ANOTHER -[boyxboy]-

Özür Dilerim

  Bir anda şokla onu göğsünden ittirirken kendimde geriye çekilmiştim ki yerle buluşmam bir kaç saniye sürmüştü. Düşüşümle birlikte ağzımdan hafif bir inilti kaçmıştı. Hemen koltuktan kalkarak bana doğru eğilmişti. "İyi misin?" diyerek beni yerden kaldırmaya çalışırken bir anda kollarını ittirerek "Benim çıkmam lazım " dedim. 

  Hemen ayağa kalkarak montumu aldım ve evden çıkmak için kapıya ilerledim. Ayakkabımı giyerken Tarık yanıma gelmişti. Telaşlı bir şekilde konuşarak "Bak valla sen öyle yanıma uzanınca uyku halinle sarılmışım. Çok özür dilerim bir daha olmayacak. Ne olur bana böyle sinirlenme." demişti. Aslında ona değil kendime sinirliydim. Cevap vermeden kapıyı açıp evden çıkmıştım. Hızlı adımlarla sokağa çıkmıştım.

  Yürürken düşünüyordum. Ne olmuştu da benim kalbim bu kadar deli atıp duruyordu. Evden çıkalı 10 dakikayı geçmişti ve kalbim hala düzene girmemişti. Çıkarken bana 'ne olur bana böyle sinirlenme' demişti. Ben ona sinirlenmemiştim ki hissettiğim şeylere sinirlenmiştim. Tamam belki bu ilk kez birisinden hoşlanmam değildi ama ilk defa böyle bir şekilde beni etkiliyordu. Kafam resmen kazan gibi olmuş bir şekilde eve varmıştım.

  Kapıdan girdiğim gibi beni koltukta bekleyen ebeveynlerimle karşılaşmıştım. Ayakkabılarımı çıkartarak odama adımlarken onun sesini duymuştum "Bu saate kadar neredeydin? Okula da gitmemişsin." . Ona cevap vereceğimi filan mı zannediyordu. Adımlamaya devam ederken bir anda kolumun kavranmasıyla duraksamıştım. Beni kendine çevirerek "Sana bir şey sordum it. Neredeydin lan hee kimin koynundaydın bu saate kadar." dedi ve kolumu sıkarak suratıma bakmaya devam ediyordu. Cevap vermedikçe kolumu sıkışını arttırmaya devam ediyordu. Kesinlikle sıktığı yerde güzel bir morluk olacaktı. Çileden çıkarak "Neredeydin lan. Cevap ver yoksa gebertene kadar döverim seni burada" dedi. Sanki yapmadığın şey o... ç...

  Cevap vermemeye devam ederken suratımda patlayan tokatla kendimi yerde bulmuştum. Yakalarımdan tutarak yerden kaldırmıştı ki suratıma bir yumruk ve karnıma bir yumruk geçirmişti ki kendimi yerde bulmuştum. Bu sefer annem babama yetişip koluna yapışmıştı. "Dur Allah aşkına yapma" diyebilmişti sadece. Babam şaşırtıcı bir şekilde hıncını almış olacak ki salona doğru adımlamıştı. Annem hemen beni yerden kaldırmıştı. Odama doğru beni götürürken bir yandan gözlerinden yaşlar süzülüyordu. 

  Odamın kapısına geldiğimiz de kapı koluna elini uzatmıştı ki onu durdurdum. "Sen git yalnız kalmak istiyorum" dedim. Biliyordu ki dediğimi yaptırırdım. O yüzden zorlamamıştı sadece "Suratını temizle" demişti. Biliyordum bir yerlerim kanıyordu.

  Odama girdiğim gibi kendimi yatağa bırakmıştım. Neden bütün saçma şeyler beni buluyordu ki. Hayata isyan etmem devam ederken telefonumun sesiyle kendime gelmiştim. Telefonumu elime aldığımda mesaj beklediğim kişiden gelmişti.

Tarık : Eve vardın mı?

Derin : Evet.

Tarık :  Özür dilerim tekrar ve teşekkür ederim bugün geldiğin için.

Derin : Bir şey değil.

Tarık : Kızgın mısın bana hala.

Derin : Hayır.

Tarık : Peki o zaman niye böyle kısa cevap veriyorsun.

Derin : Canım konuşmak istemiyordur belki.

Tarık : Peki ben seni rahatsız etmeyeyim o zaman.
Kendine iyi bak.
Sonra görüşürüz.

  Bütün hıncımı neden ondan çıkartmıştım bilmiyorum. Onu üzmüştüm büyük ihtimalle ama ben birisinin beni sevmesini hak etmiyordum ki.

Y/N: Okuduğunuz için teşekkürler :) Yorum yazmayı ve oy vermeyi unutmayalım ;)