Büyük bir alışveriş merkezine geldiğimizde sonunda konuşmayı akıl edebildim.
"Buraya neden geldik markete gideriz sanıyordum"
"Imm telefonun salondaydı çaldı duymadın ben de açtım. Sanırım arayan şu tartıştığın arkadaşındı. Bu hafta Dave miydi neydi? Ha o sizin evde kalacakmış ve sanırım sen de eve gitmeyeceksin" dedi bana bakarak. Başımla onayladım. Devam etti. "Ben de senin otele gitmene izin vermeyeceğim için normal olarak bu hafta bende kalacaksın. Bu yüzden de sana giyecek bir şeyler almamız gerek."
Gözlerimi kocaman açıp ona baktım "Bir hafta boyunca sende kalamam Justin. Durduk yere sana yük olmam saçma ve arabada gördüklerime göre zevkine düşkün birisin." dedim sonuna doğru kısılan sesimle.
Küçük bir kahkaha attı. "Merak etme sana tecavüz etmeyeceğim. Tabii sen de istersen farklı. "
Kafam yerdeyken birden söylediği şeyle kafamı kaldırdım. "Hayır ben sadece sizin-" derin bir nefes alarak utançla cümleme devam ettim. "Duymak istemiyorum işte."
"Korkma korkma, öyle bir şey olmaz. Ben tek geceliklerimi eve getirmem. Yani odamı annemden başka hiçbir kız görmedi." dedi. Kafamı salladım. Alışveriş merkezine doğru ilerlerken birden kolunu belimde hissetmemle duraksadım. Anlamış olacak ki kullağıma eğilip "Belki ben değil ama şu arkadakiler sana her an tecavüz edebilir."dedi. Omuz silktim ve ilerlemeye devam ettik. O sırada vitrinde mankenin üstündeki elbiseyi görmemle Justin'nın kollarından kurtulup koşarak elbisenin önüne geçtim.
"Aman Tanrım!" Elbise fazla mükkemmeldi. Normalde koyu renklerden başka bir şey giymezdim ama bu o kadar güzeldi ki. Justin yanıma geldi.
"Denemek ister misin?" dedi. Bakışlarım elbisenin fiyatına gittiğinde 700$ olduğunu fark ettim .Oha! Götümü satsam alamam. Anlamadım ki elbise mi alıyorum arasa mı belli değil.Kafamı olumsuz yönde salladım. Kaşlarını çattı "Beğenmişe benziyordun."
"Beğenmek mi ? Bayıldım resmen ama götümü satsam alamam ben bu elbiseyi."
"Ah bebeğim, inan bana götünü satsan çok daha fazla şey alırsın." dedi gülerek. Ah evet bir Audi R8'im var ama babam bana kızgın olduğu için bana bu yıl "Kendi başının çaresine bakacaksın" demişti. Ben de bir cafede çalışmaya başlamıştım. Ama sürekli müşterilere laf soktuğum için beni işten çıkarmışlardı. Justin beni kolumdan sürükleyerek mağzaya soktu.
Ben "Justin çantamı getirmedim yanımda para yok." diye mızmızlanırken elbiseyi elime verip kabine ittirdi beni. Oflayarak üzerimdekileri çıkarıp elbiseyi giydim. Elbise üzerime tam olmuştu dışarı çıktığımda Justin telefonla konuşuyordu. Bana eliyle bir dakika işareti.
"Biliyorum anne ama o adamı sevmediğimi biliyorsun."
-
"Tamam ama sırf onlar için."
-
"Anne misafir de getirebilir miyim?" dedi bana bakarak.
-
"Iıı, hayır anne bu bir kız." dedi çekinerek.
Karşıdaki öyle bir bağırdı ki Justin bir süre telefonu kulağından çekip gözlerini kapattı. Annesi sakinleştiğinde telefonu tekrar kulağına getirdi. " Hayır anne tek geceliklerimden değil o benim... arkadaşım" arkadaşım kelimesini düşünerek söyledi.
-
Gözlerini devirdi. "Eminim. "
-
Son olarak da "Ben de seni seviyorum kraliçem" dedi ve telefonu kapattı. Bana döndü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
~Benim Öküzüm~
FanfictionBu hikaye kesinlikle şu çok romantik vıcık vıcık aşk hikayelerinden değil.Bu ukala bir çocuk ve hazır cevap bir kızın hikayesesi.@idilyangin ve @jerrytime'ın yazdığı okurken eğleniceğiniz ve güleceğiniz bir hikaye. 'Neden bu kadar bahtsızım.Ama bir...