"Anne ikna etsen gelmese? Ne olur? Ne olur? Ne oluuur?"
"Bilmiyorsun sanki inadını. Hatırlamıyor musun sen ortaokuldayken Dünya düzdür diye tutturmuş, hatta okulunu basarak öğretmeninle kavga etmişti."
Ahh, evet evet. Bayan Hole'a "Dünya düzdür, siz bir bok bilmiyorsunuz." dedikten sonra beni rezilliğimle başbaşa bırakıp okulu terk etmişti. Sırf bu yüzden okulumu değiştirmiştim.
O sırada kapı çaldı.
"Anne seni sonra ararım. Şimdi kapatmam gerek."
"Tamam tatlım, kendine iyi bak. Halana da dikkat et." diyerek telefonu kapattı. Aşağıya inerek kapıyı açtım.
"Senin okulda olman gerekmiyor mu?"
"İlk iki ders Bayan Jordan'ın dersi ve ben onun zorla gösterdiği ve köpek sikine benzeyen sarkmış göğüslerini izlemek istemiyorum." dedi ve içeri girdi. Ceketini çıkararak askıya astı.
"Kahvaltı yaptın mı?" Başımı olumsuz anlamda salladım.
"Harika çünkü kurt gibi açım." Kendini koltuğa attı. Gözlerimi devirerek mutfağa girdim. Sofrayı hazırladım ve yedikten sonra da Justin masayı kaldırmama yardım etti.
Masayı niye kaldırıyorsunuz , sadece tabakları kaldırsanız.
Lafın gelişi öyle söyledim.
Tabi canım. Sen öyle diyorsan.
Kapa çeneni.
Neyse ben gidiyorum hadi bay.
Bayan.
Rubby git düzel gel. Konuşma benle.
Ben tabakları bulaşık makinasına dizerken Justin arkamdan sarılıp boynuma bir öpücük kondurdu.
"Bebeğim, Mel yok. Evde yalnızız."
"Eee?"
"Ne 'eee' si. Chaz burada bizi rahatsız edemez. Sevişsek mi ki?" Arkamı döndüğümde yüzü yüzüme çok yakındı.
"Neden sürekli bunu söyleyip duruyorsun?"
"Rubby seni ne kadar istediğimi bilsen..."
Kollarımı boynuna doladım ve fısıldadım.
"O zaman bana beni ne kadar arzuladığını göster."
Sinsi bir şekilde sırıtarak hızla belimden tutarak beni kendine çekti. Bacağımı tutarak beline dolamama yardımcı oldu ve beni kucağına alarak odama kadar taşıdı. Beni yatağa yatırdıktan sonra yavaş bir şekilde üstüme çıktı. Kafasını boynuma gömünce istemsizce inledim. Kafasını boynumdan kaldırarak kendini bana bastırdı ve kesik kesik inlemeye başladı. Kendi tişörtünü çıkarıp tekrar üzerime gelmişti ki zil çaldı.
"Eğer gene Chaz'se yemin ediyorum bu sefer travestiye siktiririm onu." diyerek sinirle üstümden kalktı ve bağırmaya başladı. Koşarak aşağı indiğinde kapı hâla çalmaya devam ediyordu. Ben arkasından ilerlerken birden kapıyı açtı ve saydırmaya başladı.
"Ne var amınakoyduğum ne var lan ne va-"
"Hala?" Ben korkuyla halama bakarken Justin ise şaşkınlıkla bana bakıyordu. Şuan Justin'in üzerinde tişört yoktu, halam bizi sevişecekken basmıştı, Justin kapıyı küfür ederek açmıştı ve de halam en az bir hafta bende kalacaktı. Daha kötü ne olabilir ki?
"M-Merhaba efendim." dedi Justin kekeleyerek. Margaret halam onu umursamadan elindeki bavulu Justin'in eline tutuşturdu ve gülümseyerek bana döndü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
~Benim Öküzüm~
FanfictionBu hikaye kesinlikle şu çok romantik vıcık vıcık aşk hikayelerinden değil.Bu ukala bir çocuk ve hazır cevap bir kızın hikayesesi.@idilyangin ve @jerrytime'ın yazdığı okurken eğleniceğiniz ve güleceğiniz bir hikaye. 'Neden bu kadar bahtsızım.Ama bir...