun?

Mezarlığı nerede?

Gel birlikte gidelim yapma böyle, bir şey olacak bak.

Olmaz bir şey söyle.

Arkadan Derin ve ablamın sesleri geliyordu. Ablam ağlıyor gibiydi ama tam kestiremedim. Burcu tekrar konuşmaya başladı.

Derin'in anne ve babasının mezarlarının yanı.

İçime bir ateş düşmüştü, telefonu yüzüne kapadım. Ben amcamın ölümüne dayanamazken bu kız anne ve babasını aynı anda kaybetmişti yahu, hem de en ihtiyacı olduğu zamanda. Kafamda bunlar dönerken mezarlığın önüne gelmiştim bile. Biraz ilerledim Derin'in anne ve babasının yanında durdum.