Bölüm 16:Satranç

5K 236 44
                                    

Herkese merhaba çok bekletmeden atıyorum yeni bölümü eğer çaylarınız,kahveleriniz hazırsa keyifle okumalar :)

Bölüm şarkısı: Eser Eyüboğlu & Merve Yavuz - İnsanoğlu Nankördür.

Köyün dedikodu kazanı Naciye Kalelilerin kapısına dayandığında hiç durmadan kapıyı çalıyordu.

"Ula kırdun kırdun. Geldum patlama da!"

İçeriden yükselen Asiye'nin sesiyle daha hızlı vurdu.

"Ula kıracağsun kapıyı..." diyerek açtı kapıyı Asiye. Naciye'yi görünce kaşları çatıldı.

"Kırdun ula. Hayurdur sabah sabah kargalar kahvaltusunu etmedu Naciye karusu..." dedi ellerini beline yerleştirip. Naciye,içeriye girip Asiyeyi ittirdi.

"Hayur mu şer mi siz diycesunuz baa. Neler duydum neler?"

"Hayurdur Naciye yine oturduğun organundan neler duyupta geldun."

Naciye Asiye'yi dinlemeyip içeriye girdi.

"Uuu Saniye Tahir evli kadun kaçurmuş hiçte söylemedun?"

Saniye ellerinin arasındaki başını kaldırıp bakışlarını karşısındaki kadına çevirdi.

"Nerenden uyduraysun bunları?" diyerek araya girdi Asiye.

"Valla bir yerumden uydurmayrum. Kocasu gelmiş bizum dükkana sizun konağu sormuş benum beyde neden diye sorunca anlatmuş. Meğersem Tahir İstanbul'da bu karuyu kaçurmuş. Hatta çocuği de o adamdanmuş."

Asiye alt dudağını ısırırken bakışları Dağdevirenlerle buluştu. İşte şimdi fışkiyi yemişlerdi.

Vedat otelinin camından dışarıya bakarken düşünüyordu.6 yaşlarında karanlıkta kalkmaktan o kadar çok korkuyordu ki... Babası sürekli onu cezalandırmak için karanlıkta bırakıyordu. Annesinin aniden onları terk etmesinin üstünden babası iyice çekilmez bir adam olmuştu. En ufacık bir şeyde hemen küçük çocuğu cezalandırıyor, eğer ağlarsa da 'Sakın ağlayayım deme!Ağlamak zayıflıktır!'diye nutuk atıyordu.Ama o küçük çocuk karanlıktan hep çok korktu. Her zaman korktu. Daha az hata yapmaya çalıştıkça daha büyük hatalar yapıyordu. Annesinden bir kez daha nefret ediyordu o zaman. Hem annesinden, hemde kendisinden... Babasının dediği gibi eğer annesi kendisini sevseydi onu bırakıp gitmezdi. O hiç sevilmemişti. Nefes de onu sevmemişti. Eğer Nefes de sevseydi onu terk edip gidip başka bir adamla evlenmezdi. Kimse sevmiyordu. Ama sevecekti. Nefes elbet onu sevecekti. Güzellikle ya da zorla!Sevecekti... Şimdi kendisi yüzünden bütün bunlar olurken Nefes elbette ona gelecekti. Çünkü Nefes'in de zayıflığı buydu işte. İnsanlara kendisi yüzünden zarar gelmesine dayanamıyordu. Eğer bu da bir çözüm olmazsa onunla ilgili daha değişik planları vardı ve elbet onlara da zaman gelecekti.

Nefes etrafta dolanırken telefonu çalmaya başladı. Gizli numara arıyordu. kaşlarını çatıp aramayı yanıtladı.

"Efendim..."

"Karıcığım... Uzun zaman oldu!"

Nefes'in duyduğu sesle soluğu kesilirken gözlerini sımsıkı kapattı.

"Vedat..." dedi fısıldayarak.

"Sende beni özledin değil mi?" dedi Vedat. Nefes adamın ses tonundan onun gülümsediğini anlamıştı. Midesine kramplar girerken odanın kapısını kilitledi. Mercan kahve almak için kantine inmişti,oğlunu da bebek odasına götürdükleri için odada tek başınaydı.

Ay Tenli Kadın (TAMAMLANDI) (#Wattys2019) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin