"Üsteğmen sen Foça zamanlarına şükredeceksin, sizde üsteğmenin olduğu zamanlara."
Gökhan ellerini açıp gökyüzüne baktı;
"Ey kurban olduğum, Türk silahlı Kuvvetlerinde gelen bir alt rütbelisini aratmayacak şekilde komutan yok mu? Varsa niye bize yollamıyorsun, kulların olarak o kadar dua ediyoruz."
Şimşeğin çakmasıyla aniden irkildik.
Gökhan ne zaman ağzını açsa başımıza bir şeyler gelirdi.
Kahraman,Gökhan'ın ensesine sağlam bir geçirdi;
"Biraz daha dua etmeye devam edersen Nuh tufanının Kuzey Irak versiyonu yaşanacak. O yüzden sus kardeşim.''
Kahraman'ın sözleri üzerine hunharca gülmeye başladık.
Mete araya girdi;
''Komutanım, hayırlısıyla bizim evin mıntıka temizliğini ne zaman yapmayı düşünüyorsunuz?''
Güldüm.
"Mıntıka temizliği derken Mete? Öyle bir şey olacaksa siz dahil evin hepsini atmalıyız."
"Komutanım, ev mülteci kampına döndü yemin ediyorum. Bu sığırların kendine hayrı yok."
"Lan ben ayda bir uğruyorum, uğramasam komşularınız eve polis çağırır, ceset kokuyor diye. 28 yaşındayım, sayısız altın gününe, sayısız asker evine gittim sizin ki gibisini görmedim. Mutfak Milli Mücadele,
oturma odası Balkan Harbi,
yattığınız odalar 1.ve 2. Dünya Savaşı,
evin kendisi 170 metrekarelik Kurtuluş Savaşı.
Hayır yani hal böyle olunca, Mustafa Kemal olarak dayanamıyorum."Herkes kahkaha atmaya başladı.
13 saat yürüdükten sonra kalıcı kamp kuracağımız Zaxo bölgesine geçtik.
Kamp alanı oluşturulmuştu.Yağmur 10 saat önce durmuştu.
Aşçımız Kahraman ve diğer maydanozlar yemek yapmaya uğraşırken biz etrafı seyrediyorduk.
Hava soğuktu, gece daha soğuk olacaktı."Komutanım, çay getirdim. Şekersiz."
Efenin uzattığı karton bardağı aldım ve gülümsedim;
"Sağol İzmirli."
Yüzbaşı'ya da verdi.
"Sağol Efe, teşekkür ederim."
"Bir şey değil komutanım." dedi ve çapraz nöbet tutan Eren'in yanına gitti.
"Komutanım, sizden bir şey istiyebilir miyim?" diye sordum yüzbaşıya.
Kahvesinden bir yudum aldı.
Ademelması, mükkemmel görünüyordu.
Bana döndü;
"Söyle üsteğmen."
"Komutanım, görev 12 gün sürecek dedi Cevdet Albay. Semih'in eşi Feride hamile. 1,5 haftası kalmış. Konuştuk duymuşsunuzdur."
"Bende sana onu soracaktım. Semih bu görev için mi kalmadı eşinin yanında?"
"Aynen komutanım."
"Yani sen diyorsun ki Semih'i bir şekilde gönderelim?"
"Aynen komutanım."
"Tamam Tamer, ayarlamaya çalışacağım"
"Komutanım, kaç saatte bir nöbet tutulacak?"
"3 saatte bir değişeceğiz. 5 gözlem noktası oluşturuldu. Çadırda tamam, çok şükür mühimmat ve erzak sorunumuz yok."

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Albay Kızı
Ficción General"Ey kahraman Türk kadını! Sen yerlerde sürünmeye değil,omuzlar üzerinde göklere yükselmeye layıksın." -Gazi Mustafa Kemal Atatürk