Ay Tenli Kadın (TAMAMLANDI) (#Wattys2019)

Özel Bölüm: Türk Askeri Pes Etmez!

Herkese merhaba...Bölüm için çok beklettik ama biraz daha zaman isteyeceğim sizden bölüm için. Bunu affettirmek için kıza bir özel bölüm yayımlayayım dedim. Tahir'in askerlik geçmişini merak edenler var,bu özel bölümle belki birazcık aklınızdakileri giderebilirim. Askeriyle ilgili uzun bir araştırma yaptım fakat eğer bir yanlışım varsa şimdiden affola keyifli okumalar :)

Tahir sıkıntıyla yatağından doğrulduğunda vücudu acıyordu. Hastanede 1.ayıydı ve acayip sıkılmaya başlamıştı bu durumdan. Ali vakit buldukça yanına uğruyor, ona olanları anlatıyordu,saatlerce sohbet ediyorlardı. Ali istihbarata geçtiği için yeni yerine alışma süresinceydi. Tahir de emekliliğinin tadını çıkartmaya (!) çalışıyordu.

"Devrem..." dedi Ali neşeyle elinde büyük bir poşetle gelmişti.

"Hoşgeldin devrem kusura bakma seni ayağa kalkıp karşılayamıyorum." dedi Tahir hafif dalga geçen ses tonuyla.

"Sıkıntı yok sıkıntı yok. Bak sana ne getirdim?" dedi Ali keyifle Tahir'in ayak ucuna oturup poşeti gösterirken.

"O ne oğlum?" dedi Tahir. Oturmaktan iyice sıkılmıştı. İlgisini başka noktalara çekmek ona da iyi gelirdi. Ali poşetten çıkarttığı albümleri Tahir'in önüne koydu.

"Bak hem askeri okul hem de askeriye resimlerini buldum. Ne ara çıkarttırıp albüm yaptırmışım hiç bilmiyorum ama evi toparlarken buldum." diye açıklama yaptı Ali. Tahir güldükten sonra albümü açıp ilk resme baktı. Askeri okula girdikleri ilk yıldı. Üzerlerinde askeri üniforma bıçkın delikanlıydı hepsi.

Tahir sıkıntıyla üniformanın ceketini çekiştirirken bir yandan da şapkasını düzeltiyordu. Sıkıntıyla nefes verirken Ali koşarak geldi.

"Nerdesin lan sen?" dedi Tahir dişlerini sıkıp.

"Oğlum uyuyakalmışım lan. Oda arkadaşlarım da malum." dedi Ali. Geldiği ilk günden anlaşamamıştı oda arkadaşlarıyla, onlarda Ali karşı bir cephe almıştı.Tahir sıkıntıyla Ali'ye baktıktan sonra karşılarındaki Temel ve Beden Savaş Eğitimi dersi hocası Fırat Komutan kaşları çatıp Tahir ve Ali'ye bakınca genç adam dirseğini arkasının karın boşluğuna geçirdi.

"Bu resim işini hangi aklı selim çıkarttı acaba?" dedi Tahir tekrar dişlerini sıkıp.

"Oğlum hatıra kalır lan bu günlerden."

"He oğlum he çok güzel hatıra kalır."

Tahir böyle bir adamdı işte. Sıkıldığı her durumdan memnuniyetsizliğini dile getirmekten sıkılmazdı. Karşılarına geçen fotoğrafçı gerekli ayarlamaları yaptıktan sonra herkes birbirine yaklaştıktan sonra fotoğraf makinesinin başına geçti. Eliyle yaklaşın işareti verdikten sonra iyice makinesine eğildi.

"Gülümseyin bakalım gençler..." dedi. Herkes sırıtırken adam deklanşöre bastı.

"Oğlum ne kasmıştın ama kendini." dedi Ali Tahir'e takılırken. Tahir okul arkadaşlarının bulunduğu resme iç çekerek baktıktan sonra hepsini ne kadar özlediğini fark etti. Tahir bir askerdi ve yaşadığı kazadan olayı askerlikten emekli olmuştu. Genç adamın bu gidiyordu zoruna. Onun askerlik dışında bir hayatı olmamıştı ve şimdi nasıl hayatına devam edeceğini bilmiyordu. Başka bir resme geçtiğinde üstlerindeki mestreslerden* özel bir davette oldukları çok belliydi.