Bölüm 47: Unutulmayan Anılar

3.5K 178 103
                                    

Herkese merhaba :) Günün anlam ve önemine yakışır bir bölüm gönderiyorum umarım beğenirsiniz. Keyifli okumalar :)


Nefes son danışanını da gönderdikten sonra sandalyesinde iyice gerinip günün yorgunluğunu atmak istercesine kendisini esnetti. Bugün yoğun günlerinden bir tanesiydi. Beyni dolmuştu ama kendisini huzurlu hissediyordu. İnsanlara iyi geldiğini düşünmek genç kadına huzur veriyordu.Odasının kapısı aniden açıldığında genç kadın kaşlarını çatıp kapıya çevirdi bakışlarını. Yiğit koşarak annesinin kucağına atlayıp onu öpücüklere boğmaya başladı. Nefes suratında hissettiği ıslak öpücüklerle kıkırdarken kapıya yaslanmış onlara gülerek bakan Tahir'le buluştu gözleri.Nefes oğluna sıkıca sarıldıktan sonra onu kendisinden uzaklaştırdı.

"E hangi rüzgar attı benim adamlarımı buraya?" dedi Nefes merak içeren ses tonuyla.

"Okul alışverişimi yaparız dedik babamla. Sonra bir de akşam yemeği yeriz." dedi Yiğit annesinin yüzünü okşayarak.

"Hmmm çok mantıklı bende kurt gibi acıkmıştım zaten ama önce seni yiyeceğim." diyerek oğlunun karnına dişlerini geçirmeye başladı. Yiğit'in şen kahkahaları bütün odayı şenlendiriyordu.



Saniye hanım yine geldiği mezarı önce suladı,sonra da mezarın başına oturup ellerini açtı ve dua etmeye başladı. Duası bittikten sonra ellerini yüzüne sürüp mezar taşını okşadı.

"Bu aralar neden çok geliyrım merak ediysın biliyrım.Mehmet ben çok huzursuzum. Kaç gecedir rüyalaruma giriysın. 'Mazluma sahip çık Saniye' diysın...Huzursuz musun yattığın yerde? Ben mi huzursuz ediyrım seni."

Saniye toprağı okşayıp gözlerini kapattı.

"Ben ne ara bu kadar vicdansuz oldum bilmiyrım. Senun gidişinle mi oldu hayat mı benu buna zorladı bilmiyrım. Ama oldum. Vicdanumun yerunu unuttum ben Mehmet. Nefes bana bir vicdanum olduğunu haturlatana kadar ben onun yerunu unuttum. Unutmasam bile yok saydum."

Saniye iç çekti.

"Bu kadar zulümden sonra ben o kıza o uşağa nasul sahip çıkacağum Mehmet. Nasul?"Nefes ve Tahir Yiğit'in peşinden geldikleri kırtasiyeyi dolaşırken bir yandan da etrafı inceliyorlardı.



"Şimdi benim oğlum ilk okula başlıyor öyle mi?" dedi Tahir oğlunun heyecanlı hallerine bakarak. Nefes elindeki kitabı inceleyip sepete atarken kocasına döndü. Tahir Yiğit'e dikkatle bakıyor sanki şu ana kadar olan bütün zamanlarını gözlerinin önünden geçiriyordu.

"Uuuu Tahir Kaleli yoksa yaşlanay mısun? Bu ne duygusalluktur böyle?" dedi Nefes kocasının koluna girip yüzünü incelerken. Tahir'in önce kaşları çatılırken sonra yavaşça dudakları kıvrıldı.

"Sanırım yaşlanıyorum Nefes ben. Baksana 5 yıl oldu. 35 yaşındayım. 6 yaşına girecek okula başlayacak bir oğlum var. Canımdan çok sevdiğim bir karım var." dedi Tahir karısının yüzünü okşayarak.

"Seni seviyorum Tahir Kaleli." dedi Nefes kocasının yüzünde gezinen avuç içine bir öpücük kondurup.

"Anne,baba..." diğer köşeden duydukları Yiğit'in heyecanlı sesiyle birbirlerinden ayrılıp el ele oğullarının yanına doğru yürümeye başladılar. Yiğit heyecanla gördüğü Trabzonspor'lu çantayı babasına gösterirken Tahir oğluna gülümseyip kucağına aldı.

"Hey maşallah benim oğluma. Bordo"

"Mavi..."diyerek devam ettirdi Yiğit babasını.

"En büyük..."

Ay Tenli Kadın (TAMAMLANDI) (#Wattys2019) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin