"Sevgilim seni almaya gelmemi neden istemiyorsun anlayamıyorum?"
"Giray. Her gün beni hastaneden alamazsın. Aşkım üç yıldır zaten her an yanımdasın. Hem antrenmanın var bunu da biliyorum. Benden saklayamazsın."
Evet Ceren ve Cansu İstanbul'a geleli üç yıl olmuştu. Onlar okullarında dördüncü yıla geçmişlerdi biz de Burak ile birlikte Galatasaray forması altında oynuyorduk. İki yıl önce Burak ile tekrar aynı takımda olmayı başarmıştık.
"Tamam o zaman canım ama yarın hafta sonu ve benim de iznim varken buluşmamız lazım."derken elimdeki kutuya bakıyordum
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Onca seçenek arasından ilk görüşte Cansu'ya uygun olarak bunu düşünmüştüm nedense. Sevdiği renk olan mavi kutusu ile elimdeki yüzük ile bakışıyordum resmen. Nasıl bir teklif yapmam gerektiğini daha bilmesem de şu geçen üç yılın ardından birbirimizi daha iyi tanımıştık. Annem ve babam sevgilime kendi kızları gibi davranırken onun ailesi ile benim aram oldukça iyiydi. Can ağabey ile de birbirimize düşmanca bakmayı ise iki yıl önce yavaş yavaş bırakmış olsa da net aramızı düzelten olay Berke'nin doğması olmuştu.
Şimdi siz diyeceksiniz ki Berke kim? Haklısınız da. Berke Can ve Seda çiftinin henüz sekiz aylık oğulları. İki yıl öncesinde Seda ablayı istemeye gelmeleri ile dediğim gibi aramız yavaş yavaş düzelmeye başlamıştı. Sekiz ay önce de Berke'nin doğmak için acele etmesiyle şehir dışında olan Can ağabey yerine Seda ablayı ben hastaneye yetiştirince aramızda bir sorun kalmamıştı.
Telefon ekranı dikkatimi çektiğinde gülümsedim. Cansu ile birlikte Can ağabeylerinin düğünü zaman çekilmiş bir fotoğraftı.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Seda Ablamın kardeşi Eda ablanın ünlülerin stilisti olması, benim ünlü voleybolcu olmam, annem ve babamın tanınan kişiler olması ile düğünde bulunan magazinciler ile bizim de ilişkimiz ortaya çıkmıştı.
Hala dün gibi aklımdaydı Cansu'nun kameraları gördüğünde paniklemesi. Şaşkınca bana bakması. Daha sonrasında ise benim onu tüm Türkiye'ye sevdiğim kadın olarak tanıtmam. Sonrasında magazinlerde yakışan çiftlerin arasında isimlerimizi sürekli duymak. Buna rağmen söz, nişan gibi olaylara adım atamıyordum. Ne de olsa üç yıl öncesine kadar kızı apar topar belediyeye evlenmek için götürmüşlüğüm vardı. Ve o zaman da karşılaştığım tepkiyi siz de biliyorsunuz.