Shawn'ın nereye gittiğini ve ne zaman gelip beni buradan alacağını bilmediğim için şu an yapabileceğim tek şeyi yapıyordum.Müzik eşliğinde dans ediyordum. Çünkü telefonum hala daha çekmiyordu.
"DON'T STOP ME NOOOOW!" dedikten sonra bana işkence olan eteğimi çıkardım ve ayağımla odanın bir köşesine fırlatıp iç çamaşırımla yatağın üstüne çıkıp elime aldığım kumandayla Freddie Mercury gibi konser vermeye başladım."Have good time, good time..." yaptığım uyku esnasında dağılmış topuzdan kurtulup gitar solo eşliğinde sallarken duyduğum alkış sesiyle kapıya döndüm. Bir yandan otuz iki diş sırıtıyor bir yandan da kapıya yaslanmış beni alkışlıyordu.
"Adam mezarda ters döndü be." yataktan inip eteğimi fırlattığım köşeye giderken kolumdan durdurup;
"Böyle çok güzel. Sahneye minicik bir külot ile çıkam Freddie." üzerime doğru yürümesiyle geri geri gittim ve yere düştüm. Elindekileri şifonyere koyduktan sonra beni tutup kaldırdır ve telefonumu eline alıp müziği tekrar açtı. İki elimden birden tutup beni odanın ortasına sürüklerken:
"Hadi bana göster o dans hareketlerini." kahkaha attım ve onu kenara ittirip:
"Olmaz Mendes." desemde ittirmem bir işe yaramadı.
Birbirimizin etrafında dönüp bağırarak şarkıyı söylerken büyük ihtimalle çok itici görünüyorduk ama bizi izleyecek kimse yoktu. Kalçalarımızı birbirimize tokuşturup:
"DON'T STOP ME NOOOW!" diye bağırdığımızda kahkahalar eşliğinde dans etmeye devam ettik. Şarkı bitişine doğru beni kendine çekti ve sarıldı. Ancak daha sonra tekrar eski Shawn haline dönüp beni yatağa fırlatırken başka bir şarkı çalmaya başlamıştı.
Tame İmpala- Eventually
Yatakta dirseklerim yaslanmış öylece onu izliyorken tişörtünü çıkarıp bir kenara fırlattı ve iç çamaşırıma bakarak:
"Durumları eşitledik." üzerime doğru eğilirken geri çekilecek bir yer arıyordum ancak hemcinslerimden uzundum ve bu yatak standarttı. Uzandığımda kaçabileceğim bir yer yoktu.
"Şimdi ne yapacağız biliyor musun?" yutkunduktan sonra başımı olumsuz anlamda salladım.
"Görmüyor musun Karmen? Karşımda nutuksuz kalıyorsun. Belki de bana kötü anlamda deli olmuyorsundur." cevap vermedim. Üzerime iyice eğilip dudaklarımızı birbirine sürterken alt tarafınıda üstümde bir baskı olarak hissedebiliyordum.
"Shawn... ben, ben senin sorununu biliyorum galiba." gülümsedikten sonra dudağımın kenarına bir öpücük kondurdu ve:
"Bildiğini ama anlamamazlıktan geldiğini bende biliyorum minik Karmen'im. Zaten senden saklamıyorum. Ama birde senden duymak isterim. Benim sorunum neymiş?"
"Sen-" neden bu kadar zordu bunu söylemek? Bir kere daha yutkundum ve:
"Getirdiğin kahveler soğuyacak." dedikten sonra Shawn'ı ittirsemde her zamanki gibi hareket etmesini sağlayamıyordum. Sanki kilitleyebiliyordu kendini olduğu yere.
"Söylemeni istiyorum."
"Ben istemiyorum."
"Ama ben istiyorum ve ben istiyorsam bu gerçekleşmek zorunda."
"Hayır değil Shawn."
"Evet öyle miniğim."
"Wish I could turn you a back into a stranger." şarkının tam bu kısmıyla minik sohbetimizin denk gelmesi üzerine söylemem sonucuyla geri çekilip yere attığı tişörtünü giydi ve:
"Fazla korkaksın. Koraksın sen Karmen. Ama önemli değil. Kapıma geleceksin. Şuan söyleyemediğini ağlayarak söyleyeceksin." kahvesini ve bagelını alırken:
"En kötüsü benim şuan yaşadığımı sende yaşayacaksın. Ben lobideyim. Bitirince yanıma gel evine bırakayım seni." kapıyı çekip çıktı.
