Elimdeki biradan bir yudum aldıktan sonra içki kültürüm olmadığı için bir kenara koyup partiye özellikle davet eden Justin'in yanına gittim.
"Selam. Nasılsın?" dedim yanına otururken.
"İyiyim. Sen... çok güzel olmuşsun." dediğinde gülümsedim ve yüzüne baktım. Fazla güzel bir erkekti. Ya da yakışıklı.
"Bir şey mi oldu?" dediğinde dağıldığını fark etmediği saçını düzeltip:
"Hiç, öylesine bakıyordum." dedikten sonra insanların Velma'nın sesini bağırdıklarını duydum. Koşarak salona ilerlediğimde gördüğüm manzara şok ediciydi.
Velma bira fıçısına bağlanmış hortumdan bira içiyordu. Shawn ise telefonuyla ilgilenmekle meşguldü. İnsanları geçip elinde tuttuğu hortumu çektim. Biranın bir kısmı yeni aldığı kazağa sıçrayınca gözlerini kıstı ve derin bir nefes aldı. Ayağa kalkarken:
"Her şeyi bozmak zorunda mısın Karmen?" arkadan tanımadığım bir çocuk elindeki plastik bardağı bana fırlatırken:
"Evet Karmen! Bozmak zorunda mısın?" Justin yere eğilip bardağı eline aldıktan sonra:
"Gustin ben sana bu bardağı yedirmeden Karmen'den özür dilesen iyi edersin." adının Gustin olduğunu öğrendiğim çocuk benden özür dilerken insanlar bir Justin'e birde bana bakıyordu. Sarhoş olduğu her halinden belli olan Velma eliyle alkış tutarak:
"Bravo Lewis kardeşleri okulun iki popüler çocuğunu kaptı desenize." dedikten sonra kahkaha atmasıyla Shawn telefonunu cebine koyup yanımıza gelmeyi akıl edebilmişti. Velma'nın kolundan sıkıca tutarken Velma acıyla inledi. Bende bunun karşısında Shawn'ı ittirirken:
"Bırak kardeşimi!" diye bağırsamda Shawn gram ilerlememişti. Aksine boşta kalan eliyle ittirmesi sonucu yere düşmüştüm. Justin beni kaldırdıktan sonra Ece'de yanımıza gelmiş ve beni kollarına almış bir vaziyette Shawn'a bakıyordu.
"Bir kıza mı yetiyor gücün sikik Mendes seni." Shawn gözlerini devirdikten sonra lafın sahibi olan Ece'ye dönüp:
"Megafon al kendine cüce zira seni duyamıyorum yukarıya ulaşmıyor sesin." Justin aramıza girerken göz ucuyla Velma'ya baktığımda sızmış bir halde Shawn'ın elinde duruyordu. Justin:
"Hey, evimde kavga istemiyorum. Herkes sizi izliyor. Sakinleşin biraz. Shawn sende kızın kolunu bırak istersen. Neredeyse kemiklerini kıracaksın."
"Sanane bırakmayacağım. Sevgilim değil mi?" Ece'nin elinden kurtulduğum gibi kollarımı sıvadım ve:
"Senin sevgilinse benimde kardeşim bırak kardeşimi!" Velma ikimizin arasında çekiştirilirken Justin sinirle Shawn'a bakıyordu. Shawn son bir şiddetle Velma'yı çektiğinde benimde savrulmamla Justin'in Shawn'ın sol gözüne yumruk atması nir olmuştu. Yumruğun etkisiyle Velma'yı bırakmasıyla bu sefer ikimiz birden yere düşmüştük. Eteğimin açılmasına izin vermeden yerden kalktım ve aralarına girerek:
"Tamam Justin, Shawn. Parti bitsin. Biz Velma ile eve gidelim. Sizde sakinleşin." kafasını bizden yana çeviren Shawn bu sefer beni bileğimden tutup:
"Bir sus lütfen." diye bağırdı.
"Ne susması ya? Düzgün konuş. Aptal suptal konuşma benimle bıktım." boştan kalan elini havaya kaldırırken bir yandan da yukarı bakıp 'sabır' dileniyor gibiydi.
