Bölüm geç kaldığı için üzgünüm.
İYİ OKUMALAR;
GECE
Sinirle soluyarak Bora'ya baktım. Kuzenime yumruk atmakta neydi?
"Bora" dedim dişlerimi sıkarak.
Bora bana bakıyordu. Hala Cenk'in üzerindeydi. Ortamın sessizliğini Cenk'in çalan telefon sesi bozdu. Bora bana bakarak yavaşça Cenk'in üzerinden kalktı.
Cenk de hemen yataktan kalkıp camın önüne gitti ve çalan telefonunu açtı.
Konuştuğu kişi her ne dedi ise Cenk,
"Hemen geliyorum" dedi ve odadan hızla çıktı. Dış kapının kapanma sesi geldiğinde hala Bora ile bakışıyorduk. Bora öyle suçlu bir çocuk gibi bakmıyordu. Elleri cebinde sinirli bir şekilde bakıyordu. Sanki kuzenini yumruklayan benim.
"Bu yaptığının bir açıklaması var mı?" dedim.
"O piç bir daha sana yaklaşmayacak." dedi dişlerinin arasından.
"Ne saçmalıyorsun sen ya o benim kuzenim."
Sinirli suratı bir anda asıldı. Sesli bir şekilde yutkundu.
"Ona değer veriyorsun" dedi Bora.
"Bora o benim kuzenim ve küçüklükten beri tek arkadaşım. Elbette ona..."
"Ona benden daha çok değer veriyorsun" Bu cümlesi üzerine resmen şok geçirdim.
"Ne saçmalıyorsun sen?"
"Ona benden daha çok değer veriyorsun değil mi?" dedi sesini yükselterek.
"Çocuk gibi davranıyorsun" dedim sinirle.
"Ona benden daha çok değer veriyorsun" dedi tekrardan kısık bir ses tonuyla. Sonrada odadan hızlı bir şekilde çıktı. Odanın ortasında dikiliyordum öylece. Ağlama isteği oluşmuştu içimde. Bora neden böyle düşünüp sonrada gitmişti.
"Gitti" dedim kısık bir sesle.
Aniden odanın kapısı açıldı ve içeriye Bora girdi. Hızlı adımlarla yanıma gelip dudaklarıma kapandı. Sert bir şekilde öpüyordu. Öpüşüne karşılık verdim. Geri çekildiğinde gözlerimin içine bakıyordu. Sanki cevap bekliyor gibiydi.
"Hayatım boyunca hiç kimseye sana verdiğim değeri vermedim." dedim.
"Özür dilerim" dedi.
Hayat bana son zamanlarda o kadar berbat şeyler yaşatmıştı ki o berbat şeylerin arasında düşmemek için tutunduğum daldı Bora. Ona karşı hissettiklerimi bugüne kadar hiç kimseye hissetmemiştim. Bora benim için özel olan ilk ve tek kişiydi.
***
Sabah uyandığımda Bora yanımda yoktu. Dün gece özür dilemesinden sonra beraber uyumuştuk. Pencerenin açık olduğunu görünce ben uyanmadan pencereden atlayıp gittiğini anladım. Yataktan kalkıp odaya göz attım. Belki bir not felan bırakmıştır diye ama nerde o ruh hastasında o incelik. Yontulmamış kalas işte. Hazırlanıp aşağı indim. Babaannem kahvesini yudumluyordu.
"Günaydın" dedi babaannem.
"Günaydın babaannelerin babaannesi" dedim ve yanağından öpüp masaya oturdum. Ağzına peynir attığımda daha yutmadan babaannemin sorusu ile boğazında kaldı.
"Cenk evde yok. Nereye gitti biliyor musun?" demişti.
Tabiki de ona Bora'nın Cenk'i yumrukladığını sonrada Cenk'in film artislerine gelen telefon gibi bir telefon geldikten sonra gittiğini söylemeyecektim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Temiz Kalan Tek Sayfa
Romantizm"Korktum Gece. İlk defa korkunun nasıl bir şey olduğunu hissettim. Sana bir şey olacak diye korktum” “Neden korktun? Sonuçta ben senin neyinim ki? Umrunda olmayan bir kızım.” “Gerçekten böyle mi düşünüyorsun” dedi Bora. Söylerken sesi titremişti. “...