Cansu'nun evden çıkması ile bende hazırlanmaya başladım. En nihayetinde bugün bende sevgilimin ailesi ile tanışacaktım. Beyler dün evlerine dağılırken anlaşmışlar. Zaten bugün pazartesiydi ve bizim Çarşamba günü geri Kula da olmamız lazımdı.
Çalan zil ile makyajımı yapmayı bırakıp kapıya koştum.
"Sevgilim.
"Burak. Hoş geldin canım. Gel içeri gir de ben de neredeyse hazırım."
"Acele etmene gerek güzelim. Kahvaltıyı dışarı da seninle baş başa yapalım da sonrasında da bizim eve gidelim diye düşündüm senin için sıkıntı olur mu?"
"Olmaz da annenlere ayıp olmasın Burak."
"Merak etme annemle konuştum. Bugün dayımlar falan bizde kahvaltıdalar. Annem dedi kızımız rahatsız olur. Siz öğleye doğru gelin diye."
"Anladım canım."diyerek hazırlanmaya devam ettim. O dakika sonra hazır olduğumda kapıyı kilitleyerek aşağıya inmiştik bile.
Apartmanın önündeki gördüğüm siyah araba ile ağzım açık kalmıştı resmen.
"Bu araba senin mi Burak?"
"Evet güzelim."
"Çok güzel ya. Araban ile fotoğraf çekilsem, sosyal medyaya atsam bana darılır mısın?"
"Daha benimle hiç fotoğrafın yokken mi? Evet bence de darılmalıyım. Ama ne yazık ki sana kıyamıyorum. Hafi geç bakalım ben çekerim seni arabamla."dedi gülümseyerek.
Fotoğrafı çekip telefonumu bana verdikten sonra arabaya binmişti. Bende hemen binerken bir yandan da fotoğrafa bakıyordum. Güzel olduğunu kanaat getirince Instagrama atmıştım.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
🖤@burakulutepe
"Kahvaltıyı nerede yapalım canım?"
"İstanbul çocuğu olan sensin canım. Nereye götürürsen kabulüm." diyerek gülümsemiştim.
Bir eliyle arabayı sürerken diğer elini bacağıma koymuştu bile. Bana sarılmayı dokunmayı seviyordu. Benim gibi.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
