Cam parçaları

47 9 0
                                    

'Sevgilim aşağıya inelim mi?' Kafamla onay verdiğimde onu çekiştirmeye devam etmiştim, merdivenlerden inerken rüzgarla Emir  laf dalışına girmiş, sesleri gittikçe yükseliyordu.
'Noluyor burada ya?' Şoke olmuş gözlerle bana bakarken ikiside ağzını açmama yemin etmiş gibi susmuş gözlerini benden kaçırıyordu.
Emir, ' bu puşt buradan gidiyor onu tartışıyoruz'
Rüzgar, ' kardeşim beni burada bağlayan bir şey Yok! Anlamıyor musun sen?' Sinir seviyem gittikçe artıyordu bu neden emiri bu kadar ilgilendiriyordu ki? ' kavga edecekseniz bu  evden çıkın başım zonkluyor zaten, saçma bir şeyler için arkadaşlığınızı bozmayın' kuzeyin saçlarımı öpmesinden sonra, 'lan' iki kafadanda aynı ses çıkmıştı. Kahkahalara boğulmuştum adeta, gerçekten hayallerim gerçek oluyor, mutlu oluyordum. Emir, 'Dikkatli olun' rüzgarda kafasıyla onay verip evden çıktılar sanki az önce kavga eden benmişim gibi. 'Geç yat istersen başın ağrıyorsa' tek kaşımı kaldırıp yüzüne baktığım sırada, 'üç gündür uyuyorum bir süre uyumak gibi bir niyetim yok' elimle sakallarını ovuşturduğumda, 'kessene şunları' elimi öptükten sonra odasına çıktı. Ben de kendime kahve yapmak için ısıtıcıyı açtım. Merdivenlerin başında beni izleyen kuzeyi gördüğümde, 'hiç mi kahve yaparken görmedin' gülüş atan kuzey, 'duşa giriyorum, sadece son kez bakmak istedim' 'kaçmıyorum bir yere burdayım' göz kırpmanın ardından, odasına çıkmıştı bile.  Kapının çalmasıyla açmam bir olmuştu. Meriç.
Alnıma dayadığı silahın soğukluğu bütün vücudumun buz kesmesine sebep olmuştu adeta. 'Şş, tek kelime bile etme' yutkunduktan sonra bütün gücümü toplayıp 'KUZEY!' 'Siktir bir kere beni dinlesen ne olacak' boynuma geçirdiği silah beni sersemletmişti hatta artmıştı bile, kapıya gelen kuzeyi gördüğümde üstüme doğru koşuyordu meriçin havaya ateş edip silahı bana doğrulttuğunda kuzey geri çekilmiş bir kaç küfür savurmuştu.
☽ ☽ ☽
Kendimi kaybetmiş gibiyim.
'Uyuyan güzel bakıyorumda uyanmış' Meriç'in bana doğru eğildiğinde elimi istemsizce kafama attım geri çektiğimde elim kan olmuştu, beynim zonkluyor. 'Ne diyorsun sen be?'
Yeniden başlamayı,tekrar savaşmayı deneyin. Zor  olsada başaracaksınız!.
Ayağa kalktığımda ağzımdan bir kaç küfür firar etmişti.
'Bakıyorumda güçlüsün, aynalar çok hoş değil mi?' Arkamda durana baktığımda bir tarafı  kırılmış üst tarafında kanlar vardı. ' ne tür bi' psikopatsın sen?' Sırıtan meriç duvara düşünmeden geçirdi yumruğunu 'bu tür bak sana kısa bir hikaye anlatayım.' Omuzlarımdan tuttuğu gibi yan aynaya fırlatmış Neye uğradığımı şaşırmıştım. 'Hani senin o sevdiğin kuzey varya o seni hiç sevmedi, sevmeyecek.!' Yüzümü yüzüne yaklaştırdığında kaşının patladığını farketmiştim yüzüme karşı kahkaha tufanına tutulmuştu. Kahkaha atmasına karşılık vererek, 'acınası bir halin var meriç' yukarıya yeniden kaldırdığında ellerine tırnaklarımı geçirmiştim yeniden karşı aynaya fırlattığında, 'daha iyisini yapamıyor musun sen' kahkaha atıyordum, ağlanacak halime gülüyordum resmen. Meriç'in yeniden yanıma gelmesiyle kuzeyin içeriye girmesi bir olmuş merici yere yatırmıştı bile. 'Kuzey!'  Bir kaç saniye yüzüme baktığında, 'hay gülüşünü sevdiğim' içeriye giren dokuz adam kuzeyi zor tutuyordu. Ellerimden tutan Meriç yüzünü yüzüme yaklaştırdı, sanırım ölüme susamıştı. 'Eğer ki ona dokunursan seni yaşatmam'
'Biliyorum, ne demiştin doğru gülüşünü sevdiğim', dudaklarıma konduracağı buseyi anladığımda kasıklarına geçirdiğim tekmeyle inledi. Dokuz adam merice yöneldiğinde kuzey elimden tutup olduğumuz binadan çıkartmıştı. Eve geldiğimizde, yaklaşık iki saat süren pansumanın ardından derin nefes almış yatağa geçmiştim. Yanımda yatan kuzey saçlarımla oynuyordu, ' ben, özür dilerim sözümde duramadım' ellerimle yüzünü okşadığı sırada ona dönmeye çalışmıştım ama boşluğumda oluşan o küçük yara inlememi sağlamıştı ' dikkat etsene biraz sevgilim' yataktan çıkmıştı ' sınav yarın ona giriyoruz uykun yoksa konu anlatımına başlayayım?' 'Başla'. Sabaha kadar ders çalışmıştık, sınava girip çıktıktan sonra sonuçların açıklanmasını beklemek kalıyordu. Bir kaç ay çok çabuk geçmişti sonuçların açıklanmasına saatler kalmış, tırnaklarımı yiyecek dereceye gelmiştim.
☽ ☽ ☽
'Ada!' Elinde tuttuğu kağıt parçası beni meraklandırmıştı. 'O Ne' bilmiyorum dermişçesine omuzlarını silkti. 'Siktir' 'ne ne oldu o Ne versene bana şunu kuzey' gözleri dolmuştu, belli ki kötü bir haberdi. 'Yurt dışına çağırıyorlar burslu olarak sanki ihtiyacın varmış gibi' 'ya kuzey şaka yapma lütfen' elime verdiği kağıt parçası, beni mutlu etmesi gerekirken bir yandanda ağlatmak istiyordu galiba. 'Hayır olmaz' 'sonra düşünürüz boşver tamam' ' ne boşver ne daha ben' 'ben ne kuzey?' 'Boşver' evden çekip gitmişti. Eskiye mi dönüyoruz şimdide?

Haykırış-TAMAMLANDI-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin