~Benim Öküzüm~

34.Bölüm "Camış gibi"

Adamın boğazını temizlemesiyle Justin sert bakışlarını ona çevirdi.

"Aa, Taylor bak Justin de gelmiş. Bu oğlum Justin, ve Justin bu da patronum Taylor." dedi Pattie ortamdaki gerginliği dağıtmaya çalışırken.

Üzgünüm Pattie ama bu gerginlik sıçsan dağılmaz.

(Pattie ile düzgün konuş kanka ağız burun dalarım /-idilyangin)

Hatta havada takla atsan.

Hatta bir penguen kılığına girerek  karşıdaki ağaca uçan tekme atsan.

Hatta ve hatta-

Tamam. Sus artık.

Peki.

"Öyle mi Pattie'ciğim. Ne kadar sevimli bir oğlun varmış."

"Şş, sevimli ne lan? Bebek mi seviyorsun? Seksiyim ben bir kere."

Durdu ve biraz sonra aklına bir şey gelmiş gibi bağırmaya devam etti.

"Sen ne ayak oğlum? Pattie'ciğim felan. Patron ayağına anama mı yavşıyorsun sen benim?!"

Kızlar bana hasta, gidelim Kars'a. Ordan da Mars'a.

Şimdi bu ne alaka lan?

Bilmiyorum uzun süredir gözükmüyordum uğrayayım dedim.

Haa.. Tamam anladım.

"Sen tamamen yanlış anlamışsın evladım-"

Tam adam konuşurken Jeremy bir eline bıçak diğer elinde bahçe hortumu kafasında siyah kuşak ve pantolonun kenarına sıkıştırdığı terlikle içeriye bir ninja kaplumbağa edasıyla  dalış yaptı.

"Ne oluyor burda? Kim kime yavşıyor?"

Taylor'u görünce elindeki hortumla yeri kırbaçladı ve yaptığı bir kaç değişik hareketten sonra gözlerini kısarak ona bakmaya başladı.

"Yine mi sen lan? Kaç kere dedim ben sana Pattie'den uzak dur diye. Kıt mısın, anlamadın mı?"

"Amaan, neyse. Ben dalıyorum adama." dedi ve bir yumruk geçirdi Justin.

Ardından da Jeremy girişti. Pattie ise onları ayırmaya çalışıyordu.

Ah, ne tanıdık sahne ama. Derek Dave ve Justin'in kavgası gibi.

Kafasına kafasına vurun!

Hassiktir. Gene Derek'in iç sesi geldi. Lan sen her kavgada niye aynı şeyi söylüyorsun?

Söyledim, söylüyorum, söyleyeceğim...

"Dursanıza ya!" diye bağırdı Pattie.

Ben de orada özürlü gibi beklemeyi kesmeye karar verip Pattie'ye yardım ettim.

Sonunda zorlukla onları ayırdığımızda Taylor'un ebesini sikmişlerdi bile.

Yazık oldu adama.

"Yahu siz manyak mısınız?" dedi Pattie tekrar bağırarak. 

Justin ve Jeremy aynı anda bağırdı.

"Evet!"

O sırada Taylor ayaklarını götüne değdire değdire kaçmıştı bile.

"Rubby, sen Justin'i al ve gidin artık bizim Jeremy'le özel olarak konuşmamız lazım."

Aha da kovulduk işte.

"Sana daha sonra geleceğiz Justin."

Justin'i kolundan tutmam ile arabaya bindirdim ve daha sonra da kendim bindim.