9.Bölüm "Benim canım beğenemedin mi?"

21.2K 519 254
                                    

"Selena?" dedi şaşkınlıkla.

"S-Senin burada ne işin var?" diye devam etti.

"Ne yani beni gördüğüne sevinmedin mi Justin?" dedi kollarını ona dolayarak.

"Ayrıca seninle konuşmam gereken şeyler var. Özel." Özeli bana bakarak söyleyince gitmem gerektiğini anladım. Aman zaten ölüyordum ben size. Bokumu yiyin siz benim.

(Selena'yı sevenlerden şimdiden özür dileriz ama biz iki yazar da Selena'dan hoşlanmıyoruz. /-jerrytime)

Gözlerimi devirerek salondan uzaklaştım ve yukarıya Derek'le uğraşmaya çıktım. Sabahları çok mal oluyor da kendisi. Sesimi inceltip Stella gibi konuşmaya başladım.

"Derek hayatım, hadi kalk geç kalacağız." dedim gülmemek için dudağımı ısırırken.

"Bebeğim uyumak istiyorum. Biliyorsun dün gece ikimiz de yorulduk." Oha! Salak kim bilir rüyasında neler gördü. Bu böyle uyanmayacak diye düşünüp yatağın üzerine çıktım. Bir yandan "Uyan göt uyan!" diye bağırıyor diğer yandan da zıplıyordum. Bir anda yataktan öyle bir kalktı ki yere yuvarlandı. Ben kahkahalarla gülerken aşağıdan gelen minik inleme sesleriyle gülümsemem yüzümde dondu. Odadan çıkıp merdivenlerden salona baktığımda Selena denen kız Justin'in kucağındaydı ve deli gibi öpüşüyorlardı. Hızla tekrar odaya girdim. Nedensizce sinirlenmiştim.

"Abi bence artık burada kalmayalım. Hadi Melanie'yle benim yaşadığım yere gidelim. Olmaz mı? Çok uzak da değil hem. Yani ayrıca arabamız var. Sen valizini hazırla hemen çıkalım. Kahvaltıyı orada yaparız."

Kaşlarını çatıp yanıma geldi.

"Senin niye gözlerin doldu gene?" Tam cevap verecekken kapıdan çıkıp merdivenlerin başından onlara baktı. Odaya tekrar dönüp bana bakarak gülümsedi.

"Onun yüzünden gitmek istiyorsun değil mi?" Kafamı onaylarca salladığımda daha da gülümsedi ve saçlarımı karıştırarak fısıldadı.

"Benim küçük meleğim aşık olmuş."

"Hayır!" dedim ve geri çekildim. "Ben aşık felan değilim." Gözlerini devirdi.

"Bu hayatta beceremediğin iki şey var Rebecca. Biri dans etmek diğeriyse yalan söylemek."

Ah, eğer bana Rebecca dediyse kesinlikle haklı.

"Artık gidelim mi?" dedim konuyu değiştirmeye çalışarak.

"Pekala." diyerek ortalıkta duran bir kaç tişörtünü valize tıktı ve valizini eline aldı.

Aşağı indiğimizde Justin kaşlarını çatmış bir bize bir de Derek'in elindeki valize bakıyordu.

"Abin yarın gidecek sanıyordum." dedi bana dönerek.

"Evet fakat evimi özledim. Ayrıca Melanie'yle barıştım ve Dave'i evden gönderebilirim." diye yanıtladım onu en soğuk sesimle.

"Imm, biraz daha kalmanı isterdim. Yani seninle iyi anlaştık, iyi bir arkadaşsın." Arkadaş. Tabii arkadaş. Ben de sıçıyordum zaten. Yani evet sıçıyorum ama olsun. Of kafam karıştı. Tam gerek olmadığını söyleyecekken Selena lafa atladı.

"Uff, bırak gitsin Justin. Ben senin hem sevgilin hem de arkadaşın olurum." dedi dudağına bir öpücük kondurarak. Justin gülümseyerek ona baktığında kafama o an dank etti. Tabii ya! Bu Justin'in dövmesindeki kız. Eski sevgilisi.

"Neyse artık biz gidelim." Anında Derek'i kolundan tuttum ve hiç bir şey demelerine fırsat vermeden arabamın anahtarlarını alarak kapıyı hızla kapatıp evden çıktım. Arabaya bindiğimde derin bir nefes aldım. Başımı direksyonun üzerine koyarak Derek'in binmesini bekledim. O da arabaya bindiğinde şaşkınlıkla bana döndü.

~Benim Öküzüm~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin