Günlük

1.1K 109 16
                                    

Babaannemi ambulansa bindirirlerken hıçkıra hıçkıra ağlıyordum. Bora beni kollarının arasına almış sakinleştirmeye çalışıyordu. Ambulans sirenlerini yakıp sokakta gözden koyboldu. Bora'ya dönüp,

"Beni hastahaneye götürür müsün? Lütfen." dedim.

"Tamam. Götürücem. Ama ilk öne sil şu göz yaşlarını."

Tamam anlamında kafamı sallayıp arabaya bindim. Ambulansı takip ederek hastahaneye vardık. Arabadan inip hemen babaannemin yanına gittim. Hala bilinci kapalıydı. Onu acilin travma odasına alırlarken beni içeri almadılar. Bende bir köşeye çöküp ağlamaya devam ettim.

BORA

Onu ağlarken görmeye dayanamıyordum. Onun ağlamasına sebep olan herkese işkence etmek istiyordum. Gözlerimin önünde acıdan inlemelerini istiyordum. Ben bu kadar acımasız ve tehlikeliyken onun yanında durarak ona kötülük yapıyordum. Onu da benimle birlikte ateşe atıyordum.

Bu sırada doktor odadan çıktı. Gece telaşla doktorun yanına gitti. Onun bu hali beni daha çok kendisine çekiyordu.

"Babaannem iyi mi?" dedi Gece.

"Merak etmeyin. Durumu gayet iyi. Kafasına aldığı darbeden dolayı dikiş atıldı kafasına. Bu gece burada kalması gerekiyor."

"Tamam. Peki görebilir miyim babaannemi?"

"Tabi" dedi doktor.

Gece hemen içeri girdi. Bende peşinden gidip kapının önünde onu görebilecek bir şekilde durdum.

"Babaanne iyi misin?" dedi Gece.

"İyiyim canım. Yok bir şeyim."

"Ne oldu? Kim yaptı sana bunu?"

Kadının düşünür gibi bir hali vardı. Bu hareketi beni kuşkulandırdı. Daha sonradan,

"Hırsız" dedi.

"Hırsız mı?" dedi Gece.

Kadının yalan söylediği bariz bir şekilde açıktı. Ama neden yalan söylesin ki? Ya da ne saklasın?

O sırada yanımda duran polislerin konuşmalarını dinledim.

"Evden siyah takım elbiseli adamların çıkarken gören komşular var" dedi polis yanındaki polise.

O sıra anladım kadın kesinlikle yalan söylüyordu. Belki de Gece'yi korumak için yalan söylemişti. Ama Gece'yi neyden korumak istiyorlardı. Gece'nin veya onun ailesinin başı nasıl bir beladaydı.

Beni bu düşüncelerden arındıran yaşlı, şişman bir kadının tiz çığlığı oldu. Hayır yani bu kadınlar neden sürekli çığlık atmak zorundaydılar. Kadın odaya doğru ilerleyip tekrardan çığlık attı.

"Ayyy. Canım ablacım sana ne oldu?" dedi.

Gece'nin ailesinden biri olduğu belliydi. Bu çığlık atma aileden geliyordu demek.

Gözlerimi devirip kapının önünde durmaya devam ettim. Gece olmasa bu duruma bir dakika bile katlanmazdım. Ona aşıktım. Onu İstanbul'da ilk gördüğüm andan beri aşıktım . Onun da bana aşık olmasını çok isterdim. Ama bir yandan da benimle birlikte onu da tehlikeye atmış olurdum. İlk defa ne yapmam gerektiğini bilmiyordum. İsmimi duyunca kafamı kaldırdım. Gece bana sesleniyordu.

"Sen hala gitmedin mi?"

Kollarımı iki yana açıp,

"Sence?" dedim.

Temiz Kalan Tek SayfaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin