ANOTHER -[boyxboy]-

50 Butterfly

'Sana aşık oldum' mu dedi yoksa bana mı öyle geldi. Ne olur yanlış duymuş olayım Allah'ım. Yoksa bu minnoş kalbim kaldıramaz.

Bana kızmak yok diye söz verdirmişti ama sesim yükselmeden de cevap verirsem olmaz yani. "NE DEDİN SEN" diyerek dediğini tekrarlamasını istedim çünkü yanlış duyma ihtimalim olabilirdi. İyice yanıma sokularak "Sana aşık oldum" dedi. Tekrar.

Kalbim ve beynim bunu algılamıyorlardı resmen. Her iki organımda error verirken arkamı dönerek koşar adımlarla sınıfıma gittim. Çantamı aldığım gibi okuldan çıktım. Biliyorum çünkü çıkmazsam eğer ikimizinde üzüleceği şeyler olacaktı. Belki onu reddecektim. Belki bağırıp çağıracaktım. Bu yüzden düşünmek için zamana ihtiyacım vardı. Tabi bu düşündüğüm süre boyunca onunla iletişim kurmamalıydım. Her şeyi sakin kafayla düşünmeliydim.

Normalde 20 dakika süren mesafeyi o kadar kısa sürede katetmiştim ki eve 10 dakikada varmıştım. Anahtarla eve girdiğimde sesi duyan annem hemen kapıya geldi. "Ne oldu annecim bir şeyini mi unuttun?" dediğinde hızlıca düşünüp "Galiba hasta olacağım o yüzden geri döndüm kendimi iyi hissetmiyorum" diyerek odama adımlamaya başladım. Arkamdan seslenerek "Tamam ben sana şimdi bir ıhlamur yaparım iyi olursun" demişti. Şuan ona laf yetiştirecek enerjim olmadığı için direk odama çıktım.

Odaya girdiğimde her şeyi bir kenara atarak kendimi yatağa bıraktım. Olanları şöyle bir düşününce her şey çok değişikti. Hayatım boyunca bir kişi bile bana aşkını ilan etmemişti. Gerçi eminim ki benim gibi birisine aşık olacak bir kişide yoktu ya. Kalbim yaklaşık 45 dakikadır o kadar hızlı atıyordu ki sebebi Tarık mı yoksa hızlı hızlı eve gelmem mi anlamadım. Anladığım tek şey galiba onun bana aşkını itiraf etmesinin benim hoşuma gitmesi. Bilmediğim bir şekilde 'aşık oldum' deyince böyle benim mideme 50 tane butterfly salmışsın gibi olmuştu. Salak salak gülerek tavana bakmaya başlamıştım ki telefonum titremişti. Elime aldığım da tahmin ettiğim gibi Tarık'tan gelmişti.

Tarık : Neredesin ?

Cevap yazmayacaktım çünkü aklımın karışmasını istemiyorum. Aradan 3 dakika geçmişti ki gene titredi telefonum.

Tarık : Bak sana bu şekilde söylediğim için özür dilerim ama daha fazla içimde tutabileceğimi sanmıyordum .

Tarık : Anlıyorum şuan benimle konuşmak istemiyorsun ama en azından iyi misin onu yaz meraklandırma beni.

Bu da neydi şimdi. Beni bu kadar düşünmesi iyi bir şey mi ki. Off Allah'ım ben ne yapacağım şimdi. Neyse bari cevap yazıyım da meraklanmasın.

Derin : İyiyim.

Tarık : Ohh tamam iyiysen sorun yok. İstediğin kadar düşün ben seni istediğin kadar beklerim. Yeter ki sen iyi ol. Kendine iyi bak tamam mı ;)

O gülücük de neydi şimdi. Bu çocuk beni çok fena etkiliyor galiba. Kendime gelsem iyi olur yoksa salim kafayla düşünemeyeceğim.

Y/N: Yorum yazmayı ve oy vermeyi unutmayalım lütfen :) Okuduğunuz için teşekkürler :)