Merhaba :) Uzun bir zaman sonra yeni bölümle geldim. Elimden geldiğince kontrol ettim ama yazım yanlışı varsa affola :)
Oy ve yorumlarınızı bekliyorum. İyi okumalar...
Bölüm 18
Gözlerimi nedensizce açtığımda başıma giren ağrıyla tekrar kapattım. Kendime kısa bir an izin verip bu kez daha yavaş hareketlerle açtım gözlerimi. Boynuma vuran ılık nefes ruhuma huzurun yayılmasını sağladı. Başımı aşağıya doğru eğdim ve gördüğüm manzara küçücük bir gülümseme yerleştirdi dudaklarıma.
Çağan, başını boynuma saklamış bana sımsıkı sarılmış derin bir uykudaydı. Omzundaki elimi onu uyandırmadan saçlarına çıkardım ve yavaşça saçlarını okşadım. Hafifçe kıpırdadı ve bana biraz daha sıkı sarıldı.
Gözlerimi huzurla kapattığımda aklıma akşamın anıları doldu ve aldığım nefes ciğerlerimde takılı kaldı. Babamın bana söyledikleri o kadar ağırdı ki! O sözler nasıl çıkabilmişti dudaklarından hala anlamak istemiyordum. Bana söyledikleri yalanlar, şimdiye kadar yaşadıklarımız bir bir geçti aklımdan. Beni nasıl bir duruma soktuklarından habersizmiş gibi hareket ediyorlar hatta her şeyin suçlusu benmişim gibi davranıyorlardı.
Ben ise sadece onlardan ve yalanlarından uzakta gerçek bir hayat kurmaya çalışıyordum. İçinde Çağan'ın ve sevdiklerimin olduğu huzurlu bir yaşam istiyordum. Çağan derin bir nefes aldığında eğilip ona baktım ve gözlerime dolan yaşları inatla geriye ittim. Burnumu saçlarına yaslayıp derin bir nefes aldım ve saçlarına küçük bir öpücük kondurup Çağan'a biraz daha sarıldım.
''Bahar'ım?'' Biraz öne doğru eğilip yüzüne baktığımda derin bir uykunun içinde olduğunu gördüm.
''Buradayım ömrüm.'' Dedim fısıldayarak ve gülümseyip gözlerimi kapattım.
.............&&&&&&....&&&&&&...........
Bir Ay Sonra...
Aradan geçen günler yorgunluğu da beraberinde getirse de oldukça güzel geçmişti. Son bir aydır neredeyse her gün düğün hazırlığıyla uğraşmış ve hazırlıkların büyük kısmını tamamlamıştık. Çağan da ben de çok yorulmuştuk ama ikimiz de şikayetçi değildik bu durumdan. Aksine mutluyduk.
Bu süre içinde bizi mutlu eden bir diğer şey ise Kayra'nın hamileliğiydi. Haberi aldığımızda hepimiz mutluluktan havalara uçmuştuk. O ufaklık güzel günleri de getirmişti beraberinde. Çiğdem anne ise çok daha fazla duygulanmıştı. Onu tam olarak anlayamazdım ama üç yıl boyunca öldüğünü sandığı oğluna kavuşmak onun için mucizeyle eşdeğerken, bir de torunu olacağını öğrenmek onlarca duyguyu aynı anda yaşamasına neden oluyordu. Çağan, bebeğin yengesi olacağım konusunda ısrarcı olsa da ben teyze olmakta kararlıydım. Çağan ise hala bunu kabullenme aşamasındaydı ve bulduğu her fırsatta beni ikna etmeye çalışıyordu.
Düğüne birkaç gün kalmıştı ve artık evi tamamen yerleştirmiştik. Akşam kına gecemi yapmıştık. Bütün gece eğlenmiş, şimdiye kadar yaşadığımız bütün acıları arkamızda bırakmıştık bir gün için de olsa.
Çiğdem anne kınanın kendi evinde yapılmasını teklif etmiş biz de kabul etmiştik. Çağan gelmek için ısrar etse de onu ikna etmeyi başarmıştım. Onlar da Buğra abilerle birlikte olacaklardı. Hayatımın en güzel günlerinden biriydi o akşam benim için. Şimdiye dek eğlenmediğim kadar eğlenmiştim. Çiğdem anne kınayı elime yakarken istemesem de gözlerimden akan yaşlara engel olamamıştım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mutluluk Baharı(YAYIMDA-TAMAMLANDI)
General Fiction''Geç kaldım değil mi?'' diye sordum ümitsizce bakışlarımı tekrar ona çevirirken. Gözlerimin en derinine baktı. ''Bana söylediklerin... Çok kırdı beni, kendimi çok kötü hissettim Bahar, senin canını yaktığımı düşündükçe kendimden nefret ettim.''...